En iyiler arasında; Huawei Mate 20 Pro incelemesi
EŞSİZ DENEYİM
Cihazda 6,39 inç boyutunda 3120×1440 piksel çözünürlük sunan AMOLED ekran yer alıyor. Ekranın köşelere doğru hafif kavisli olduğunu söyleyelim. Bu ekrandaki en dikkat çekici unsur ise ne çözünürlük ne de ekranın parlaklığı. Bakışlar ilk olarak oldukça geniş çentiğe takılıyor. Işte tam da bu çentikte Huawei’nin yeni gelişmiş yüz tanıma sistemi yatıyor. Malum rakibine çok benzer bir sistemi cihaza oturtan Huawei Mate 20 Pro, daha gelişmiş bir yüz tanıma sistemi vadediyor. Bizim de yaptığımız uzun süreli testte her defasında cihaz bizi tanımayı başardı. Yüz tanıma sistemini çok dar açılardan masaüstü konumuna kadar test ettiğimizi söyleyebiliriz. Hatta en rakibiyle karşılaştırmalı olarak yaptığımız testlerde Huawei Mate 20 Pro’nun daha hızlı çalıştığını söylemek mümkün. Sistem yüzünüzü hızlı bir şekilde okuyup ekranı da aynı hızla açıyor. Üstelik yine iPhone X’da olduğu gibi kilit ekranında da kalmıyorsunuz tercihinize göre yüzünüzü tanıtarak son açık ekrana dönebilirsiniz. Ekranın bir diğer önemli özelliği ise ekrana entegre parmak izi sensörü.
Öncelikle şunu belirtelim, bu durum “tüm ekran parmak izi okuyor” anlamına gelmiyor. Ekranda sadece belli bir alan parmak izinizi okuyor. Hızlı bir tanıtımın ardından bu özelliği de test ettiğimizde başarılı bir şekilde çalıştığını gördük. Su üzerine çarpan damlacıkların yarattığı mini dalgalara benzer bir animasyon sunuyor bu sensör. Bu yüzden, aslında bastırmamıza gerek olmasa da zaman zaman elimizi ekrana bastırdığımızı fark ettik. Hatta burada “sihirli” bir durumda söz konusu. Şöyle ki Huawei Mate 20 Pro’nun parmak izi sensörüne parmağınızı “değdirmeden” yaklaştırdığınızda sensör aktif hale geliyor. Bu sayede kapalı siyah bir ekranda parmak izi sensörünün yerini aramak zorunda kalmıyorsunuz. Sensör başarılı bir şekilde çalışıyor fakat şu dikkatimizi çekti. Ne yazık ki Huawei’nin her fırsatta övdüğümüz klasik parmak izi sensörü kadar hızlı çalışmıyor. O animasyon saniyelik de olsa sistemin açılmasını geciktiriyor. Ancak tasarım elbette pürüzsüzlüğünü koruyor. Yeni cihazla beraber yüz tanıma veya parmak iziyle otomatik şifre doldurma özelliğinin geldiğini de ekleyelim. Bu üçlü güvenlik sistemi eşsiz ve kusursuz bir deneyim sağlıyor.