Kalp pilinin kendisi başlı başına mucizevi bir icat olsa da, kullanıcılar cihazın bakımına büyük özen göstermesi gerekiyor. Bazen enfeksiyon kapabilen bu cihazların kimi zaman değiştirilmesi de kaçınılmaz oluyor. Cihazın takılması, değiştirilmesi, bakım süreci hastanın günlük hayatında pek çok sıkıntı yaratabiliyor. Ancak araştırmacılar doku bütünlüğünün bozulmasını, yani dokuların kesilip cihaz yerleştirilmesini gerektirmeyecek yeni bir çözüm üzerinde çalışıyor. “Biyolojik kalp pili” adı verilen bu çözüm, aslında bir tür gen terapisi.
Science Magazine‘de yayınlanan çalışmaya göre, kalbe gen taşıyıcı bir virüsün yerleştirilmesinin ardından kalpte “sinoatriyal düğüm”ün gelişmesi sağlanmış. Sinoatriyal düğüm adı verilen doku kalbin atışını düzenleyen doğal bir metronom. Gerçekleştirilen çalışmada kalp hastalığı olan 12 domuza gen taşıyıcı gen enjekte edilmiş. Enjeksiyondan sadece iki gün sonra hayvanların kalbi düzenli atmaya başlamakla kalmayıp, kalp pili takılan kontrol grubundakinden daha güçlü atmaya başlamış. Ancak gen bir virüsle yerleştirildiği için vücuttaki bağışıklık sistemi devreye girerek tedaviyi bloke etmeye başlamış, dolayısıyla gen terapisi gören domuzların kalbinde tekrar gerileme görülmüş.
Çalışmayı yürüten araştırmacılardan Eugenio Cingolani, teknolojinin uygulanabilirliğini değerlendirmek üzere uzun süreli çalışmalar yürütüldüğünü ve birkaç yıl içinde insan deneylerine başlamayı hedeflediklerini belirtiyor. Tedavinin başarılı olması durumunda örneğin kalp hastalığı doğumdan önce tespit edilen bebekleri anne rahmindeyken tedavi etmek mümkün olacak. Sonuçta bu tür bir tedavi kalp pillerini tamamen ortadan kaldırarak enfeksiyon riskinin tarihe karışmasını sağlayabilir.
