Ailenin amiral gemisi olan Audi A8, önümüzdeki süreçte geçiş yapacağı jenerasyonda Grandsphere’den izler taşıyacak.
Kademeli olarak gerçekleşecek dönüşüm süreçlerinin temellerini günümüzde atan otomobil markaları, elektrifikasyonun yanında otonom sürüş teknolojilerini de merkeze almış durumda. Adım adım sürücüsüz otomobillere giden dinamiklerin konsept projelerde cesurca sergilenmesi de şüphesiz heyecanı ve dikkati artırıyor. Audi’nin 2021 yılında tanıtımını gerçekleştirdiği Grandsphere konsepti de bu dinamikleri temsil eden yakın geçmişte gördüğümüz önemli projelerden birisiydi. O dönem net olarak paylaşılmasa da A8 için bir gelecek gösterimi olduğunu hissettiren modelin artık seri üretime yansımaları olacağını net şekilde söyleyebiliyoruz. Pek çok karakteristik detayı korunarak yeni nesil Audi A8 için temel niteliği taşıyacak olan Grandsphere, dış tasarımın yanında kokpitte de tamamen farklı bir yaklaşımı getirecek.
Altyapı olarak bakıldığında, grubun üst seviye nitelikler vadeden PPE mimarisi üzerine inşa edilecek olan yeni A8 ile deneyim konusu da bambaşka bir noktaya taşınıyor. Mercedes’in EQS ve BMW’Nin i7 ile gerek dış gerekse iç tasarımda geçiş yaptığı dijital yaklaşımın tam tersini Audi cephesinde üretimde göreceğiz. Grandsphere projesinde yüksek kapasiteli ekran diziliminden uzaklaşma mesajı veren marka, bunun yerine daha sade bir felsefeyi karşımıza çıkartabilir. Otomobilin dış tasarımında ise Grandsphere’in belli başlı noktalarındaki ufak değişimler dışında birebir aktarım planlanıyor. Grandsphere, 5,35 metre uzunluk, 2 metre genişlik ve 1,39 metre yükseklik değerine sahip bir otomobil olarak karşımıza çıkarıldı. Aks mesafesi de dahil olmak üzere pek çok noktasıyla günümüz A8’inden daha ileride konumlanan modelin iç yaşam alanında bunu kolaylıkla hissedebiliyoruz. Ebatsal artışlarla birlikte koltukların tamamen yatabilir olarak özel tasarlanan formu da dikkatleri çekmişti.
Audi Grandsphere