Takip aksesuarı Apple AirTag iyi olduğu kadar kötü bir durum da ortaya çıkardı. Artık kendinizi dijital takibe karşı da korumak zorundasınız.
Sizlere geçtiğimiz hafta bir haber aktardık. Hatırlamak adına bu haberin merkezinde takip aksesuarı Apple AirTag ile yapılan otomobil hırsızlıkları yer alıyordu. Kanada polisi tarafından yapılan açıklamaya göre hırsızlar, gözlerine kestirdikleri lüks / özel otomobillere, alışveriş merkezlerinin park alanları gibi yerlerde AirTag gizliyor ve böylece araçların gece park ettiği yerleri tespit ediyor.
Bünyesine AirTag gizlenen bir otomobilin konumunu bulmak hırsızlar için çok kolay oluyor. Çünkü Apple’ın tüm ürünleri konum belirleme noktasında birbirleriyle anonim veri paylaşıyor. Otomobilin yanından tek bir iPhone dahi geçse net konum bulunuyor. Bu konuda Apple şunu aktarıyor:
“Yardımınıza koşacak yüz milyonlarca arkadaşınız var. Diyelim bir eşyanızı spor salonu veya plaj gibi uzak bir yerde unuttunuz. Dünyanın dört bir yanındaki yüz milyonlarca iPhone, iPad ve Mac’ten oluşan Bul ağı AirTag’inizi bulmanıza yardımcı oluyor. Ve Bul ağı gizliliğinizi her adımda özenle koruyor. AirTag’iniz, Bul ağında yer alan yakındaki aygıtların algılayabildiği güvenli bir Bluetooth sinyali yayıyor.
Bu aygıtlar AirTag’inizin konumunu iCloud’a gönderiyor, siz de Bul uygulamasını açarak AirTag’inizin nerede olduğunu haritada görebiliyorsunuz. Tüm bu süreç, gizliliğinizi korumak için anonim ve şifrelenmiş olarak gerçekleşiyor. Üstelik AirTag o kadar verimli çalışıyor ki pil ömrü veya veri kullanımı hakkında endişelenmeniz gerekmiyor.”
İşte bu altyapı maalesef sadece otomobilleri değil insanları takip etmek için de kullanılıyor. Bunun örnekleri ciddi şekilde artıyor ve bu durum oldukça endişe yaratıyor. Kötü niyetli kişiler gözlerine kestirdikleri insanların çantalarına, otomobillerine, bisikletlerine ya da kıyafetlerine Apple AirTag koyarak / gizleyerek yaşadıkları yeri öğreniyor.
Bu ürkütücü ve kötü duruma karşı Apple’ın sunduğu güvenlik çözümleri bulunuyor. iPhone’larda “üzerinde / yanınızda sizin olmayan bir AirTag var” uyarısını veriliyor. Android tarafında ise bunun için Apple imzalı Tracker Detect uygulamasına ihtiyacınız bulunuyor. Evet AirTag ile takip edilmekten kurtulmak için bu uygulama ile tarama yapmanız, bunu da endişeleriniz arasına eklemeniz gerekiyor.
Tahmin edebileceğiniz üzere özellikle kadınlar için çok tehlikeli olan Apple AirTag ile artan kendinizi takip edilmekten koruma zorunluluğu, teknolojinin fayda – zarar dengesinde sınırları zorluyor. Bizce bu tarz takip sistemlerinin ortak standartlar çerçevesinde tasarlanması gerekiyor. Yani bir Android kullanıcısının kendisini takip edilmekten korumak adına Tracker Detect uygulamasına ihtiyacının kalmaması gerekiyor.
Firmalar bunu isterlerse rahatlıkla yapabilirler. Bunu diyoruz çünkü Apple, Amazon, Google, IKEA, Legrand, NXP Semiconductors, Resideo, Samsung SmartThings, Schneider Electric, Huawei, Signify, Silicon Labs, Somfy ve Wulian gibi isimler geçtiğimiz yıl Matter standardı altında bir araya geldiler.
İlk olarak Project CHIP olarak isimlendirilen, daha sonra ise Matter adına kavuşan bu standart, bilmeyenler için bir akıllı ev ürünleri ortaklığı. Süreçte bildiğimiz kadarıyla toplam 170’ten fazla şirket bulunuyor ve temelde firmalar “akıllı ev donanımları / cihazları” için tek bir açık standart oluşturmak hedefliyor.
İşte buna benzer bir sistem çok rahat şekilde takip cihazları için de yapılabilir. Pazarda takip konusunda sadece Apple AirTag’in yer almadığını da belirtelim. Bu konuda Samsung ve Tile imzalı birçok çözüm de bulunuyor.
AirTag’in tanesi son kur güncellemesi ile beraber artık 369 TL değil tam 569 TL. Dörtlü paket içinse artık 1.249 TL değil 1.809 TL verilmesi gerekiyor. Bu ürün yurt dışında ucuz olduğundan kötü niyetli amaçlar için daha rahat şekilde kullanılıyor.