Call of Duty: Advanced Warfare incelemesi

BİRAZ DEMOKRASİ ALMAZ MIYIZ?
Modern Warfare üçlemesinin son bulmasının ardından serinin yeni bir yöne kayması bekleniyordu ve bu yönelim de geleceğe taşınmak oldu. İkinci Dünya Savaşı’ndan başlayan seri, bu oyunla birlikte günümüzden yaklaşık olarak 50 sene sonrasına adım atıyor. Bu da gelişmiş teknolojilerle donatılmış bir oyunla karşı karşıya olduğumuz anlamına geliyor. Ancak daha önemlisi, Call of Duty serisi her şeyiyle “farazi” olan bir senaryoya giriş yapıyor.

Önceki oyunlarda da hayali konular işlenmiş olsa da gerçek hayattan alıntılar ve esinlenmelerle hayata geçirildiğini hissediyorduk. Oyun bize Modern Warfare serisinde işlenen öykülerin, günümüz dünyasında her an patlak verebilecek olaylar olduğunu hissettiriyordu. İçinde bulunduğumuz tansiyonu düşük soğuk savaş atmosferinde Üçüncü Dünya Savaşı’nı işleyen MW3 bile imkansız gelmiyordu. Eminiz ki saçma sapan bir adamın gerçekleştireceği saçma sapan bir eylem sonrası böyle bir savaşa sürüklenme fikri kimseye gerçeklikten uzak gelmiyordur. Seride gerçeklik aramamak gerektiğini belirtmiş olsak da, bu “mümkün” yapı oyuna karşı bir empati kurabilmemize neden oluyordu. Advanced Warfare’de ise durum biraz daha farklı zira bir yandan gelecek temasını işlerken bir yandan da klişe senaryo akışından çıkamaması fazlasıyla göze batıyor. Sadece yarım saat içinde oyunun sonunda olacakları tahmin etmek her yapım için can sıkıcı bir durumdur. Oyunumuz durduğu yerde rahat batan Amerika’nın bu kez de Güney Kore’ye “demokrasi” götürmeye karar vermesi ile başlıyor. Bu noktadan sonra olanları oyun zevkinizi baltalamamak adına paylaşmıyoruz ancak özel bir askeri gücün ve gözünü süper güç olma hırsı bürümüş bir adamın varlığından bahsetsek sanıyoruz ki yeterli olacaktır.

Advanced Warfare’in oyun yapısı alışık olduğumuz ve beklediğimiz şekilde son derece hızlı ve aksiyon yönü en üst şekilde bizlerle buluşuyor. Gelişen teknolojinin nimetleri sayesinde çok leziz yeni oyuncaklarımız da seriye nefes aldırmak adına yerlerini alıyor. Exosuit ismi verilen zırh sayesinde çok daha güçlü ve hareketli hale gelen askerlerimiz, değişik bomba ve araç gereçle de ortamı bolca şenlendiriyor. Zırhımız sayesinde kazandığımız çift zıplama, duvara yapışarak tırmanma, görünmezlik gibi özellikler seride daha önce görmediğimiz unsurlar olduğundan farklılaşmayı da rahatlıkla hissedebiliyoruz. Ancak açık konuşmak gerekirse bu özelliklerin faydasını çok fazla gördüğümüzü de söyleyemeyiz. Yani hiç kullanmadan da tüm oyunu rahatlıkla bitirebiliyorsunuz. Elzem bir tarafları yok kesinlikle. Hatta yanımızdaki karakter bize kullanmamız gerektiğini söylemese aklımıza dahi gelmeyecek özellikler bunlar…