Oyun İnceleme

DC Universe Online

Faruk AKINCI 29 Mart 2011 14:39

Oyun dünyasının saygı duyulan departmanlarından biri olan Sony Online’ın ellerinden çıkan DC Universe Online, adından da anlaşılabileceği üzere DC çizgi romanlarının en sıkı karakterlerini bir araya topluyor. Superman, Batman, Wonder Woman, The Joker, Lex Luthor, Circe gibi dünyaya mal olmuş kahramanların bulunduğu bir online oyun yapma fikri gerçekten delice. Kahramanlar bir yana Gotham Şehri ya da Metropolis içinde online bir oyun fikri de en az tüm kahramanları bir araya getirmek kadar çılgınca. Fakat Sony gibi online oyunlar ve servisler konusunda son derece deneyimli bir firmadan beklentiler de aynı oranda yüksekti. Peki, fikir olarak son derece başarılı olan DC Universe Online uygulamada ne kadar başarılı?

EVRENLER ÇARPIŞIYOR
Metropolis bir savaş alanı halinde… Alanın ortasındaysa neredeyse tüm iyi ve kötü güçleri görebiliyoruz. Acımasız ve keskin bir savaşın ortasındalar. Superman, Lex Luthor’ın ellerinde can verirken Brainiac’ın donanması gökleri dolduruyor… Oyun bu sahneyle açıldığı zaman şaşırmayın; sadece gelecekten bir görüntü izlediniz. DC Universe Online günümüzde geçiyor. Bir sonraki sahnede, gözcü kulesinde gelecekten gelen Lex Luthor, günümüzdeki Superman’e hikayeyi anlatmakta. Luthor, Superman’e, onu gelecekte öldürebiliyor olacağını, Brainiac’ın süper kahramanların güçlerini yavaş yavaş ve hissettirmeden çalacağını açıklıyor. Luthor, Brainiac’ın yolda olduğunu ve dünyayı bir felaketin beklediğini söylerken, süper kahramanlar tarafından oluşturulan bir grup olan Justice League’in yeterli olmayacağını ve yeni süper kahramanlar yetiştirilmesi gerektiğini söyleyerek oyunun başladığını ilan ediyor. Kısacası bir MMO için tüm şartlar oluşmuş durumda. Zemin futbol oynamaya müsait. Sony’nin iddiası, DC Universe’ü herhangi bir MMO’dan daha etkileşimli yapmaktı. Açıkçası bunu kısmen de olsa başarmışlar. Seviye sistemi, raidler, envanter derken epeyce oyalanıyorsunuz. Ama DC Universe’ün farklılıklarını görmek için oyunun içine biraz daha dalmanız gerekiyor. Oyunun haritası kabaca üç bölüme ayrılmış durumda. Kahramanların ve kötülerin bölgelerinin dışında bir de herkese açık bir alan bulunuyor. Açıkçası oyunun en sıkı taraflarından biri de burada ortaya çıkıyor. Herkese açık bu alanın içeriği tamamen dinamik olarak belirlenip güncelleniyor. Yani buraya iki kez üst üste geldiğiniz zaman aynı şeyleri bulamayabilirsiniz. Hangi tarafı seçerseniz seçin, kendi tarafınız için özel olarak belirlenen içerikle karşılaşacaksınız. Kahramanlar ve kötüler bu açık alanda farklı içeriklerle karşılaşacaklar kısacası. Karakterinizi yarattıktan sonra ona bir akıl hocası, bir eğitmen belirliyorsunuz. Bu seçim çok büyük oranda karakterinizin tarzını belirliyor. Bu kişi iyiler için Superman, Batman ya da Wonder Woman olabilir. Kötüler içinse Lex Luthor, The Joker ya da Circe isimleri öne çıkıyor. Başlangıç noktasıysa hem Metropolis, hem de Gotham Şehri olabilir. Yani hangi tarafta başlarsanız başlayın bu iki şehirden birinde başlayabilirsiniz oyuna. Ayrıca kahramanlar Justice League’in kulesine gidebilirken, kötülerse Legion of Doom’a girebiliyorlar. Haritanın diğer alanlarıysa iki tarafın üslerinden teleport ile ulaşılabiliyor.

ZAMANI GELMİŞTİ
Görevlerinizi bir cihaz sayesinde alıyorsunuz. Acil çağrılar, akıl hocanızdan gelen mesajlar ya da diğer kahramanlardan gelen iletileri bu cihazla alıyorsunuz. Güncel bilgileriyse iyi tarafa Oracle aktarırken, kötüler haberleri The Calculator’dan alıyor. Görev çeşitliliği gerçekten üst düzeyde, zira sadece kendi akıl hocanızdan görev almak gibi durumunuz yok. Kahramanların diğer akıl hocalarından da yardım çağrısı alabilirsiniz. Ayrıca NPClerden de çeşitli görevler alabiliyorsunuz ama bunlar daha çok ana hikayenin gidişine katkıda bulunmayan, karakterin seviye atlamasına yönelik ara görevlerden oluşuyor. Bizim en çok hoşumuza giden görev çeşidiyse sokaklarda anlık olarak rastladığınız olaylara müdahale edebilmeniz oldu. Diyelim bir banka soygunuyla karşılaştınız. İyi bir kahramansanız hemen kanun görevlerine yardım edebilir ve soygunu durdurmayı deneyebilirsiniz. Kötüyseniz, tahmin edebileceğiniz gibi, soyguna yardım edebiliyorsunuz. Bu tip olaylarda gösterdiğiniz tepkilere göre ününüz yayılacaktır. İşin güzel kısmıysa tüm bunların animasyonlarla ve seslendirilmiş olarak izlenebilmesi.

PELERİNLER TAKIMI
Yine oyunun PvE (Player vs. Environment) ve PvP (Player vs. Player) kapışmaları da bu açık alanda gerçekleşiyor. Elbette ki tecrübeli bir online oyuncunun asıl denemek istediği kısımlar buralar olacaktır. Karakterinizi geliştirmek için en hızlı yol oyuncularla karşı kapışmak. PvE görevleri ekipman, oyun için para, kostüm parçaları gibi eşyalar veriyor. PvP savaşlarıysa en özel eşyalar olan özel ekipman setleri veriyor. Karakterinizin güçlenmesi için önemli sadece seviye atlamaya değil;
bu ekipman setlerine de çok ihtiyacınız olacak.

İYİ BİR ALTERNATİF
DC Universe Online şu an için gayet iyi bir alternatif olarak göz dolduruyor. Ama elbette bu online bir oyun ve daha çok geliştirilmeye devam edilecek. Oyunun diğer bir ilginç kısmıysa hem PS3’e hem de PC’ye çıkmış olması. Yani artık konsollarda da ana akım MMO oyunları görmeye devam edebiliriz. Yalnız oyunun en büyük eksisi -her MMO oyunu gibi- çok zaman yemesi. Bunu da bir kenara not edelim.

Etrafınızı düşmanlar sardığı zaman dikkat edin. Bir mentor ya da daha güçlü bir boss savaşa dahil olduğu zaman olayın gidişatı tamamen değişebiliyor, bu nedenle her an hazırlıklı olmalısınız.

Önemli olan karakter geliştirmek ve bu yolda çok fazla rakibiniz olacak. Online oyunlardaki genel hastalık hikaye, senaryo dinlemeden rakipleri ezip geçmektir. Siz ikisinden de keyif almaya bakın.

Karakter yaratma ekranında epeyce vakit harcayacağınız kesin. Bu konuda herhangi bir sınır yok. En klasik süper kahraman tasarımlarından, en uçuk olanlara kadar karakterler tasarlayabilirsiniz.

Düşmanlardan düşen ekipmanlara ekstra dikkat etmelisiniz. Oyun boyunca sadece deneyim puanı kazanmak yeterli gelmeyecek bildiğiniz gibi. Mutlaka farklı zırh setlerini de toplamalısınız.