Dyson Zone kulaklık modelini Singapur’da test ettik. Dyson Zone hava temizleyici kulaklık ilk bakışta neler sunuyor gelin birlikte bakalım.
Geçtiğimiz günlerde Dyson Türkiye‘nin özel davetiyle Singapur‘da düzenlenen özel bir etkinliğe katıldık. Dyson’ın en yeni teknolojilerinin tanıtıldığı özel etkinlik kapsamında Dyson genel merkezi St James Power Station‘da global CEO Roland Krueger, CTO John Churchill ve Dyson mühendislerinden en yeni teknolojiler ve yeni ürünler hakkında detaylı bilgi aldık.
Yeni ürünler hakkında şu an için bilgi veremiyoruz ancak çok yakında büyük sürprizlerin olacağından emin olabilirsiniz. Etkinlik kapsamında Singapur Teknoloji Merkezi ve Singapur Gelişmiş Üretim Merkezi’ni de ziyaret etme fırsatını bulduk. Dyson ürünlerinin fikir aşamasından nihai ürüne dönüşmesini canlı olarak deneyimledik.
Dyson elektrikli otomobil modeli N526’yı canlı olarak görmek oldukça heyecan vericiydi
Sir James Dyson ve “sahiplenilmiş başarısızlıkları” röportajımızda yer verdiğimiz “başarısız” ürünleri de ilk kez görme fırsatı bulduk. Özellikle Dyson elektrikli otomobil modeli N526’yı, ilk robot süpürge Dyson DC 06 ve Dyson ContraRotor çamaşır makinesini canlı olarak görmek tüm davetliler için sürpriz oldu.
Öncelikle Dyson imzası taşıyan hava temizleyici kulaklık Zone hakkında genel bir bilgi verelim. Dyson Zone marka tarihinin ilk “giyilebilir hava temizleyicisi” diyebiliriz. Günlük hayatta soluduğumuz gazlar, alerjenler ve partikülleri yakalayarak burun ve ağızdan temiz hava solumayı sağlayan Dyson Zone, aynı zamanda aktif gürültü engelleyici teknolojisine sahip bir kablosuz kulaklık. Özellikle hava ve gürültü kirliliğinin yoğun olduğu metropollerde kullanımı büyük önem taşıyan Zone, on yılı aşkın bir Ar-Ge çalışmasının sonunda tüketicilerle buluşmuş. Bu bilgi önemli; zira Dyson Zone, pandemi döneminde tanıtılınca komple teorisyenlerinin iştahı kabarmıştı. Ancak Dyson Zone, pandeminin çok daha öncesinde (10 yıllık bir süreç) projelendirilmiş.
Singapur’da düzenlenen özel etkinlik kapsamında günlük yaşama dahil ederek deneyimleme fırsatı bulduğumuz Dyson Zone’un mavi ve bakır renklerinin hakim olduğu iki farklı modeli bulunuyor. Bakır renginin hakim olduğu model, mavi olana göre çok daha şık ve premium bir görünüme sahip. Ayrıca bu modelin fiyatı da mavi olan modele göre daha yüksek. Bakır renkli modelde 8, mavi modelde ise 5 farklı aksesuar yer alıyor.
Bakır renkli modelin en dikkat çekici ve fark yaratan aksesuarı bir omuz çantası gibi kullanılan özel çantası. Dyson Zone’un tasarımıyla ilgili en önemli noktalardan biri fazlasıyla dikkat çekmesi. Singapur gibi yüksek teknolojinin gündelik yaşam içinde fazlasıyla kullanıldığı bir ülkede dahi, Dyson Zone’u taktığınızda tüm meraklı gözler üzerinizde oluyor. Kendinizi bir Daft Punk üyesi gibi hissetmeniz olası. En çok merak edilen şeylerden biri kulaklığın ağırlık yapıp yapmadığı. Gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz ki Dyson Zone’un dengeli yapısı ve özel tasarlanan kafa bantları sayesinde, sıradan bir kafa üstü kulaklıkla karşılaştırıldığında başınızda ekstra bir ağırlık hissetmiyorsunuz. Konforlu tasarımda ağırlığın kafanın üst kısmına baskı yapması engellenerek, kafa bandının yanlarına kafanızı sıkmadan ağırlığın dengeli bir şekilde dağıtılması sağlanıyor.
Kulaklıkları üzerinde yer alan kompresörle emdiği havayı filtreleyerek temizleyen Dyson Zone, ağız ve burnu saran vizörünün iç kısmından temiz hava üflüyor. Dyson Zone üzerinde bulunan çift motor Dyson mühendislerinin bugüne kadar geliştirdiği en ufak boyutlu motorlar olarak öne çıkıyor. Singapur gibi oldukça temiz bir havaya sahip bir şehirde dahi temiz hava solumanın ferahlığını hissediyorsunuz. Negatif yüklü elektrostatik filtre, toz ve polen gibi 0,1 mikron kadar küçük partiküllerin %99‘unu yakalarken, potasyumla zenginleştirilen karbon tabakası NO2 (azot dioksit), SO2 (sülfür dioksit) ve O3 (ozon) gibi şehirlerde bulunan gaz formundaki “kirleri” hapsediyor. Çift katmanlı filtreleri ihtiyaç halinde çıkarmak oldukça kolay. Hava kalitesi hakkında detaylı bilgiye cep telefonunuz üzerinden MyDyson uygulaması ile takip edebiliyorsunuz. Uygulama üzerinden temiz hava kontrollerinin yanı sıra kulaklığın denetimini de yapabiliyorsunuz. Kulaklık performansı ise şaşırtıcı derecede başarılı. Şaşırtıcı diyoruz; zira Dyson Zone, bu alanda görece deneyimsiz olan markanın ilk kulaklık modeli olarak karşımıza çıkıyor.
Dyson mühendislerinin hava temizle konusundaki hassasiyetlerine ek olarak aktif gürültü engelleyici kulaklık üzerinde de yoğun bir mesai harcadıkları belli oluyor
Gürültü engelleme özelliğini kapatabileceğiniz gibi şeffaf modu kullanarak hem müzik dinleyebilir hem de dış dünyadaki sesleri duyabilirsiniz. Bir dikkat çeken mod ise konuşma modu. Temiz hava üfleyen vizörü aşağı indirdiğinizde hava temizleme otomatik olarak duruyor ve karşınızdaki kişi ile rahat bir şekilde konuşabiliyorsunuz. Özellikle konuşurken karşısındaki kişinin gözlerini göremediği için güneş gözlüğünden rahatsız olanların vizörü indirerek konuşmanızı istemesi muhtemel. Vizör istendiğinde tamamen de çıkartılabiliyor. İhtiyaç duymadığınız durumlarda, mıknatıslı yapısıyla kullanım kolaylığı sağlayan vizörü çok rahat bir şekilde takıp çıkartılabilirsiniz. Dyson Zone ayrıca düşük, orta, yüksek ve otomatik olmak üzere dört hava temizleme moduna sahip. Otomatik modda herhangi bir ayar yapmanıza gerek kalmadan motorların hızı eforunuza göre otomatik olarak ayarlanıyor. Önümüzdeki günlerde Dyson Zone’u Türkiye’de çok daha detaylı bir şekilde inceleyerek deneyimlerimizi paylaşacağız.
Dyson Zone henüz Türkiye’de satışa sunulmadı. Ancak mavi renkli model Amerika’da 949 dolar, bakır renkli ve daha zengin aksesuar seçeneklerine sahip model ise 999 dolar fiyatla satışa sunuluyor.