Geleneksele meydan okuyan, ilham verici, yeni nesil bir marka olan CUPRA, İstanbul’da düzenlediği The Electric Impulse etkinliğinde gelecek hedeflerini anlattı.
Bu konuda firmadan yapılan açıklamada şunlara yer verildi: “Çağdaş sportifliği yeniden keşfetme amacıyla, 2018 yılında yolculuğuna başlayan ve 2021 yılından bu yana da Türkiye’de faaliyetlerine devam eden CUPRA kısa süre içinde önemli başarılara imza attı. Avrupa’nın en hızlı büyüyen otomobil markalarından biri olan ve 2022 yılında Türkiye’de en hızlı büyüyen marka ödülünü alan CUPRA, İstanbul’da düzenlenen bir etkinlikle, gelecek planlarını aktardı. Aralarında SEAT ve CUPRA CEO’su Wayne Griffiths, Doğuş Otomotiv İcra Kurulu ve Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bilaloğlu, SEAT Türkiye ve CUPRA Türkiye Genel Müdürü Anıl Gürsoy, CUPRA COO’su Sven Schuwirth ve Uluslararası Satış Direktörü Erdem Kızıldere gibi isimlerin de bulunduğu gecede, CUPRA markasının önümüzdeki süreçte sunacağı modellerden CUPRA Born ve CUPRA Tavascan tanıtıldı. CUPRA markasının Türkiye’de elde ettiği başarıyı kutlamak amacıyla düzenlenen “CUPRA Electric Impulse” etkinliğinden bulunmaktan ötürü çok mutlu olduğunu söyleyen CEO Wayne Griffiths, “Bugün Türkiye’yi yeni bir elektrik çağına taşıyacak yeni kahramanlarımızı tanıtıyoruz.” dedi.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
2018 yılında, Barselona’dan dünyaya ilham vermek için ortaya çıkan yeni markayla, statükoya meydan okumak ve Volkswagen Grubu’nda daha önce kimsenin denemediği bir şeyi yapmak istediklerini söyleyen Griffiths “Premium veya prestijli bir marka değil, mirasa ve geleneğe dayalı bir marka değil, bunun yerine yeni nesil otomobil severler için yeni bir marka yarattık. 2018’deki lansmanından bu yana marka tüm beklentileri aştı ve yakın otomotiv tarihinde yeni bir markanın en büyük başarı öykülerinden biri oldu. Yaklaşık 6 yıl içinde 500 binden fazla araç sattık ve CUPRA Avrupa’nın en hızlı büyüyen otomobil markalarından biri haline geldi.” diye konuştu. 2023 yılında global marka satışlarını yüzde 50’den fazla bir oranda artırdıklarını ve 230 bin 700 adet araç sattıklarını söyleyen Griffiths, “Avrupa’daki pazar payımız 1,24’ten 1,59’a yükseldi. Türkiye’de 10 bin adetlik teslimat gerçekleştirdik ve yüzde 1’lik pazar payına ulaştık.” dedi.
Elde edilen bu başarının arkasında modellerin büyük etkisi olduğunu belirten Griffiths, “CUPRA Ateca, markanın ilk modeliydi. Onu Leon’ların kralı CUPRA Leon takip etti. CUPRA Formentor, ilk yüzde 100 CUPRA DNA modelimiz. Lansmanından bu yana dünyada toplam 276 bin adetten fazla araç teslim edildi. Bugün tanışacağınız ilk yüzde 100 elektrikli otomobilimiz CUPRA Born elektrifikasyon ve performansın mükemmel bir uyum içinde olduğunu ve elektrikli otomobillerin işlevsel ve sıkıcı olmak yerine eğlenceli ve seksi olabileceğini gösteren bir model. Yeni bir çağ için üç yeni kahramanın lansmanıyla bunu kanıtlamaya devam edeceğiz. CUPRA Tavascan, Terramar ve Raval.” dedi.
CUPRA’nın küresel bir marka olma tutkusuyla Mexico City, Münih, Milano, Lizbon, Rotterdam, Sidney, Berlin ve Paris’te olmak üzere dünya çapında 8 CUPRA City Garage açtıklarını belirten Wayne Griffiths “Bunlar, CUPRA’yı otomotiv endüstrisinin ötesine taşıyarak markayı dünyanın en ikonik kültürel noktalarında mükemmel bir şekilde sergiliyor. Ve bu yıl, Madrid, Manchester, Viyana ve İstanbul’da yeni açılışları heyecanla bekliyoruz.” diye konuştu.
Markanın 2030 yılına kadar en iyi 100 küresel marka arasına girmesi için çalıştıklarını belirten Wayne Griffiths, “Bu hedefe ulaşmak için çok gayret gösteriyoruz. Ve Türkiye, bu iddialı kilometre taşlarına ulaşmamızda önemli bir rol oynayacak.” dedi.
Toplantıda konuşma yapan Erdem Kızıldere de “Türkiye’nin potansiyeli konusundaki ısrarımda haklı olduğumu görmekten mutluyum. Beklentileri aşan performansımızla bu güvene karşılık verdiğimize eminim. Türkiye, CUPRA’nın marka gelişimine önemli katkı sağlıyor. Türkiye, geçen yılki sonuçlara göre markanın küresel anlamda 6. büyük pazarı oldu. Yani Doğuş Otomotiv, markanın en fazla satış yapılan 5 Avrupa pazarından sonra en büyük distribütörü konumunda.
Türkiye, CUPRA Stratejisinin başarıyla uygulanması noktasında referans pazarlardan biri oldu ve CUPRA’yi en hızlı büyüyen markalardan biri haline getirdi. Halen Türkiye genelinde 24 CUPRA Garajımızda markamız deneyimlenebiliyor. Yıl sonuna kadar bu sayıyı 30’a çıkarmayı planlıyoruz. 2022 yılında Türkiye’nin “En Hızlı Büyüyen Markası Ödülü”nü aldıktan sonra, bu başarının ardından hedefimiz kısa vadede 10 bin adet satış yapmaktı. Bugün, satışlarımızı 2022 yılına göre üç katına çıkararak bu dönüm noktasına ulaştığımızı görmekten büyük mutluluk duyuyorum. 2024’e bu olumlu sonuçlarla başlamak ve Türkiye’deki ürün yelpazemizi genişletiyor olmak motivasyonumuzu daha da artıyor.” dedi.
Etkinlikte daha sonra CUPRA markasının önümüzdeki dönemde Türkiye’de satışa sunacağı modeller Tavascan ve Born markanın COO’su Sven Schuwirth tarafından tanıtıldı. Modeller hakkında bilgi veren Sven şunları söyledi: “Tavascan iki farklı versiyonda satışa sunulacak; Endurance: 210kW (286PS) ve VZ: 250kW (340PS). Tavascan VZ, arkada 210kW, önde 80kW’lık çift motorlu bir dört çeker. Tavascan VZ, 0’dan 100 km/s hıza sadece 5,6 saniyede ulaşabiliyor. 77kWh net batarya kapasitesi sayesinde 550km’ye kadar menzil sunuyor.
Sadece yarım saat içinde yüzde 10’dan yüzde 80’e şarj edilebiliyor. 2024 yılında Türkiye yollarına çıkacak diğer model ise CUPRA Born: Yaklaşık 540 kilometrelik menzili ve geniş hacmiyle şehir içinde ve dışında günlük kullanım için ideal bir otomobil. Elektrifikasyon, performans ve sürdürülebilirliğin mükemmel bir eşleşme olduğunu kanıtlıyor. Born, sürdürülebilir malzemeler kullanılarak üretildiği için tasarım tutkusunu çevreye karşı sorumlulukla birleştiriyor. İlk etapta Born’u 170kW motor gücündeki e-Boost versiyonuyla sunacağız. Bu seçenek, sıfırdan 100 km/s hıza sadece 6,6 saniyede çıkıyor.150 kW motor güçlü versiyonu da sonrasında pazara sürülecek.”
Dünya genelinde faaliyet gösterdiği tüm ülkelerde spordan müziğe, e-Spordan marka iş birliklerine birçok yeni alanda kalıpları yıkan farklı organizasyonlara imza atarak ses getirmeye, hakkında konuşturmaya devam eden marka, İstanbul’da düzenlenen gecede de bunu kanıtladı.
Sadece modelleriyle değil yüzde 100 CUPRA DNA’sını yansıtan etkinlikleriyle de Barselona’dan dünyaya ilham verme misyonuna devam eden markanın İstanbul’daki düzenlenen gecesi, ünlü Primavera Sound festivalinin farklı bir etabını da oluşturdu. Avrupa’nın önde gelen festivallerinden olan Primavera Sound ile iş birliği içinde olan CUPRA’nın, İstanbul’daki ‘The Electric Impulse’ adını verdiği gece, bu festivalin öne çıkan DJ’lerinin performanslarına sahne oldu.”