Oyun İnceleme

World of Warcraft: Cataclysm

Faruk AKINCI 01 Mart 2011 16:15 - Güncelleme: 01 Mart 2011 17:03

Çoktan bir fenomen haline gelen ve popüler kültürün içine kendi dinamiklerini sokan WoW’un son genişleme paketi de raflara düştü. Gece satışlarıyla şenlenen Cataclysm’in çıkışı sadece WoW oyuncuları arasında değil, tüm oyun dünyası içinde büyük olay oldu. Büyük reklam kampanyaları ve tanıtım videoları Hollywood filmlerinin görkemini aratmadı. Ama tüm bu şatafat içinde oyuncuları beklentiye sokan Cataclysm için soru işaretleri de yok değildi. Zira Lich King devrilmiş ve oyuncuların çok uzun bir zamandır bekledikleri ‘o büyük an’ geçip gitmişti. Acaba oyuncuların ilgisi aynı kalacak mıydı? Paketin içeriği tüm hayranları doyurabilecek miydi? Daha da önemlisi Lich King’in ölümünden sonra satışlar nasıl gidecekti? Tüm bu soruların cevaplarını daha oyun çıkmadan bilen Blizzard, senaristlerini konuşturup en son yıllar önce, Warcraft II’de görülen şeytani ejderha Deathwing the Destroyer’ı geri getiriyor.

EJDERDEN MASALLAR
Yedi yılı devirmiş bir oyunu baştan anlatmak artık son derece abesle iştigal olacağından gelin biz bu yeni paketin getirdiklerine bir göz atalım. Warcraft II’deki düşüşünün ardından Deathwing toparlanmak için yeteri kadar zaman bulmuştur ve içinde bulunduğu Deepholm’a vahşi bir geri dönüş planlamaktadır. Deathwing’in dönüşü Azeroth ile Deepholm arasındaki boyut kapısını kırar ve yeryüzünün büyük bir kısmını yeniden şekillendirir. Bu durum Alliance ve Horde arasındaki yeni bir savaşın başlangıcını işaret etmektedir. Alliance komutanı Garrosh Hellscream atının üzerinde yaklaşan fırtınayı izlemektedir. Kısacası oyun tahtası ve taşlar hazır, ilk hamlelerin yapılması bekleniyor sadece. Öncelikle seviye sınırının 80’den 85’e yükseltildiğini belirtelim. Blizzard’dan gelen açıklamaya göre, paketin piyasaya sürüldüğü ilk haftada 149 saati deviren varmış. Aradaki 5 seviyelik fark oldukça kolay kapanacak gibi görünüyor. Seviye sınırının artması dışında gözümüze çarpan en sıkı yenilik artık Azeroth’ta serbestçe uçabilme imkanınızın olması. Hatırlarsınız eskiden harita tasarımları nedeniyle uçabilmek Northrend ve Outland ile sınırlıydı. Artık uçabilen mount’unuzu alıp özgürce haritanın keyfini sürebilirsiniz. Yine Kalimdor ve Eastern Kingdom haritalarının da yenilendiğini ve büyük ölçüde elden geçirildiğini görüyoruz. Yeni eklenen şehirler ve haritalarla birlikte aşağı yukarı 3500 yeni quest’ten bahsedebiliriz. Bunların arasında düşük ve orta zorlukta questler de bulabilirsiniz. Yeni eklenen demişken, yeni zindanları da unutmamak gerek elbette ki. Blackrock Caverns, Throne of Tides, the Stonecore, the Vortex Pinnacle, the Lost City of Tol’vir, the Halls of Origination ve Grim Batol gibi zindanlar, regular ve heroic modda oynayan 85. seviyedeki savaşçılar için hazır durumdalar. Açıkçası tüm zindanları deneyecek kadar vaktimiz olmadı ancak halihazırdaki oynanışın üzerine çok yeni şeyler eklediklerini söylemek zor. İflah olmaz WoW hayranları elbette ki her detayın altında yeni bir şeyler bulacaklardır ancak senaryo takibi yapmayan bir seviye canavarıysanız, zindanların katliamınıza arka plan oluşturmaları ve yeni eşyalar sunmaları dışında pek de bir katkısı olmayacağını biliyorsunuzdur. Daha önceden daldığımız iki zindan olan Deadmines ve Shadowfang Keep de 85’inci seviyeler için Heroic modda oynanabiliyor. Yeni savaş alanları ve yepyeni bir PvP bölgesi olan Tol-Barad da paketle birlikte geliyor. Tol-Barad, Wrath of the Lich King’de gördüğümüz PvP alanı Wintergrasp’e benziyor. Son olarak artık karakterlerimizin yeni bir ikincil yetenekleri bulunuyor: Arkeoloji.

ORTALIK TOZ DUMAN
İlk Warcraft oyunundan beri bu dünyanın bir parçası olan Worgen ve Goblinler, Cataclysm ile birlikte oynanabilir durumdalar. Tüm bunların yanında yeni ırk/sınıf kombinasyonları da mümkün; Human Hunter, Orc Mage, Night Elf Mage, Blood Elf Warrior, Dwarf Shaman, Dwarf Mage, Undead Hunter, Tauren Paladin, Tauren Priest, Gnome Priest, Troll Druid gibi kombinasyonları uygulayabilirsiniz. Diğer yandan Uldum, Deepholm, the Sunken City if Vash’jir, the Twilight Highlands ve Mount Hyjal gibi bölgeler de ulaşılabilir alanlara eklenmiş.

ŞEKLİ DEĞİŞEN DÜNYA
Açıkçası Cataclysm önceki paketler kadar büyük ölçekte değiştirmiyor oyunu fakat tüm yeni alanlardaki questler o kadar çeşitli ki yine ve yeniden kaptırıp gidiyorsunuz. Özellikle, eğer dikkatle takip ediyorsanız, senaryo harika akıyor. Zaten tüm questlerde ekip arkadaşlarınızla kendi hikayelerinizi de yazmaya başlıyorsunuz bir süre sonra. Cataclysm için iki eleştirimiz olacak: Bu yeni eklenen arkeoloji yeteneğini hiç sevemedik ve gayet sıkıcı bulduk. Açıkçası oyuna bu yetenek eklenmiş ama sanırız bir arkeolog olmak için bizi itekleyecek nedeni koymamış yapımcılar. Belki ilerleyen günlerde bu yeteneğin sınırlarını geliştiren bir yama görürüz. Diğer kritiğimizse ikinci karakter açma üzerine. İkinci bir karakter geliştirmeye çalışırken hemen hemen hiç farklı bir şeylerle karşılaşmıyorsunuz. Bir diğer deyişle ikinci bir karakteri farklı şeyle yaparak geliştirebilmek için yeteri kadar bölge yok maalesef.

SONA DOĞRU AĞIR AĞIR…
Artık ağır ağır büyük sona doğru yaklaşıyor WoW. Cataclysm şimdiden en hızlı satan PC oyunu olmayı başardı ve inanmasanız da yedi yıllık bu oyuna her geçen gün yeni oyuncular ekleniyor. Blizzard yine turnayı gözünden vurdu ve Lich King’den sonra kesilecek yeni düşmanlar arayan iflah olmaz WoW hayranlarının karşısına Cataclysm’i çıkardı. Eğer içinizde oyuna yeni başlayacak olanlar varsa, bu yeni dalgayı rahatlıkla yakalayabilirler.

Artık oyunda araştırmanın önemini çoktan keşfetmiş olmalısınız. Her kıyıda köşede sizi bekleyen başka bir ayrıntı bulunuyor. Özellikle senaryo takipçileri için her detayda yeni bir gizem saklı.

Onca yıllık grafik motorunun verdiği güzelliğe bakar mısınız? Blizzard bu işi gerçekten iyi beceriyor. Grafiklerle göz boyamak yerine oyunu sistem dostu kılıp oynanabilirliğe odaklanıyor sadece.

Yeni ırkların ikisi de denemeye değer. Özellikle savaşta en önlerde yer almaktan bıkanlar yeni ırkları deneyebilirler. Mage gibi sınıflarla birleştirildiklerinde son derece ölümcül olabiliyorlar.

Goblin deyip geçmeyin sakın. Şu bakışlardaki ifadeye bakar mısınız? Goblinler savaş alanında büyük oranda kurnazlıklarına güveniyorlar. Bu nedenle öğrenme eğrileri gerçekten çok düşük. Hemen kapıyorlar.