2021 Mercedes C-Serisi tanıtıldı; işte yeni nesilden kilit noktalar

Yeni model yılıyla yepyeni bir nesli de beraberinde getiren 2021 Mercedes C-Serisi, S’den aldığı özelliklerle çok daha iddialı.

Geride bıraktığımız gün sürpriz sızıntısıyla karşımıza çıkan 2021 Mercedes C-Serisi için resmi kanattan beklenen tanıtım da gerçekleşti. Yepyeni bir jenerasyona kavuşan kompakt premium sınıfının başarılı temsilcisi, tasarımının yanında artırılan ebatlarıyla da daha ferah bir iç yaşam alanı sunuyor. Tasarım kısmında E ve S-Serisi’nin adeta bin kombinasyonu olan yeni C-Serisi’i 80’li yılların başından itibaren başlayan macerasında çok daha iddialı bir hale getirilmiş durumda. 10 milyonu aşan satış adetleriyle sınıfında yakalanması zor rakamlarda gezinen otomobil, kokpitindeki şemasıyla da artık çok daha tatminkar seviyeye getirildi. Tamamı 4 silindirli, benzinli ve dizel motorların tümünde 9G-TRONIC otomatik şanzıman standart olarak sunularak manuel şanzıman seçeneğine son veriliyor.

2021 Mercedes C-Serisi, Sedan ve Station Wagon gövde tipiyle geliyor

Sedan dinamiklerinin yanında Station Wagon gövde tipiyle tercih edilebilece olan yeni C-Serisi bu sayede farklı kullanıcı isteklerine de cevap verebilecek niteliklerde. Söze gövde tipleri üzerinden başlamışken dilerseniz ilk olarak aracın ebatlarında yapılan değişimlere yakından bakalım. Burada önceki nesline göre pek çok açıdan daha yukarı taşınmış bir otomobil bizleri karşılıyor. Aks mesafesi 2,54 santimetre artırılan C-Serisi bu sayede arka tarafta 2 santimetrelik ekstra diz mesafesi sunabiliyor. Arka tarafta oturanlar için baş mesafesinin de 1,5 santimetre artırıldığını görüyoruz. Toplam uzunluk ve genişlik konusunda da daha doyurucu bir modeli ortaya çıkan markanın tüm bu iyileştirmelere rağmen bagaj hacminde herhangi bir iyileştirme yapmamış olması da dikkat çekenler arasında.

2021 Mercedes C-Serisi versiyonları ve motor seçenekleri

Tanıtımla birlikte yeni neslin ilk versiyon seçenekleri de kendisini gösterdi. Kullanıcılar bu bölüme baktığında; C 180, C 200, C 200 4MATIC, C 300, C 300 4MATIC olmak üzere beş seçeneği karşılarında görecek. Bu versiyonları birbirinden ayıran temel dinamiklerin başında tahmin edebileceğiniz üzere motorlar geliyor. Yeni C-Serisi’nde 20 beygir ek güç ve 200 Nm fazladan tork kullanıma sunan ikinci nesil entegre marş jeneratörüne sahip dört silindirli benzinli motor (M 254), ilk kez kullanıma sunuluyor. Enerji geri kazanımı ve süzülme gibi fonksiyonların da katkısıyla benzinli motor çok daha verimli bir yapı ortaya koyuyor. Mercedes-Benz, M 254 ile ilk kez dört ve altı silindirli benzinli ve dizel motorlardan oluşan modüler motor ailesinin tüm yeniliklerini bir araya getiriyor.

C-Serisi ailesinin giriş seviyesinde çok da yabancı olmadığımız 1,5 litrelik benzinli motor var. Dört silindir mimarisi üzerine kurulan bu motor 170 beygir güç ve 250 Nm torkla karşımıza çıkıyor. Bu kombinasyonla C 180’de konumlanan motor aracı 8,6 saniyede 0’dan 100’e taşırken maksimumda 231 km/s hıza çıkartabiliyor. Aynı motor C200 ve C200 4MATIC’te ise 204 beygir güç ve 300 Nm torkla hizmet ediyor ki bu artışla birlikte versiyonun performans değerleri 0-100’de 7,1 saniye, maksimumda hızda ise 246 km/s’e kadar çıkıyor. Ailenin günümüz itibarıyla zirve noktasını oluşturan C 300’de ise 2.0 litrelik motor konumlanıyor. Bu motor 258 beygir güç ve 400 Nm tork üretirken, C-Serisi’ni en iyi oranda 6 saniyede 0’dan 100’e taşıyor. Versiyonun bu kombinasyondaki maksimum hızı ise 250 km/s ile limitli. Ailenin tüm versiyonlarında sunulacak 9G-TRONIC şanzıman, hibrit uyarlanması çerçevesinde daha da geliştirilerek entegre ediliyor.

Dört tekerlekten çekişli versiyonlardaki 4MATIC de geliştirilmiş şekilde karşımıza çıkıyor. Yeni ön aks daha yüksek tork aktarımına olanak sağlanıyor ve ideal aks yükü dağılımı ile üstün sürüş dinamikleri elde ediliyor. Ayrıca önceki sisteme kıyasla önemli oranda ağırlık avantajı sağlanıyor ve bu da CO2 emisyonlarını düşürmeye yardımcı oluyor. Mühendisler, yeni transfer kutusu ile sürtünme kayıplarını daha da azalttılar. Ayrıca kapalı bir yağ devresine sahip olduğundan herhangi bir ek soğutma önlemi gerektirmiyor.

Yeni neslin kokpitinden öne çıkanlar

Yeni C-Serisi’nde konsol yapısının üst ve alt olmak üzere ikiye ayrıldığını görüyoruz. Kanat profilini andıran mimaride uçak motoru benzeri düzleştirilmiş yuvarlak havalandırma ızgaraları ve gösterişli dekoratif yüzeyler kalite algısını ve sportifliği güçlendiriyor. Göstergenin ve orta ekranın 6 derece kadar eğimli yapısı sürücü odaklı ve sportif bir görünüm sağlıyor. Sürücü kokpitini yüksek çözünürlüklü bir LCD ekran domine ediyor. Havada süzülüyor gibi duran ekran, kokpitin geleneksel yuvarlak göstergeli ekranlarından farklı görünmesini sağlıyor. 10,25 inç ve 12,3 inç olmak üzere iki ekran boyutu seçeneği bulunuyor. Kabin içerisindeki dijitalleşme orta konsolda da devam ediyor. Araç fonksiyonları yüksek çözünürlüklü dokunmatik ekran üzerinden yönetiliyor. Dokunmatik ekran da havada süzülüyor gibi görünüyor. Gösterge ekranı gibi orta konsoldaki ekran da sürücü odaklı bir tasarım sunuyor. Standart olarak sunulan 9,5 inçlik ekran dışında isteğe bağlı olarak 11,9 inçlik bir ekran da tercih edilebiliyor.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Zengin dijital asistanlar

Sürücü destek sistemlerinin en güncel nesli, önceki C-Serisi’ne kıyasla ek ve daha gelişmiş işlevler içeriyor. Sürücünün yükünü hafifleten sistemler sayesinde sürücü çok daha rahat ve güvenli bir sürüş gerçekleştirebiliyor. Sistemler, olası bir tehlike anında sürücünün uygun şekilde tepki vermesine yardımcı oluyor. Sistemlerin işlevi, sürücü ekranındaki yeni bir ekran konseptiyle canlandırılıyor. Bunlar arasında Aktif Mesafe Yardımcısı, otoyol, kara yolu ve şehir içi olmak üzere farklı yol koşullarında öndeki araçla önceden ayarlanan mesafeyi otomatik olarak koruyor. Daha önce 60 km/s’e kadar hızlarda duran araçlara tepki veren sistem geliştirildi ve artık 100 km/s hızda da duran araçlara tepki veriyor.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Aktif Direksiyon Yardımcısı, sürücüyü 210 km/s’e kadar hızlarda şeridi takip etme noktasında destekliyor. Özellikle düşük hızlarda bir acil durum şeridi oluşturan 360 derecelik kamera ile birlikte şerit algılama, kara yollarında gelişmiş viraj alma performansı ve otoyollarda üstün şerit ortalama özellikleriyle sürüş güvenliğini destekliyor. Gelişmiş trafik işareti algılama sistemi; hız sınırlaması gibi trafik işaretleri dışında yol üstü levhalarını ve yol çalışması işaretlerini de algılıyor. Dur işareti ve kırmızı ışık uyarısı (sürüş destek paketinin bir parçası olarak) önemli yenilikler olarak devreye alınıyor. Önden ve arkadan çarpışmalarda etkili olan PRE-SAFE ile birlikte, PRE-SAFE Impulse Side (Sürüş Yardım Paketi Plus ile birlikte), aracın yanında bir tür sanal burulma bölgesi oluşturuyor. Olası bir yandan darbe anında kısıtlı bir burulma bölgesi olduğundan PRE-SAFE Impulse Side, darbe öncesinde ilgili taraftaki koltuğun sırtlığına entegre hava kesesini şişirerek burulma bölgesini artırıyor. Avrupa’daki satış süreci yıl içerisinde kademeli olarak başlayacak olan yeni C-Serisi’nin fiyatlarını da önümüzdeki günlerde öğreneceğiz.