Eskiden saat deyince aklımıza Rolex, Cartier ve Bulgari gibi lüks saat üreticileri gelirken, son zamanlarda Samsung, Motorola ve Apple gibi teknoloji firmalarını düşünür olduk. Daha önce benzer bir duruma fotoğraf makinelerinde şahit olmuştuk. Hal böyle olunca, akıllı telefon kameraları giderek gelişirken giriş seviyesi kamera pazarı çökme tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştı. Şimdi lüks saat üreticileri de benzer bir durumla karşı karşıya, ancak bu defa TAG Heuer gibi saat üreticileri erken davranıp akıllı saat pazarından pay kaparak bu tehlikenin önüne geçebilir.
Reuters‘ın haberine göre, TAG Heuer’in sahibi olan LVMH’deki saat biriminin başkanı Jean-Claude Biver firmanın kendi akıllı saat serisi üzerinde çalıştığını belirtti. Biver’in açıklaması doğruysa önümüzdeki yıl Basel saat fuarında TAG Heuer’in akıllı saatleriyle karşılaşabiliriz. Firmanın saatine ilişkin bilgi almak için Biver’e ulaşmak mümkün olmasa da, akıllı saat konusunda Apple Watch’u kopyalamak istemediğini açıkladığı söyleniyor. Akıllı saat pazarının henüz emekleme aşamasında olduğu düşünüldüğünde de Biver’in bu söylediğinden türlü türlü anlam çıkarmak mümkün.
Ancak bu noktada akıllı saatlerin geleneksel saat pazarı için hala ciddi bir tehdit oluşturmadığını belirtmek gerek. Akıllı telefonlar cep telefonlarının doğal evrimleşme sürecinde ortaya çıkmışken akıllı saatler bu tür bir süreçten çok yeni bir donanım pazarı yaratmak amacıyla ortaya çıktı. Saatseverlerin pek çoğu saatleri hala ömürlük yatırımlar olarak görürken iki senede bir değiştirilecek, dört-beş yılda çalışmaz hale gelecek saatler pek de cazip görünmüyor.