Elektrikli uçak pazarında BETA Technologies de çok iddialı olacak. Firma iki farklı seçeneği ticari hale getirmek adına adımlar atıyor.
ABD merkezli BETA Technologies, ortaya çıktığı kadarıyla CX300 ve ALIA-250 isimlerine sahip iki farklı elektrikli uçak üzerinde çalışma gösteriyor. Bu küçük yapılı uçaklardan CX300, normal kalkış temelinde hazırlanmış, ALIA-250 ise dikey olarak iniş ve kalkış yapabiliyor. ALIA-250’den 2021 yılında UPS ile 150 uçaklık bir anlaşma yaptığı hatırlatılan firma, şu an çok ciddi mesafeler boyunca uçuş testleri yapılan CX300’ü “FAA” onayının ardından üretime almayı planlıyor. Kısa mesafelerde yolcu taşımak adına geliştirilen ve ALIA-250 ile uçan taksi tarafına da giriş yapan firma, bu elektrikli uçak modelini 2024 yılında, CX300’ü ise 2025 yılında havacılık dünyasının en önemli “temiz uçakları” haline getirmek istiyor. İki uçağı da “ALIA” adını verdiği bir ortak platform üzerine kuran BETA Technologies, benzer yapıdaki pervaneli uçakları beş kişilik olarak tasarlıyor ve 400 km üstü menzil ile 270 km üstü hız açıklıyor.
∗CX300 ve ALIA-250’yi gerçek uçuş testlerinde gösteren bir video.
Temiz havacılık konusunda elbette başka isimler de çalışıyor. Örneğin ZeroAvia tarafından hazırlanan 19 koltuklu hidrojen temelli elektrikli uçak modeli (Dornier 228 üzerine kurulu altyapı), çıktığı ilk test uçuşunda başarılı bir seyir gerçekleştirmesiyle ses getirmişti. Önemli bir gelecek gösterimi olan hava aracı, sadece firma değil tüm sektör için önemli veriler oluşturacak bir test platformu konumda bulunuyor. Hidrojen temelli elektrikli altyapıda öncelikle 480 km kadar menzil hedefleyen firma, daha sonra 1.100 km’yi geçmek istiyor.
Yapılan açıklamaya göre firmanın bu hedefleri yerine getirebilmek adına Alaska Air Group’tan aldığı yatırımın yanı sıra United Airlines’tan gelen 35 milyon dolarlık bir parası bulunuyor. Geçtiğimiz yaz hidrojen merkezli elektrikli uçak teknolojisini geliştirmek adına 30 milyon dolarlık ek bir fon sağladığı da aktarılan ZeroAvia, bu önemli başarı hakkında şunları aktarmıştı:
“Bu sadece ZeroAvia için değil, tüm havacılık sektörü için önemli bir an çünkü sıfır emisyonlu ticari uçuşların sadece birkaç yıl uzakta olduğunu gösteriyor. 19 koltuklu uçağımızın ilk uçuşu, teknolojimizin ne kadar ölçeklenebilir olduğunu gösteriyor ve sıfır emisyonlu tahrik altyapısındaki seviyeyi gözler önüne seriyor. Bu sadece bir başlangıç, biz sürdürülebilir havacılığın geleceğini inşa ediyoruz. Yaklaşımımız, temiz havacılığı geniş ölçekte hızlandırmak için en iyi çözüm konumunda.”