Kendi odaklandığı alanlarda ürettiği yüksek teknoloji ürünler ile dikkat çeken Dyson, yeni güzellik inovasyonları için devasa yatırım planlıyor.
Gelecek için önemli planlar hakkında şirket şunları aktardı: “Dyson, önümüzdeki dört yıl içinde 20 yeni güzellik ürününü piyasaya sürmeyi planladığını duyurarak, güzellik portföyündeki araştırma ve teknoloji gelişimini hızlandırmak için 500 milyon sterlinlik bir yatırım planı hazırlıyor. Dyson, bu yatırımın yanı sıra dünyanın dört bir yanından farklı saç tiplerini derinlemesine anlayan, saç şekillendirme yöntemleri ve yaklaşımlarıyla saç sağlığına değinen en kapsamlı saç araştırmasının sonuçlarını da yayınladı.
Dyson, sürekli olarak öncü teknolojilere yatırım yapmaya devam ediyor. Altı yıl önce, saçları güçlü ve sağlıklı tutarken kontrollü hava akışı ve akıllı ısı kontrolü kullanarak hızlı şekilde kurutan Dyson Supersonic saç kurutma makinesini piyasaya sürerek saç bakımında devrim yarattı.
Supersonic piyasaya çıktığı günden bu yana Dyson, aşırı ısı hasarına maruz kalmayı sınırlandırarak tüm saç tipleri için kusursuz stiller sağlamak üzere tasarlanmış saç şekillendirme teknolojileri geliştirdi. Dyson saç şekillendirme teknolojilerinin performansı, saçın yapısından hava akışı dinamiklerine kadar termal, mekanik ve kimyasal hasarın etkisini ortaya çıkaran on yıllık bir araştırmadan kaynaklanıyor. ”
Dyson’ın, dört Teknoloji Kampüsünde 6.000 mühendis ve bilim insanının yüzlerce laboratuvara erişimi bulunurken; bu alanlar, günün 24 saati yeni fikirlerin ve teknolojilerin titizlikle test edilmesine olanak tanıyor.
Dyson’ın tüm saç tiplerine nasıl bakım yapılması gerektiğini anlaması ve saç şekillendirmenin daha iyi, daha sağlıklı yollarını belirlemeye devam etmesi için mühendisler test düzenekleri geliştiriyor ve son teknoloji ekipmanlar kullanıyor.
Taramalı elektron mikroskopları, termal kameralar ve hava akımı lazer duman makineleri gibi makineler, mühendislerin saç hasarının etkisini, dünyadaki tüm saç tiplerini ve yüksek hızlı hava akışının etkilerini daha iyi anlamalarına yardımcı oluyor.
Yapılacak bu yatırım, Dyson’ın hem dünyadaki tüm saç tiplerinde oluşabilen hasarları daha iyi anlamasına hem de şirketin güzellik teknolojisindeki portföyünü geliştirmek için yeni laboratuvarlar inşa etmesine olanak sağlayacak.
Korteksten kütiküle, kökten uca Dyson’ın 2022 Küresel Saç Araştırması
Saçın yanı sıra kullanıcıları anlamak, saç bilimi ve araştırmalarıyla desteklenen Dyson tasarım sürecinin en önemli parçalarından biri olmaya devam ediyor. Bu Ar-Ge ve anlayış Dyson mühendisliğini geliştirirken, mühendisleri, saç tipi ne olursa olsun her gün sağlıklı ve havalı saçlar elde edilebilmesi için bilimle desteklenen daha iyi stiller sunan teknolojiler üretme konusunda güçlendiriyor.
Dyson’ın saç bilimine odağı, en büyük saç araştırmalarından birinin oluşturulmasına da yol açtı. Bu araştırma, 23 pazarda ve 23.000 kişi üzerinde saç sağlığını, saç konusundaki algıyı, alışkanlıkları ve saç şekillendirmeye yönelik tutumları göz önüne sererek Dyson mühendislerinin gerçek kullanıcıların yaptığı saç şekillendirme rutinlerindeki hayal kırıklıklarını daha iyi anlamalarını sağlıyor.
Çalışmadan çıkan temel noktalar
Saç konusundaki algı ve saç sağlığı ile ilgili yanlış bilinenler:
Dyson Kıdemli Saç Bilimcisi Rob Smith konuya ilişkin açıklamasında, “Kepek, saç dökülmesi ve beyazlayan saçlar hasar biçimleri değil, kafa derisi ve saçın uzamasıyla ilgili sorunlardır. Saç hasarı, saç kütikülünün ve korteksinin parçalanması anlamına gelir ve bu da saçınızın elektriklenmiş ve mat görünmesine veya koparak dökülmesine yol açabilir. Sağlıklı saçlara kavuşmanın en iyi yolu, hasarın nedenlerini önlemek ve maruziyeti en aza indirmektir. Buna saçı zayıflatan ve kırılmaya ve kırık uçlara daha yatkın hale getiren aşırı ısı da dahildir.” dedi.
Şekillendirmeye yönelik alışkanlıklar ve tutumlar:
Dyson Kıdemli Saç Bilimcisi Rob Smith ise konu hakkında yaptığı açıklamada “Saçınızı ne sıklıkta yıkayacağınız saç tipinize, aktivite düzeyinize ve bulunduğunuz ortama bağlıdır. Aşırı yıkama çok zarar verici olabilir, saç derisini doğal yağlardan arındırırken saçı kuru bırakır. Genel olarak, saçınız veya saç deriniz ne kadar yağlıysa, saçınızı o kadar sık yıkamayı düşünebilirsiniz.
Düz saçlar yağ birikimi nedeniyle daha kolay gevşeyebilirken, dalgalar, bukleler ve kıvırcıklıklar yağı emerek daha az yıkama gerektirir. Saç derinize karşı nazik olun ve saç tipinize uygun şampuanlar kullanın. Çevrenizdeki kirlilik seviyelerini göz önünde bulundurun, kirlilik ve ultraviyole elementlerinin birleşimi saç hasarının artmasına neden olabileceğinden saçınızı yıkayın.” dedi.