Battlefield 4 incelemesi

MADALYONUN İKİ YÜZÜ
DICE’ın üçüncü oyundan bu yana kaliteli bir tek kişilik oyun deneyimi sunmak gibi bir çabası var. Hali hazırda en büyük rakibi olan Call of Duty’yi online arenada tokatlıyor olması sebebiyle geride kaldığı senaryo alanında da söz sahibi olmak istiyor. Ancak bu iş o kadar kolay değil. Battlefield nasıl ki yılların getirdiği tecrübeler sayesinde bugün bu kadar muazzam bir multiplayer deneyimi sunuyorsa, Call of Duty de aynı sebeplerle senaryosunu milyonlara oynatabiliyor. İnsanların kafa kafaya verip savaş alanında zafer kazanmasını sağlamakla, soluksuz takip edecekleri bir öykü anlatmak arasında çok fark var. Bunların ikisi de ayrı sanatlar ve iki sanatçı da nedense bilmediği sorudan sınava başlamak derdinde. İşin ilginç yanı ise, DICE’ın bu kez gerçekten ilgi çekici bir senaryoyu kaleme alabilmiş olması.

Baktığınız zaman anlatılmak istenen hikaye gerçekten ilginç ama ortada bir sorun var; oyun hikayesini bize anlatamıyor. “Dur yahu bunlar bize bir şey söylemeye çalışıyor, dinleyelim bakalım” diyorsunuz ama yok, karşınızda eveleyip geveleyen birisi var. Hiçbir şekilde oyunun havasına giremediğiniz, o atmosferi yaşayamadığınız bir yapısı var Battlefield 4’ün tek kişilik modunun. İnsanı çileden çıkaran asıl konu ise oyuna yapay zeka eklemeyi unutmuş olmaları. Uzmanlaştıkları alan gerçek insanların birbirleriyle kapışması olunca, yapay zekanın nasıl davranması gerektiğini çözememişler. Battlefield gibi bir oyunda şapşal şapşal suratınıza bakan düşman askerlerini görünce gülmeden yapamıyorsunuz.

Yok, bu böyle olmayacak. Tek kişilik bölüme daha fazla zaman ayırıp çoklu oyuncu kısmını harcayamayalım en iyisi. Oyunu tamamen kapatıp Battlelog üzerinden multiplayer kısmına dalış yapıyoruz. Eğer Battlefield 3 oynadıysanız karşılaşacağınız yapı size çok aşina gelecek. DICE muhtemelen sabah akşam oyunu oynayarak alışkanlık edinmiş oyuncuların yeniden bir alışma sürecine girmesini istememiş ve aynı arayüzle yoluna devam etme kararı almış. Elinize silahınızı alıp savaşa girdiğinizde ise yenilikler kendini göstermeye başlıyor. Öncelikle oyunda yer alan 10 haritanın tamamı yeni! Eski ve sevilen haritaları tercih etmemelerinin en temel sebebi ise muhtemelen “Levolution” dedikleri sistemden kaynaklanıyor.

Levolution, maçlar sırasında gerçekleştireceğiniz belirli eylemler sonucu oyun alanını tamamen değiştiren patlamalardan, yıkımlardan ve karmaşadan oluşuyor. Tanıtım videolarında gördüğünüz yıkılan devasa gökdelen tam da bu kısma dahil oluyor. Bu sistem, kusursuz işleyen Battlefield 3 deneyimini dahi bir adım öteye taşımayı başarıyor. Tamamen önceden belirlenmiş planlamalarla hareket edilen Battlefield gibi bir oyunda, bir anda tüm oyun alanını etkileyen bu denli bir değişim hem planları bozuyor hem de oyunun gidişatını tepetaklak değiştirebiliyor. Emin olun kazandım derken oyun verdiğiniz çok fazla an yaşayacaksınız. Bu değişimlerin ne zaman olacağını ön görebilir ve değişim sonrası elde edilecek kazanımları doğru kullanabilirseniz Battlefield 4’ün kralı olabilirsiniz rahatlıkla.