BEKLENTİLERİ KARŞILAYAN TASARIM
Asus’un diğer VivoBook modelleriyle benzer şekilde şık bir tasarıma sahip olan bilgisayarın kapağında fırçalanmış alüminyum kullanılıyor. Kolayca açılabilen bu kapağın altında 15,6 inçlik Full HD IPS ekran bizleri karşılıyor. Ekranın hemen üzerinde HD kalitede görüntü alabilen bir kamera bulunuyor. Halen birçok bilgisayarda 480p ve hatta daha eski kameraların kullanıldığını belirtelim. Bu kamerayla görüntülü görüşmeler başarılı bir şekilde gerçekleştirilebiliyor. Ekrandan sonra en çok dikkat çeken kısım klavye ve klavyenin hemen üzerindeki hoparlör oluyor. Görünüşündeki kaliteyi kullanım deneyimine de yansıtan klavyede yazı yazmak oldukça keyifli. İyi bir şekilde tasarlanmış olan klavye ve trackpad, uzun süreli kullanımlarda dahi rahatsızlık hissi yaratmıyor. Trackpad Windows 10’la birlikte gelen jest hareketlerini destekliyor ve çoklu dokunmatiği sayesinde birkaç parmak kullanılarak istenen işlemler gerçekleştirilebiliyor. Klavyenin aydınlatmalı olması ortam ışığının yeterli gelmediği mekanlarda yazı yazmayı kolaylaştırıyor. Burada eleştirilmesi gereken bir nokta varsa o da güç tuşu yerleşimi oluyor. Gövde üzerinde fazlasıyla boş alan olmasına rağmen güç tuşu, standart bir tuş görünümünde sağ üst köşede konumlandırılmış.
Bu hem yeni kullanıcıların güç tuşunun yerini sezgisel olarak bulabilmesini zorlaştırıyor hem de başka bir tuşa basmak isterken yanlışlıkla bilgisayarın kapatılmasına neden olabiliyor.
Klavyenin hemen üzerinde Bang & Olufsen imzalı hoparlörler görülüyor. Asus hoparlör kısmını basitçe geçiştirmek yerine ses konusunu VivoBook Pro’nun ana özelliklerinden biri olarak öne çıkarmış. Hoparlörler çıkışlarının yanındaki dalgalar, ses gücü ve kalitesini vurguluyor. B&O hoparlörler diğer birçok dizüstü bilgisayara göre daha kaliteli ses sunsa da çok üst düzey bir performans beklememek gerekiyor. VivoBook Pro’nun ağırlığı biraz yüksek fakat donanımın gücünü göz önüne aldığımızda bunun normal olduğunu söyleyebiliriz. Kalınlık ise ince cihazları sevenleri biraz rahatsız edebilir. Daha ince örneklerini görmesek belki de bu cihazın kalınlığını dert etmeyebilirdik fakat biraz daha ince olduğu halde benzer performans sunan bilgisayarların olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda kendimizi “Biraz daha ince olamaz mıydı?” sorusunu sorarken buluyoruz. Kapakta ve iç kısmın büyük bölümünde alüminyum malzemeye yer verilse de ekranın çerçevesinde ve bilgisayarın alt kısmında plastik kullanıldığını da belirtmeden geçmeyelim.
Bilgisayarın sağ tarafında DVD bölümü, hemen altında iki adet USB girişi ve kulaklık girişi yer alıyor. Solda ise güç girişi HDMI, ethernet, mini display girişi, USB 2.0 ve USB 3.0 girişleri bulunuyor. Bilgisayarın ön tarafında detaylı bir LED panel yerleştirilmiş. Burada bilgisayarın şarj durumu, uyanık olup olmadığı, uçak modu ve diskin işlem yapıp yapmadığı gibi bilgilere tek bakışta ulaşılabiliyor. Profesyonel kullanıma yönelik bir bilgisayarda bu LED’lerin yer alması önemli bir artı olduğunu söyleyebiliriz. LED panelin sol tarafında ise SD kart yuvası yer alıyor.