2016 yılında lanse edilen konseptin geleceğe uyarlanarak yoğurulduğu yeni DS E-Tense projesi, teknik tarafta da önemli mesajlar barındırıyor.
PSA grubunun premium segmentteki temsilcisi DS, Peugeot ile birlikte ailenin tasarım olarak en etkileyici araçlarını ortaya koymasıyla öne çıkıyor. Elektrik geleceğinde de markanın öncü dönüşümlerinden birisine sahip olacak markanın Formula E’de olan varlığı işin teknik tarafındaki gelişimler için de hayati derecede önemli. Son yıllarda geleceğinde seri üretime taşıyacağı dinamikleri sembolize eden konseptleriyle de öne çıkan Fransız üretici, 2016 yılında lanse ettiği E-Tense konseptini baştan yorumladı. 6 yıl önceki projeye göre tasarım bazında çok daha dikkat çekici ve radikal çizgiler üzerine oluşturulduğunu gördüğümüz DS E-Tense Performance, önümüzdeki süreçte gelecek elektriklilerden mesajlar taşıyor.
Yaklaşık 1 yıl önce lanse edilen yeni DS 4’ün gündüz farlarından izlerin kendisini hissettirdiği E-Tense, gövdesel olarak radikal değişimler getiriyor. Coupe dinamikler üzerine şekillenen araç, 2016 yılına göre yanal çizgileriyle çok daha sportif ve fütüristik hissettiriyor. Aracın motor tarafında ise Formula E dinamikleri karşımıza çıkıyor. Çift elektrik motorlu kombinasyonun kullanıldığı otomobil, bu sayede 800 beygirin üzerinde (815 PS) güce sahip. 6 yıl önceki formülün 200 beygirin üzerinde konumlanan bu değerin önümüzdeki süreçteki performansa yanması da kaçınılmaz gibi görünüyor. Total Energies ile ortak geliştirilen batarya, sportif sürüşün ortaya çıkartacağı ekstra ısı yoğunluğunu önlemek adına özel bir soğutma sistemiyle donatılıyor. Formula E’deki deneyimleri sokaklara yansıtma konusunda çalışmalara devam eden DS, oluşturacağı yeni nesil ürün gamıyla var olan iddiasını artırmaya odaklanmış görünüyor.