Görsel teknolojilerle yalnızca kullanıcı olarak bile ilgilenen herkesin 3 boyutlu görüntülerle bir deneyimi vardır. Gözümüzdeki kırmızı mavi gözlükle bir noktaya odaklanarak karşımızdaki resimin veya filmin Z aksına akışını izlemek çoğumuza oldukça büyülü gelebilir. Ancak bu 3 boyutlu dünyaya geçmek için aracı olarak kullandığımız renkli gözlükleri bazılarımız sinir bozucu bulabilir. Tam bu noktada belirtmekte fayda var, 3 boyut tekniğiyle hazırlanan görselleri izlemek için geliştirilen ekran teknolojileri, 3D dünyasını daha ‘renksiz’ bir hale sokuyor.
GÖZ YANILGISI
Kendine yakıştığını iddia edecek birileri yoksa herhalde herhangi bir üç boyutlu görsel izlerken iki renkli (kırmızımavi) gözlükleri takmaktan memnuniyet duyan kimse yoktur. Özellikle televizyonlarda yapılan 3D yayınlar için geliştirilen ‘Autostereoscopy’ tekniği, üçüncü boyuta düşen görüntüyü gözlükler gibi herhangi bir yardımcı eleman kullanmadan algılamamızı sağlıyor. Çok detaylara girmeden 3 boyutlu görüntünün oluşmasını gözün aldatılmasıyla oluşan bir illüzyon olarak açıklayabiliriz. Ancak klasik 3 boyutlu görsel metotlarında bu illüzyonu algılayabilmek için insan gözü kırmızı-mavi 3D gözlükleri gibi yan elemanlara
ihtiyaç duyar. 3D destekli monitör ve televizyonlarda ise bu ihtiyaç özel olarak tasarlanmış lens katmanlarıyla gideriliyor. Kısacası ‘Autostereoscopy’ tekniği renkli 3D gözlüklerini gereksiz kılıyor.
YAVAŞ YAVAŞ DEMODELEŞİRKEN…
Son bir iki seneye kadar 3 boyutlu görsel oluşturma tekniği oldukça demode bulunuyordu. Zaten insanlar yıllar yılı üç boyutlu sinemalar veya özel günlerde yapılan 3 boyutlu TV yayınlarından, bu tarz görsel oyunlara alışkındı. Ancak son zamanlarda sinema ve televizyon gibi popüler kültür unsurlarının yeniden bu tekniği keşvetmesiyle 3D tekrardan gündeme geldi. 2008 yılı itibari ile Japon kablolu kanalı BS11’in 3D tekniğiyle düzenli yayınlar hazırlaması ve başından sonuna kadar 3D gösterim için hazırlanmış ‘Dünyanın Merkezine Yolculuk’ gibi bir sinema yapıtının oldukça ilgi çekmesi, tekrardan 3D tekniğine karşı bir merak oluşturdu. Böylece ekrandan fırlayıp bize doğru gelen dinazorlar, eşyalar ve diğer objeler ekranlarımızda yer etmek için yeni bir şans yakaladı.
BİLGİSAYARLARDA 3. BOYUT
Televizyonları takiben böyle bir gelişmenin bilgisayar sektörü tarafından görmezden gelinmesi beklenemez elbette. 3D destekli monitörlerin geliştirilmesi çoktandır başlamış bir süreç. Hatta Sydney’de müşterilerine sadece üst düzey teknolojileri sunmayı amaçlamış bir internet kafe ileri teknolojili bilgisayarlarını gene ileri teknolojili 3D monitörlerle donatmış. ‘3D Motion’ adlı Avustralyalı bir şirket tarafından kurulan internet kafede, 3D efeklerin özel olarak eklendiği birçok oyun oynanabiliyor. Call of Duty 2, Counterstrike: Source, Half Life 2: Deathmatch, Need for Speed, Unreal Tournament ve World of Warcraft saatine 4,5 dolar verip 3 boyutlu olarak oynanabilen oyunların birkaçı. Ayrıca Hyundai ve Zalman gibi LCD monitör üreticilerinin 3D destekli tasarımları mevcut. NVIDIA da 3D oyunlar için ‘3D Stereo’ adlı teknolojiye sahip. Zalman’ın 3D monitörleri tarafından desteklenen bu teknoloji sayesinde bilgisayar oyunları çok daha eğlenceli bir hale geliyor. Düşmanların sıktığı kurşunlar, canavarlar ve manzara gibi oyunların en temel görsel unsurları ekrandan çıkarak bize gerçeklik hissini en üst seviyede yaşatıyor. Sinemalarda bizi koltuklara çivileyen bu 3D sistemlerinin evlerimizde herhangi bir ek aparat kullanmadan uygulanması oldukça hoş bir gelişme. Her ne kadar ‘Autostereoscopy’ teknolojili ekranların yaygınlaşıp kullanıcılara daha çok çeşitle çıkmasına henüz zaman olsa da yavaş yavaş unutulan bir görsel tekniğin tekrardan büyük firmaların çalışmalarıyla gündeme gelmesi, yeni bir trendin başlangıcına işaret ediyor. Bize de ekranlarımızdan taşan görüntülerle dolu bir geleceği beklemek kalıyor.
FULL HD TV’DE 3. BOYUT
3D olarak yapılan yayınları müşterilerine gözlüksüz olarak izletmek isteyen üreticiler ‘Autostereoscopy’ teknolojisini cihazlarında kullanmaya başladı. Panasonic, Hyundai ve Samsung gibi HD görüntüleme konusunda uzman markaların bu tekniği kullanarak geliştirdiği modellerin haberleri sürekli internete düşüyor veya resmi olarak açıklanıyor. Ayrıca ‘WOWvx’ teknolojisini kullanan Philips ürünleri de bu konuda öne çıkan teknolojiler arasında. Full HD’nin görüntü kalitesine ek olarak bu televizyonlarda üçüncü boyutun da devreye girmesiyle, modern zamanın kafa dağıtma unsuru olan televizyon izleme ritüellerini çok daha etkileyici bir hale dönüştürmek mümkün. Ancak buradaki temel sorun, 3D olarak hazırlanan yayın ve DVD film gibi diğer materyallerin azlığı. Yine de ürün çeşitliliğinin müşteri tarafından gelen talep ile doğru orantılı olduğunu düşünürsek, zamanla artacak ‘Autostereoscopic’ TV modelleri ile eş zamanlı olarak 3D materyallerin sayısında da artma olacaktır.
POPÜLER YAPIMLAR
3D bölümler içeren en önemli yapımlardan biri olarak ‘3rd Rock from the sun’ adlı 90’ların popüler dizisini göstermek yanlış olmaz. Emmy ödüllü Amerikan sitcom’unun 3D özelliğe sahip bölümleri başladığı ekranın köşesinde beliren ‘3D On – 3D Off’ ikonlarıyla belirtilirdi. Japonya’da kablolu TV’den yayın yapan BS11 televizyonu ise günde dört kez 3D yayın yaparak seyircilerine farklı bir yayıncılık anlayışı sunuyor. Sinema sektöründe ise ‘Jaws’ serisi adından en çok söz ettiren 3D yapım. Ayrıca son dönemde sinema perdelerinde yer alan ‘Dünyanın merkezine yolculuk’ da başından sonuna 3D gösterim için çekilmesiyle bu konuda önemli bir yapım olarak karşımıza çıkıyor.
Kaynak: LOG DERGİSİ – Kasım 2008