Güç ünitesi ve dış yapısıyla dikkat çekmeyi başaran e.home’un içerisi de lüks bir otel odasını aratmıyor.
Otomobiller, motosikletler, kamyonlar, çekiciler, uçaklar, bisikletler ve daha fazlası… İklim değişikliğinin de büyük oranda etkilediği ulaşım dünyasında hemen araç sınıfında ciddi bir elektrikli dönüşüme bir süredir şahit oluyoruz. Çoğu analist tarafından devrimin çıkış noktası olarak nitelendirilen 2017 içerisinde gerçekleştirilen çeşitli organizasyonlarında gördüğümüz tablo da bunu net bir şekilde açıklıyor. Bu değişimin dört tekerlekli ayağında inanılmaz bir çeşitlilikle karşı karşıyayken karavanların da bundan etkilenmemesi düşünülemezdi ki Dethleffs‘in hayata geçirdiği e.home projesi buna verilmiş son zamanlardaki en iyi örnek olarak radarımıza takıldı.
Almanya merkezli bir şirket olan Dethleffs ekibi işe ilk olarak
Iveco’nun Daily modelini elektrikli bir modele dönüştürerek başlamış. Motor ve batarya sisteminin eklenmesinin ardından gerçekleştirilen testlerde,
tek seferde 280 kilometrelik menzil kat edebildiği görülen aracın
gerçekçi olarak kabul edilen menziliyse 225 kilometre olarak veriliyor. Bu zamana kadar karşımıza çıkan karavan projelerinde sık sık araçta ihtiyaç duyulan elektriğin bir kısmı için
güneş panellerinden faydalanıldığını gördük. Dethleffs e.home’u bunlardan ayıran en büyük özelliklerden birisi de dış bölümünün neredeyse tamamen güneş panelleriyle kaplı oluşu. Toplamda
31 metrekarelik alanı güneş panelleriyle kaplanan araç bataryasının yanında içerisindeki elektrik ihtiyacını buradan karşılayabiliyor.
Dış tarafındaki etkileyiciliği içerisinde de vadeden projenin bu bölümüne adım atında lüks bir otel odası akıllarımızda beliriyor. Bir karavanda olması gerekir dediğimiz bütün önemli parçaları barındıran e.home’da;
masa,
yatak,
yemek yapmak için bir bölüm ve duş gibi parçaların hepsi düşünülmüş. Henüz yeni bir proje olduğu için bir anlamda konsept olarak da nitelendirebileceğimiz modelin fiyat bilgisiyse henüz netlik kazanmış değil. Tüm detaylarını bir araya getirdiğimizde Dethleffs e.home’u, “Keşke gerçek olsa” dediğimiz araçların arasına eklemek büyük bir keyif olacak.