TAYSAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Kemal Yazıcı, pandemi etkisiyle geride alan 2020 yılı tablosunu ve 2021 beklentilerini anlattı.
Göz önünde olmasının da etkisiyle Koronavirüs sürecinden en çok etkilenen sektörlerin başında otomotivin olduğu aşikar. Kullanıcı cephesinde araç fiyatlarındaki artışlara yansıyan bu durum, pazarın diğer kollarında da hissedilir etkiler bıraktı. Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD), pandeminin etkisinde geçen 2020 yılını değerlendirerek 2021 yılına ilişkin beklentilerini paylaştı. Öncelikle küresel anlamda 2020 yılını değerlendiren TAYSAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Kemal Yazıcı, Avrupa özelinde otomotiv üretimi bir önceki yıla göre yüzde 22 daraldığını ifade etti. Rakamlar, pandeminin küresel bazdaki etkisini de net şekilde ortaya koyuyor.
Kemal Yazıcı açıklamalarında; “2020 yılında pandeminin neden olduğu etkilerle küresel otomotiv endüstrisi yüzde 17 daralarak önceki yıllarla karşılaştırıldığında 15 milyon daha az araç üretti. 2021 yılında sektör temsilcileri yüzde 13’lük bir artışla küresel üretimin 87 milyon adetlere ulaşacağını tahmin ediyor. Dünyanın en büyük araç üreticileri milyonlarca üretim kaybı yaşadılar. Yani genel tabloya bakıldığında OEM’ler pandemiden yoğun bir şekilde etkilendi diyebiliriz. Avrupa özelinde otomotiv üretimi bir önceki yıla göre yüzde 22 daralarak 4,8 milyon adet azaldı. Doğal olarak bunun yansımasını bizler de hissettik. Avrupa’da da 2021 yılı sonunda yüzde 15 büyümeyle 19,4 milyon adet araç üretiminin yapılması öngörülüyor. Yani 2021 bugünden bakıldığında 2020 yılının yaralarını sarma yılı olacak gibi duruyor. Ancak, zaman neler gösterir bunu hep birlikte deneyimleyeceğiz” ifadelerine yer verdi.
Elektrikli ve hibrit araç teknolojilerinin dünyaya beklenenden daha çabuk yayıldığının altını çizen Yazıcı; “Yeni teknolojiler, otomotiv sektöründe hayatta kalmak istiyorsak mutlaka adapte olmamız ve üzerine çalışmamız gereken bir konu. Elektrikli araçlara gereken teknolojilerin geliştirilmesi için Türkiye’de uygun ortamın yaratılmasına, üye firmaların bu teknolojileri geliştirebilmesi adına gerekli bilgi seviyesi ve altyapıya ulaşmasına destek olmak istiyoruz. Bu kapsamda, geçtiğimiz günlerde TOGG CEO’su Gürcan Karakaş ile tedarikçilerimizi online konferans aracılığıyla biraraya getirdik. Karşılıklı fikir alışverişinde bulunduk.
Teknolojinin Türkiye otomotiv endüstrisine etkilerinden bahsettik. 2020 yılı başında içten yanmalı motorlu araçların oranını yüzde 85 olarak öngörmüştük yani elektrikli ve hibrit araç oranı en fazla yüzde 15 olur diyorduk. Avrupa’da 2020 yılının ilk 9 ayında elektrikli ve hibrit araçların payı yüzde 20’ye kadar çıktı. Yani öngörümüzden daha hızlı bir değişim var. Elektrikli araçların artışına paralel, tedarik sanayi olarak yeni parçaları üretebilir hale hızla gelmeliyiz. 2030 yılına gelindiğinde konvansiyonel araçların parçaları yüzde 50 oranında düşecek. Yani, bundan 10 yıl sonra eğer elektrikli araçlara özgü yeni parçaların üretimine geçemezsek, tedarik sanayinin cirosu yarı yarıya düşecek ve belki firmaların yarısı olmayacak.
TAYSAD olarak 2030 yılına kadar gerçekleştirmeyi hedeflediğimiz bir vizyonumuz var. Otomotiv tedarik sanayini küresel pazarda tasarım, teknoloji ve tedarik gücüyle küresel üretimde ilk 10’a taşımak istiyoruz. Şu anda 14. sıradayız. TAYSAD olarak otomotiv sektörünü küresel üretimde ilk 10’a taşımak adına 4 ana öncelik belirledik. Yeni teknolojiler, rekabetçi tedarik sanayi, ihracat artışı ve güçlü dernek başlıkları altında çalışmalarımıza hız verdik” ifadelerini kullandı.
TOGG tanıtımı