Altered Carbon yavaş yavaş sona gelirken Takeshi Kovacs’in geçmişiyle ilgili daha detaylı bilgiler paylaşıyor. Karakterimiz yeni bir ihanetle sarsılıyor.
Altered Carbon 7. bölümle beraber yavaş yavaş bahsettiğimiz o pembe dizi kıvamına geliyor. Nora Inu isimli bölüm Japonca başıboş köpek anlamına geliyor. Bu bölüm karakterimizin geçmişine yolculuk yaparken nasıl bir Elçi olduğunu ve kardeşiyle neleri atlattığını da izleyicilerle paylaşıyor. Zaten tüm bölüm de iki kardeşin hikayesinden oluşuyor. Dizinin ön incelemesinde de belirtmiştik, hikaye bir yerde kitaptan kopuyor. Kız kardeşimiz de tam orada devreye giriyor. Bunu biraz açalım.
Geçtiğimiz bölüm incelemesinde dizide 3 farklı aile draması olduğunu belirtmiştik. Kovacs ailesiyle bu dramalar 4’e çıkıyor. Ancak ilginç bir detay var. Dizinin muhtemelen daha ilginç olması için olabilecek en klişe şekilde senaryo değiştirilmiş. Evet Kovacs’in babası gerçekten sahip olmak istemeyeceğiniz cinsten bir adam ancak dizideki gibi annelerini öldürmüyor ya da Takeshi dayanamayıp onun belleğini yok etmiyor. Bir şekilde beden değiştirmeye giren adam ailesini geride bırakıp kapıdan çıkıp gidiyor. Açıkçası şu sahnenin dramatikliğini ekranda görmek isterdik ancak bu hikaye kadar reyting alır mıydı emin değiliz. Kovacs ve annesi o gün akşama kadar babalarının yeni bedeniyle çıkıp gelmesini bekliyor ancak adam onları terk ediyor. Farklı bedende birini tanımanın imkansız olduğu düşünülünce anne-oğul bir başlarına tesisi kapanma saatinde terk etmek zorunda kalıyor.
Dizide ise işler öyle ilerlemiyor. Bir kere Kovacs’in artık bir kardeşi var: Rei. Hikayenin olabildiğince dramatik olmasına özen gösteren senaristler babanın Rei’ye de şiddet uygulamasını sağlamış. Bunun üzerine kardeşini korumak için Takeshi babasının belleğini yok etmek zorunda kalıyor. Daha sonra bir CTAC askeri tarafından programa alınması koşuluyla özgürlüğüne kavuşuyor ancak elbette kardeşiyle görüşmesi yasaklanıyor. Kardeşinin de güven altına alınacağı sözünü alan Takeshi askerlik hayatına başlıyor.
Diğer tarafta Rei ise kardeşinden koparılmanın verdiği üzüntünün yanı sıra Yakuza’ya satıldığı için yeni bir hayatta kalma mücadelesine başlıyor. Yakuza’nın içinde yükselen Rei’nin yolu ise CTAC askeri Takeshi ile bir baskında kesişiyor.
Öncelikle bu noktada Takeshi’nin verdiği ani kararı biraz sorgulayalım. Askerler Yakuza liderini öldürme emri aldığında Takeshi lideri ilk bulan isim oluyor. Burada Rei’nin pususuna düşüyor ancak kardeşi olduğunu anlayınca bir anda her iki taraf da çalıştıkları yere ihanet ediyor. Takeshi’yi zaten üst kademe tanıyor, Rei’yi de tanıyor. Bu olaydan CTAC’leri aniden öldürmeye başlamadan kurtulmanın yolu gerçekten yok muydu? Sanıyoruz böyle bir durumda olaylar yeterince dramatik olmazdı bu yüzden böyle bir karar alınmış. Kitapta benzer bir durum da olmadığı için referans alınamamış.
Bizi rahatsız eden bir diğer detay ise yine Rei ile alakalı. Çocukluklarında saklandıkları ormana kaçan ikili ne yapacaklarını düşünürken Rei “herkesi öldürmeseydik bir müttefik bulalım derdim” diyor. Daha sonra Elçi’ler tarafından yakalanınca Takeshi’nin onların teklifini kabul etmesine kızıyor. Kardeşler arası iletişim kopukluğu yıllarca görüşmedikten sonra oldukça normal ancak Rei ne istediğini geçmişte de dürüstçe aktaramıyor.
Burada yine kitaptan tamamen bağımsız bir şekilde Takeshi ve Quell’in ilişkisini ve bellekleri aslında Quell tarafından yaratıldığını öğreniyoruz. Dizi sonunda vermek istediği mesajı da izleyicilerle paylaşıyor. Kortikal bellekler her ne kadar iyi niyetle yaratılmış olsa da uzun vadede insanların daha fazla köleleştirilmesi için bir araç haline geliyor. Çünkü yeterince parası olmayanlar için sonsuz yaşamın kapıları asla açılmıyor. Çok zenginler ise bir süre sonra kanundan da üstün oluyor. İnsanların en eşit olduğu alan bir gün hepsinin ölecek olması. Ancak bellekler bu eşitliği de onlardan alıyor. Fakir olanı umutsuzluğa sürüklerken zengin olana sonsuzluğa uzanan bir güç veriyor.
Bu yüzden gerçek ölümü geri getirmeye karar veren Quell, adil olması için herkese 100 sene veren yeni bir yazılım geliştiriyor. Çerkidek bir kadro ile de bu işlemi gerçekleştirmek istiyor. Ancak Rei’nin gözü yükseklerde. Takeshi’yi yeni bulmuşken ölmek istemiyor ve Stronghold savaşında kilit rol oynuyor. Herkese ihanet eden Rei, Quell’in de ölümüne sebep oluyor. CTAC’lerle anlaşma yapan karakter yayılan virüsten etkilenmiyor ve kaçmayı başarıyor. Kalanlar ise virüs yüzünden delirip birbirlerini öldürüyor. Daha önce gördüğümüz Elçi belleklerinin sıradan bellekler gibi mavi yerine yeşil olmasının sebebi de söz konusu virüs.
Bölümün sonunda Rei’nin çok da sağlıklı düşünmediğini fark ediyoruz. Ona yapılmış bu ihaneti öğrenen Takeshi başından beri konuştuğu pek çok kişinin Rei olduğunu fark ediyor. Bancroft’ta onu satan da bizzat Rei. Quell’i öldürerek Stronghold’u bitirme sebebi olaraksa Takeshi’yi gösteriyor. Saplantılı bir durum söz konusu anlayacağınız.
Bu nokta ve bundan sonrasında açıkçası Takeshi ve Rei arasındaki sağlıksız ilişkiyi biraz zorlama bulduk. Olabilecek tüm ihanet, aldatma ve dramayı Rei tek başına yapıyor. Resmin giderek daha büyük bir parçasını görmeye başladığımız hikayede işler yavaş yavaş çözüme giderken olay da entrikalara bağlanıyor.
– Altered Carbon 1. sezon 1. bölüm “Out of the Past” incelemesi
– Altered Carbon 1. sezon 2. Bölüm “Fallen Angel” incelemesi
– Altered Carbon 1. sezon 3. bölüm “In a Lonely Place” incelemesi
– Altered Carbon 1. sezon 4. bölüm “Force of Evil” incelemesi
– Altered Carbon 1. sezon 5. bölüm “The Wrong Man” incelemesi
– Altered Carbon 1. sezon 6. bölüm “Man with My Face” incelemesi
– Altered Carbon 1. sezon 7. bölüm “Nora Inu” incelemesi
– Altered Carbon 1. sezon 8. bölüm “Clash by Night” incelemesi
– Altered Carbon 1. sezon 9. bölüm “Rage in Heaven” incelemesi