Huawei, P20 Pro‘da tercih ettiği gövde rengi seçenekleriyle tüm dikkatleri üzerine çekiyor. Peki bu renk tercihinin ilhamı nereden geliyor?
Üstün kamera özelliklerini akıllı telefonlara taşıyan Huawei, son olarak Huawei P20 Pro ile profesyonel fotoğrafçılık anlayışını da bir üst seviyeye taşıyor. Kamera özellikleri ile DxOMark’ta 109 puan alarak mobil dünyanın en iyilerinden biri seçilen Huawei P20 Pro, dünyanın ilk üçlü Leica kameralı akıllı telefonu ve yapay zeka teknolojisine sahip olması ile dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Ancak P20 Pro’nun dikkat çeken bir başka detayı daha vardı: Etkileyici gövde rengi.
Doğanın etkisi
Doğa, başyapıtlara imza atan sayısız büyük ressama tarih boyunca ilham kaynağı olmuştur. Çin’de ressamlar, doğal manzara izlenimlerini mürekkep, su ve fırça kullanarak kağıda aktarmıştır. Günümüzde Guohua olarak bilinen bu antik sanat formu, klasik Çin sanatının en saygınlarından biri olarak kabul edilir.
Batıda ise doğanın etkisi Claude Monet ve Vincent van Gogh gibi büyük sanatçılarla kendine kanvasta yer buldu. Monet, zamanının stilistik normlarını reddetti ve doğanın güzelliğini yakalamak için kendi ışıklarını yakaladı. Vincent van Gogh ise kardeşine şu cümleleri yazmıştı: “Doğayı ve işimi sevmiyor olsaydım, işte o zaman mutsuz olurdum.”
Huawei de ilhamını en büyük sanatçılar gibi doğadan aldı ve bunu P20 Pro modelinin tasarımına taşıdı. Huawei Tasarım Şefi Joonsuh Kim ve ekibi ilhamını doğadan aldığı muhteşem degrade rengini tasarımlarına aktardı.
Kuzey Işıkları’nın renk geçişi
Huawei P20 Pro’nun en dikkat çeken ve kendine hayran bırakan modeli “Alacakaranlık” oluyor. Degrade renk şeması ile dikkat çeken tasarım, P20 Pro’ya özel olarak sunuluyor. Mordan maviye ışıltılı bir renk geçişine sahip cihazın bu rengine ilham veren ise doğadan başkası değil. Alacakaranlık renk, ilhamını Kuzey Işıkları’ndan alıyor. Kuzey Işıkları’nın ihtişamını ve gizemini yakalamak için özel olarak geliştirilen Huawei P20 Pro, bu eşsiz etkiyi uygulamak için sayısız deneylerden geçti. Bu çarpıcı renk tonlarını yeniden yaratmak ve yoğun bir şekilde geçiş sağlamak için iletken olmayan özel bir vakumlu metalleştirme (NCVM) optik kaplaması ile deneyler yapıldı. Sonuç ise son derece harika ve kendine hayran bırakan renk geçişine sahip bir tasarım oldu.
