Anadol STC; Türkiye’nin ilk spor otomobili dünyanın en zorlu dayanıklılık yarışı için baştan yaratılıyor

Türk otomobil tarihinin en özel modellerinden birisi olan Anadol STC, önümüzdeki yıl daha önce girmediği türden bir rekabete dahil olacak.

Devrim ile birlikte Türk otomobil tarihinin en önemli otomobillerinden birisi olan Anadol STC, dinamikleriyle döneminin sportiflik felsefesini çok başarılı şekilde aktarıyor. 1973 ile 1975 yılları arasında üretilen ve günümüzde yürür halde çok az sayıda örnekleri kalan Türkiye’nin ilk spor otomobili şu sıralar daha önce deneyimlemediği macera için hazırlanıyor. İlki 1907 yılında olmak üzere aralıklarla düzenlenen ve dünyanın en zorlu organizasyonlarından birisi olan Pekin – Paris Klasik Otomobil Dayanıklılık Yarışı, iki yıl sonra 2022 itibarıyla tekrar start alacak. Katılımcıların 37 günde toplamda 17 bin kilometreyi devireceği organizasyon için önemli değişimlerle yeniden yoğurulan Anadol STC, Ford Motorsport Türkiye’nin garajında tamamlanmayı bekliyor.

Anadol STC için yapılan geliştirmelerden öne çıkanlar

STC, organizasyon kapsamında ihtiyaç duyulan dayanıklılık parametreli için 360 derecelik değişimlerle bizi karşılıyor. Gövde üzerinden başlayan güçlendirme çalışmalarında, karoser modifikasyonu da dikkatimizi çekiyor. Aracın en büyük problemlerinden birisi olarak görülen alçak tavan yapısının çözümü için taban bölümünde değişimleri yapılmış olması da, pilot ve yardımcı pilotun kokpitte geçireceği süreyi daha konforlu kılacak.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Standart versiyonunda 1,6 litrelik sıralı dört silindir bir motorla gelen Anadol STC’nin kaputunun altında da önemli değişimler hayata geçirilecek. SOHC (Üstten tek eksantrik) karakterli 2.0 litrelik Ford Pinto motorunun kullanılacağı modelde, pistonlar başta olmak üzere tüm mekanik parçaların ekstra güçlendirilerek dayanıklılık yarışına uyumlu hale getirilecek olması da önemli detaylar arasında. Yapılan mekanik parça geliştirmeleriyle 200 beygirin üzerinde güç sınırlarını karşılayabilecek bir seviyeye geldiğini öğrendiğimiz motor için yarış koşulları baz alınarak gücün 125 beygir dolaylarında sınırlandırılacak. Aracın alt yapısına baktığımızda ise arka bölümde yaprak yay, ön bölümde ise Double Wishbone tipi süspansiyonların kullanılacağını görüyoruz. Diferansiyel kilidi de yine yarışa özel olarak tercih edilen farklı parçalar arasında. Son olarak 2019 yılında düzenlenen Pekin-Paris Dayanıklılık Yarışı 28 Mayıs 2022’de start alacak.