Conarium incelemesi

29 Temmuz 2017 22:00

ConarIum, oldukça sessiz ve derinden, kimselere belli etmeden çıkışını gerçekleştirdi. Böylesi gözlerden uzak kalmış bir oyunun, kalite anlamında görece başarısız olduğunu tahmin edebilirsiniz ister istemez. Ancak ilginç bir şekilde, Türk oyun sektöründen çıkmış en iyi işlerden biri bu kesinlikle.

Muhtemelen farkında değilsiniz ama İstanbul’da H.P. Lovecraft ile kafayı bozmuş bağımsız bir oyun stüdyosu bulunmakta. Galip Kartoğlu, Onur Şamlı ve Oral Şamlı’dan oluşan Zoetrope Interactive, ilk olarak Darkness Within serisi ile karşımıza çıkmıştı. Daha ilk oyunlarından itibaren “Lovecraftvari” bir tarzı benimsemiş, özellikle hikaye anlatımları ve yarattıkları atmosferlere usta yazarın çizgilerini serpiştirmişlerdi. Ancak Darkness Within serisi yalnızca “tarz” olarak Lovecraft ile ilişkilenen, hikayesel anlamda ise yazarın; “Charles Dexter Ward Olayı” öyküsüne göndermelerde bulunan bir yapıdaydı. Firmanın yeni oyunu olan Conarium ise atmosfer olarak; “Ben bir Lovecraft ürünüyüm” diye bağırmasının yanında, direkt olarak Deliliğin Dağlarında öyküsünün devamı olma niteliğini de taşıyor bir yandan. Bu da özellikle o hikayeyi sevenler için Conarium’u inanılmaz değerli bir noktaya taşıyor elbette.

Sayfa: 1 2 3 4 5 6

Paylaş