Bilinenin aksine hayvanlarda da insanlara özgü sanılan özellikler olabilir. Bunların en yakın örneği bir çalışmada fareler ile ortaya konuldu.
Yeni yapılan bir araştırmaya göre, kapana kısılmış bir farenin bir başka fare tarafından empati kurularak kurtarıldığı gözler önüne seriliyor. Fareleri serbest bırakıp bırakılmayacağını seçmelerine izin verilen farelerin empati duyduğunu kanıtlayan bir çalışma oldukça şaşırtıcı sonuçları doğuruyor. Bazı bilim insanları ve hatta bazı felsefeciler hayvanların tıpkı insanlar gibi empati kurabilme yeteneğine sahip olup olmadığını tartışırken bir grup bilim insanı konuya dair derin araştırmalara girişti. Hayvanlardaki duygularla ilgili tartışmalarda, insanlar tatlı köpeklerini, kedilerini ve çeşitli hayvanları yetiştirmeyi sevdiğinden bahsedilir. Ancak hiç kimse bir fareyi örnek olarak kullanmaz. Ne de olsa, dilbilim bile farelerin dünyamızda en iyi üne sahip olmadığını, korkunç davranışlar sergileyen bir kişiyi fareyle karşılaştırmanın yaygın olduğunu gösteriyor. Ancak, Chicago Üniversitesi’ndeki araştırmacılar farelerle ilgili daha derin araştırmalar yapılmasına karar verdi. Bu zeki yaratıkların yalnızca duyguları değil, diğerlerinin duygularını da hissedebildikleri ortaya çıktı!
Bilimsel araştırma, farelerin yabancılarla bile empati yapabildiğini ortaya koyuyor. Birkaç yıldır sürdürülen deneysel araştırma Nörobiyoloji Profesörü Peggy Mason önderliğinde sonuçlanıyor. 25 yıllık ağrı modülasyonunun hücresel mekanizmalarına odaklandıktan sonra odağını empatinin biyolojik temeline dayandıran Mason ve ekibi, 2007’de başlatılan ve 2011’de yayınlanan ilk çalışma ile bu konuya adım attı. Bundan sonra farklı koşullar altında farelerin sıkıntı içinde birbirlerine yardım edip etmemesine odaklanıldı. Profesör Mason, onun meslektaşı Inbal Ben-Ami Bartal’ın fikri olduğunu ve projeye davet edilmekten mutlu olduğunu açıkladı.
Araştırmanın temeli, farelerin bir bebek ağladığında, diğer bebeklerin ağladığında olduğu gibi temel empatik eğilimleri göstermesiydi. Ancak, daha derine inmek ve farelerin duygularının diğerlerine geçip geçmeyeceğinin görmek istediler. Bir farenin yardıma muhtaç bir diğer fareyi anlayabilmesi için öncelikle, kafes arkadaşı seçildi.
Konuya dair bir deney yapan araştırmacılar, aynı kafeste yaşamış iki fareyi ilk adımda ayırıyor. Sonrasında ise serbest olan fareden kafeste olan eşine yardım etmesi bekleniyor. İlk araştırmanın ortaya çıkardığı şey, kısa bir süre içinde, serbest farenin eşine yardım etmenin bir yolunu bulmaya çalışmasıydı. 12 günlük testte, serbest fare nihayet kapının nasıl açılacağını buldu ve arkadaşını 3-6 gün içinde serbest bıraktı.
Profesör Mason, empati ve fareler arasındaki araştırmalarına devam etti ve önümüzdeki yıllarda şaşırtıcı sonuçlar aldı. 2014 yılında yapılan daha sonraki çalışması, farelerin kiminle empati kurduğu konusunda “seçici” olduklarını gösterdi. Farklı, bilinmeyen bir fare türü ile seçildiğinde, serbest fare, yakalanan fareleri serbest bırakmıyor. Araştırma, eğer serbest fare izole edilmiş bir şekilde büyütülmüşse ve kendi fare arkadaşlarıyla bile sosyalleşmemişse aynı sonuçları verdi. Temel olarak kastedilen, eğer bir fare, kendi türünde başka bir fare görmemişse, kapıyı açmayacak.
İki araştırmacı da konuya dair daha araştırma yapılması gerektiğini söylüyor. Diğer hayvanlar üzerinde de etkili olup olmayacağının bilinmediği bu “empati” kurma durumu, bakalım ilerleyen yıllardaki çalışmalara nasıl ışık tutacak?