Son yılların en popüler ve aynı zamanda en tartışmalı platformu TikTok, biliyorsunuz genel bir ABD yasağı ile karşı karşıya kalmış durumda.
Eğer kaçırdıysanız Beyaz Saray kısa süre önce TikTok platformunu yasaklayacak bir yasa tasarısına destek verdi. Geçtiğimiz günlerde ise ABD başkanı Joe Biden bir açıklama yaptı ve kongreden geçmesi halinde TikTok’un satışını (Sadece ABD operasyonu) veya yasaklanmasını sağlayacak yasa tasarısını imzalayacağını söyledi. İlginç olarak seçim çalışmaları kapsamında TikTok’u aktif olarak kullandığı söylenen Biden, platformun Çin ile olan bağlantılarını endişe verici olarak görüyor ancak gençlere ulaşmak adına platformu kullanmaktan da çekinmiyor. Bu konuyu şimdi gündeme getiren ise artık Microsoft çatısı altında yer alan Activision Blizzard’ın eski CEO’su Bobby Kotick oldu. İddialara göre Kotick, OpenAI CEO Sam Altman ve bazı başka önemli isimler ile bir araya gelerek TikTok’un satılma ihtimali bulunan ABD operasyonunu satın almak istiyor. Çok sevilen birisi olmayan Kotick, bu konuda şimdilik bir açıklama yapmıyor.
Yasak konusunda ciddi şekilde endişe duymaya başlayan TikTok, bu yüzden geçtiğimiz haftalarda ilginç bir adım da atmıştı. Kullanıcıların telefonlarına, “TikTok’un kapatılmasını durdurun.” başlıklı bir bildirim atan firma, bu bildirim ile kişilerden platformun kapanmasını engellemeleri için yardım istemişti. Kişilere attığı bildirime tam olarak, “Kongre TikTok’u tamamen yasaklamayı planlıyor. 170 milyon Amerikalının ifade özgürlüğü elinden alınmadan önce sesinizi yükseltin. Bu yasak milyonlarca işletmeye zarar verecek, ülke çapında sayısız içerik üreticinin geçim kaynaklarını yok edecek ve sanatçıları büyük bir takipçi kitlesinden mahrum bırakacak. Kongre’ye TikTok’un sizin için ne anlama geldiğini bildirin ve HAYIR oyu vermelerini söyleyin.” yazan ve direkt arama bağlantısı paylaşan firma, ABD’de şimdiye kadar birçok farklı yasak ile karşı karşıya kaldı ancak bu sefer genel bir engelleme adımının önüne geçmeye çalışıyor.
TikTok sadece ABD’de değil Avrupa’da da hedef alınıyor. Örneğin platform Dijital Hizmetler Yasası’nın (DSA) olası ihlali özelinde açılan soruşturma kapsamında devasa bir para cezasıyla karşı karşıya kalabilir. Avrupa’daki çocukların mahremiyetini ve güvenliğini korumada başarısız olduğu düşünülen firma, ayrıca uygulamayı kasıtlı olarak bağımlı yapacak haline getirmeye çalışarak kullanıcıların ruh sağlığını riske atmakla da suçlanıyor. Bu konuda ABD’de de birçok kez suçlanan ve hakkında soruşturma açılan platform, algoritmalarının kasıtlı olarak bağımlılık yaratacak ve aşırıya kaçan içerikler sunacak şekilde tasarlama iddiasıyla da inceleniyor.