Tarihin en popüler bulmaca oyunu olan Portal ile bir noktadan sonra beyin yakması garanti olan köprü yapım oyunlarını birleştiren Bridge Constructor Portal, ortaya beklemediğimiz kadar ilgi çekici bir hibrit çıkarıyor. Gerçekten, bu oyunun şimdiye kadar düşünülmemiş olması inanılmaz. Biliyoruz, sizler de bizler gibi çok uzun yıllardır yeni bir Portal oyunu bekliyorsunuz. Ancak hiçbir serinin üçüncü oyununu çıkarmamaya yemin etmiş olan Valve, Steam’den gelen paracıklarını saymakla meşgulken bizlerin kahrını da son derece başarılı bir şekilde görmezden geliyor. Elbette asıl derdimiz Portal’dan ziyade Half-Life ama, neyse… GLaDOS’un acımasız olduğu kadar eğlenceli muhabbetlerine, Wheatley’nin döneklik yapmış olmasına rağmen yoldaşlığına, Companion Cube’un sıcacık arkadaşlığına bir kez daha olsun kavuşabilmeyi nasıl da isterdik. Eh, yakın bir gelecekte bunları gerçekleştirebilecek gibi görünmüyoruz ne yazık ki. O zamana kadar hasretimizi giderebilmek adına elimizde artık bir Portal yan oyunu var. Elbette asıl Portal’ın yaşattığı tecrübeyle uzaktan yakından alakası yok bu maceranın ancak yine de, bir kez daha GLaDOS’un direktifleri aracılığı ile portallar arası yolculuk yapmak oldukça eğlenceli. KÖPRÜ YAPMAK BİZİM İŞİMİZ Bridge Constructor serisi, köprü yapımı oyunları denildiğinde akla ilk gelen ve türünün en başarılı örneği konumunda. Türün geçmişine baktığımızda 2000 yılında yapılmış bağımsız oyun Bridge Builder’a kadar gidebiliyoruz ancak 2012’de piyasaya çıkan Bridge Constructor, bir avuç insandan milyonların oynadığı bir türe dönüştürdü bu köprü yapma işini. Ki aslında dünya genelinde bir ilgi patlaması yaşanması alelade bir Reddit paylaşımı sonrası olmuştu, bunu da unutmamak lazım. Temelde; A noktasından B noktasına ulaşması gereken araçları, destek noktaları üzerinden inşa ettiğimiz köprüler aracılığı ile hedeflerine ulaştırdığımız bir oyun Bridge Constructor. Bu inşa sırasında köprünün dengesi, stres noktaları, üzerinden geçecek araçların toplam ağırlığı ve bütçe gibi pek çok etmene dikkat etmek gerekiyor. Destek noktalarının yeri ve yeryüzü şekilleri nedeniyle asma, kiriş, kemer ve benzeri hemen her tür köprü türünü hayata geçiriyorsunuz. Hatta bazen yeri geliyor, hayal gücünüzün sınırlarını dahi zorlamak zorunda kalıyorsunuz. Aracınız karşı tarafa ulaştığı müddetçe, bir taraftan hız alarak otobüsü uçurup diğer taraftan yakalayabildiğiniz köprüler dahi yapabiliyorsunuz. İşte bu mantık olarak basit konsept o kadar başarılı oldu ki, sonrasında pek çok yan ürünü beraberinde getirdi. Medieval’da, kalelerden yapılan top atışlarına dayanabilecek orta çağ köprüleri yaparken, Stunts’da ise araçlara gökyüzünde birbirinden fiyakalı hareketler yaptırabildiğiniz köprü ve türevleri inşa edebiliyordunuz. 2017 yılına geldiğimizde ise, bu yan oyunların arasına Bridge Constructor Portal katılmış oldu. Oyunun temel mekaniği olan A noktasından B noktasına araçları ulaştırma sistemi değişmezken, konu Portal olduğu için içerik anlamında oldukça farklı bir oyunla karşı karşıya olduğumuzu belirtmeliyiz. PORTAL MİZAHI BEKLEMEYİN Oyuna başladığınız anda, Bridge Constructor’ın alıştığınız yapısından farklı bir içerik hazırlandığını görüyorsunuz. Menü sisteminden tanıtım videolarına kadar her şey Portal aromalı dizaynlarla işlenmiş. Anlatıcı konumundaki GLaDOS da dahil olmak üzere (Ki aynı seslendirmeye sahip) Aperture Laboratuvarları’nda olduğunuzu hissedebilmeniz adına ellerinden geleni yapmışlar. Bu tabii ki empatiden uzak espri anlayışını da beraberinde getirmiş ancak Portal serisinden görmeye alıştığınız kaliteli laf cambazlıklarını beklemeyin siz yine de. Sanıyoruz ki seslendirme sanatçısı ile anlaşırken, diyalog yazarını da getirmek gerektiğini düşünememişler. Belli noktalarda komik olmak için haddinden fazla zorlayan, doğallığını kaybeden bir durum oluşmuş ki biraz üzücü ne yazık ki. Yine de genel anlamda yüzünüzde bir gülümseme ile oyunu oynayacağınızı söylesek yanılmış olmayız sanıyoruz ki… KARGO FİRMALARI FEYZ ALSIN Portal aromalı köprü yapma sistemimiz şu şekilde işliyor; destek noktaları üzerinden oluşturulan köprülerde bir değişiklik yok, bunlar aynen devam ediyor. Bir taraftan kargo taşıyan forkliftler harekete geçiyor ve bu arkadaşları asitli suya düşürmeden, lazerlere çarptırmadan, Portal’ın tatlı turretlerine maruz bırakmadan diğer tarafa ulaştırmaya çalışıyoruz. Arkadaşlar dediysem araç içindeki insanlar umurumuzda değil aslında. Çünkü onlar ilk engelde araçtan atlayarak kendilerini boşluğa bırakmayı tercih ediyor zaten. Asıl derdimiz araçları karşı tarafa ulaştırmak ki onu sağladığımızda başarılı olmuş sayılıyoruz. Tek araç geçtiğinde bir sonraki bölüme geçmek için yeterli başarıyı göstermiş oluyorsunuz ancak maksimum başarı için konvoy geçirmeniz gerekiyor. Eğer hazırlamış olduğunuz köprülerden 3-5-10 gibi değişkenlik gösteren araçlar da peşi sıra geçebiliyorsa, ki bu köprünün taşıyabileceği ağırlığı veya araçların yollarının kesişmesi gibi problemleri beraberinde getiriyor, en yüksek puanı alarak bölümü tamamlamış oluyorsunuz. Özellikle bir noktadan sonra öyle bölümler çıkıyor ki karşınıza, tek araç için sorunsuz olmasına rağmen konvoy söz konusu olduğunda komple tüm yapıyı değiştirmek zorunda kalabiliyorsunuz. PARA MUSLUKLARI AÇILMIŞ Ancak tabii ki köprü yapmak bu oyunun ikinci planında kalıyor. Çünkü her bölüm, Portal’ın teknolojileri ile donatılarak zorlaştırılmış durumda. Bir noktadan girip diğerinden çıktığınız portallar, kapıların açılması için butonların üzerine düşürmek zorunda olduğunuz Companion Cube’ler, hızlandıran ve zıplatan jeller, önüne geleni parçalayan turretler derken Portal oyununa ait aşina olduğunuz her mekaniğin 2 boyutlu bu bulmacalar silsilesine dahil edildiğini görüyorsunuz. Bu da Bridge Constructor Portal’ın neden harika bir fikir olduğunu tam olarak anlatan unsur aslında. Hiçbir araç A noktasından B noktasına sadece tekerlekleri üzerinde gitmiyor. Bir portaldan yeterince hızlı bir şekilde girip, diğerinden çıktığında odanın karşı tarafına uçmak, oradaki jelin üzerinde hızlanarak turretleri devirmek, çıkış kapısına gidene kadar 4 farklı portaldan daha geçmek ve tüm bunları konvoy söz konusu iken, hiçbir aracın yollarını birbirine kesiştirmeden sağlamaya çalışmak oldukça kafa yakıcı bir eylem. İşin bulmaca yönündeki tüm bu detaylar oldukça zorlayıcı olduğundan, mekaniksel ögeler ziyadesiyle kolaylaştırılmış. Köprü inşa etmek yalnızca iki üç malzeme ile gerçekleştiriliyor ve bütçe sınırı da bulunmuyor. Zaten bütçeyi sınırlandırmadığı anda, oyun en büyük zorluğunu egale etmiş oluyor bir anlamda. Bunu artı olarak da görmek mümkün, eksi olarak da… VALVE DUY SESİMİZİ! Sonuç olarak Bridge Constructor Portal, hem köprü yapma oyunu sevenlerin hem de Portal aşığı kişilerin son derece keyif alarak oynayabilecekleri bir oyun olmuş. Keşke yazılan metinlerin kalitesi ve espri düzeyi biraz daha Portal serisine yakın olsaydı diye hayıflanmadan edemiyoruz ancak yapımcı firmanın aynı olmadığını bildiğimizden, mevcut seviyeyi de kabullenmemiz gerekiyor sanıyoruz ki. Sonuçta yeni bir Portal gelene kadar, elimizdekinin en iyisi bu. DETAYLAR Aperture Laboratuvarları’nda çalışmak nasıl bir histir hiç düşündünüz mü? Çok keyifli olmayacağını zaten tahmin edebiliyorduk ancak burada iyice gözümüze sokuluyor. İşin Portal dışındaki kısımlarında, köprü yapma mekanikleri oldukça basit aslında. Yollar, destekler ve iplerden oluşan ekipmanlarınız birkaç tuş darbesiyle birbirlerine bağlanıveriyor. GLaDOS’u bir kez daha, hem de kendi sesiyle, görebilmek büyük mutluluk kaynağı. Ancak görüşmeyeli mizah yeteneğini biraz kaybetmiş anlaşılan. Neler yaşadı tabii, vah vah… Oyunda tek bir aracı hedefe ulaştırmak başarı ancak asıl başarı konvoyu ulaştırabilmek. Portallardan fırlayan araçların yolları kesiştikçe sizin de mideniz düğümlenecek. PUANLAMA