Geldik yine yılın o insanları birbirine düşüren, dostları düşman eden, en yoğun ayrılıkların yaşandığı zamana. FIFA – PES kavgası başka bir şeye benzemez, insanı en iyi bu tartışma esnasında tanırsınız. Sol köşede, simülasyonun kralı, son şampiyon, FIFA “It’s In the game” 16 FIFA serisini çıktığı ay incelemenin bazı dezavantajları vardır. Başka bir oyun için fazlasıyla makul sayılabilecek bir süre oynasanız dahi, bu zaman dilimi FIFA için yeterli olmayacaktır. Oyunu anlamayacağınızdan falan değil, nefret edeceğinizden. Bir FIFA oyununa tam anlamıyla alışmak ve hakim olmak yaklaşık olarak 2-3 ay sürer, uzmanlaşmak için siz ona 1-2 ay daha ekleyin. Yıl sonuna doğru tepeden tırnağa uzman haline gelmiş oyuncular bir anda serinin yeni oyununa geçer ve sudan çıkmış balığa döner. Çünkü düşünmeye ihtiyaç dahi duymadan, sadece reflekslerini kullanarak hakim oldukları kontroller pek çok ince dokunuşla değiştirilmiştir. İşte bu başlangıç süreci oyuncuların oyundan nefret etme dönemi olarak bilinir. Bu olumsuz durumu bertaraf etmek adına gece gündüz demeden FIFA oynamak zorunda kaldık. Sonunda, objektif bir bakış açısıyla kendisini değerlendirebileceğimize inanıyoruz. GÜZELLİĞİN ALIŞANA DEK FIFA 2-3 senedir olduğu gibi, bu yıl da uzaktan bakıldığında eskisinin aynısı bir imaj çiziyor. Ortalama bir oyuncuya başlangıç vuruşu anını gösterseniz muhtemelen 14-15-16 arasından hangisi olduğunu çıkaramaz. Bu aslında EA Sports’un uygulamayı tercih ettiği bir plan. Sevilmiş olan tarzı koruyarak, zaten çok iyi olan sunumu daha görkemli hale getirip, oynanışta, ayrıntıda yakalanabilecek yeniliklerle piyasaya çıkıyorlar. Ancak şunun altını çok net olarak çizmemiz gerekiyor. FIFA, kendisini geliştirme anlamında, önceliğini iyiden iyiye sunuma kaydırmış durumda. Geçtiğimiz yıl bu durum öylesine yüksek bir seviyeye çekilmişti ki, oyunun parlamasından kusurlarını umursamaz hale gelmiştik. Lakin bu durum için parfüm etkisi benzetmesini yapabiliriz. Dünyanın en güzel kokusu dahi, burnumuz alıştıktan sonra kusurları kapatmaya yeterli olmuyor. FIFA’nın oynanıştaki sorunları da güzelliğine alıştıktan sonra ortaya çıktı. Havadan ara pasın haddinden fazla etkili olması sebebiyle maçların yarısında topun gökyüzünde hareket etmesi, belirli açılardan mutlak suretle goller atılması, bakmaya dahi ihtiyaç duymadan kusursuzca paslaşılabilmesi gibi durumlar FIFA’nın “futbol simülasyonu” sıfatına leke sürmüştü. Geçen yıl FIFA çok hızlı bir oyundu, eğlenceliydi, ancak kabul ettiğimiz simülasyon halinden uzaklaşmıştı. Bu yıl, yapımcıların sunumda olduğu kadar oynanışta da düzeltmelere gittiğini görüyoruz. Eğer geçen yıl bu detaylardan rahatsız olan kişilerdenseniz mutlu olabilirsiniz, çünkü hemen hemen tamamı törpülenmiş. FIFA 16, belki de tarihinde hiç olmadığı kadar yavaş, gerçekçi ve taktiksel bir oyun haline gelmiş ve her simülasyonun yakalandığı o amansız hastalığa kendisi de yakalanmış; ne kadar gerçekçi, o kadar sıkıcı… GERÇEKLİKTEN KAÇMAYA ÇALIŞIRKEN İtiraf etmeliyiz ki biz bu yıl FIFA’yı oynarken sıkıldık arkadaşlar. Tıpkı Gran Turismo oynarken sıkıldığımız gibi. Elbette bizlerin sıkılmış olması Gran Turismo’yu kötü bir oyun yapmaz ancak Burnout serisini daima tercih sebebi kılar. Bizler, oyunların birincil amacının daima eğlendirmek olması gerektiğine inanıyoruz. Oynamak eyleminin kelime anlamı da bunu söyler. FIFA bu sene ciddi anlamda gerçeğe çok yakın. Öylesine yakın ki, dakikalar boyu orta sahada kilitlenip kalan maçlar, devamlı yapılan pas hataları, kale önüne otobüs çekmiş olduğundan tekrar ve tekrar yan pas yaparak açmaya çalışacağınız rakipler göreceksiniz oyunda. Bunlar bir sorun mu? Hayır değil. Gerçek hayatta futbol her zaman çok zevkli değildir zaten ve 0-0 gibi sonuçlar sıkça görülür. Ancak sıkıcı olan bir şeyi oyun haline getirmenin amacı ne olabilir? Bütün meziyet zaten realiteden tamamen kopmadan, mantık sınırlarını zorlamadan bu sıkıcı durumu keyifli hale getirebiliyor olmakta. FIFA 15 bunu iyi kötü yapmıştı ama bu sene PES çok daha iyisini yapmış. ACELEMİZ YOK, YAVAŞ YAVAŞ Kendi yarı sahanızdan uzak köşeye gönderdiğiniz havadan paslar ile leblebi gibi goller atıyordunuz ya, hah, işte onlar artık yok. Ara paslar ciddi ölçüde etkisiz hale getirilmiş. Hem top arzu ettiğiniz yere nadiren gidiyor, hem de rakip defans oyuncusu gözüne ışık tutulmuş tavşan gibi kalmayarak topları armut toplar gibi topluyor. Köşeden ceza sahasına girip uzak köşeye vurduğumuz her topun gol olmasını da çıkaralım denklemden. Şutlar artık güdümlü füze gibi gitmiyor ve kaleciler geçen senekinden bile çok daha akıl almaz işler yapıyor. Ancak en büyük düşmanınız paslar olacak. Arkanız dönükken çaprazdaki adama nokta atışı pas verme devri geçmiş. Birisine pas vermek istiyorsanız oyuncunuzun vücut şekli o topu atmak istediğiniz noktaya uygun konumlanmış olmalı, gelen pas ayağınıza iyi oturmalı ve pas yetenekleriniz de fena olmamalı. Çok nadiren tek pas yapmalı ve genel olarak topu kontrol edip, bilinçli paslar vermelisiniz. Tek başına bu bile geçen seneye göre yüzde 50 daha yavaş bir oyun olduğu anlamına geliyor. Gerçekçilik arayanlar üç sene önceki Barcelona maçlarını izler gibi esneyerek oynar artık. HANİ FUTBOL ERKEK OYUNUYDU? FIFA 16 bütün bunların yanında, yapısal anlamda çok önemli yenilikler içeriyor. Belki de en önemlisi, futbol oyunları tarihinde ilk kez kadın futbolcuların yer alması. EA Sports’u bu noktada kutlamak gerekiyor çünkü erkeklerin modellemesini kadınlara çevirip yarım yamalak bırakmamışlar bu işi. Direkt olarak kadın oyuncuların hareketleri yakalanarak aktarılmış olduğundan, oynanışları erkek oyuncularla çok ciddi farklılıklar barındırıyor. Koşma stillerinden şut hızlarına hatta topa müdahale yöntemlerine kadar hepsi daha farklı ve bu da sanki bambaşka bir oyun oynuyormuşsunuz hissiyatı veriyor. İşin eğlence kısmında kadınlarla oynamanın çok daha keyifli olduğunu düşünüyoruz. Bir diğer önemli yenilik de FIFA’nın en büyük kozu Ultimate Team’e getirilen draft özelliği. Draft Mode sayesinde ayrı bir kadro kurma ekranında her pozisyon için beş oyuncu seçeneğinden birisini seçerek en yüksek kimyaya sahip kadroyu kurmaya çalışıyorsunuz. Kurduğunuz bu kadro ile; “kazanan devam eder” tarzı bir turnuvaya katılarak (en fazla dört maç) başarılı olmaya çalışıyorsunuz. Bu moda giriş için altınlarınızın bir kısmını feda etmeniz gerekiyor ancak başarılı olursanız geri dönüşü kat kat fazla oluyor. Bir süredir kendini tekrar eden Ultimate Team için güzel bir yenilik olmuş bu. SİLKELEN VE KENDİNE GEL! FIFA serisi birkaç yıl boyunca PES’in çok geride kalması sebebiyle işleri rölantiye almıştı. Geçtiğimiz yıl aradaki farkın çok azalması nedeniyle bu yıl ciddi atılımlar yapıldığını görüyoruz. Alıştığımız FIFA atmosferi ve benzersiz sunum hala oyunda yerini alıyor. Ancak fazla gerçekçi olmaya çalışınca eğlencenin de dozu azalma göstermiş. Açık konuşmak gerekirse bu yıl PES, FIFA’dan çok daha iyi görünüyor ve bize soracak olursanız, önümüzdeki yıl FIFA’da hiç olmadığı kadar büyük atılımlar göreceğiz. DETAYLAR Ultimate Team Draft Mode’unda önemli olan, optimum kadroyu, en yüksek kimya oranıyla kurmak. Bu uğurda kimi zaman büyük yıldızlardan vazgeçmeniz gerekecek. Kadın futbolcuların oyuna hiç de öylesine eklenmediğini belirtelim. Oynayış yapıları sebebiyle, daha eğlenceli maçlar çıkarmak isteyenler için tercih sebebi olacaklardır. Her yıl olduğu gibi bu yıl da oyuna pek çok yeni gol sevinci eklenmiş. Bunlardan en dikkat çekeni, kenardaki kameraya doğru koştuğunuzda bu tarz görüntüler ortaya çıkarabilmeniz. Gelişen teknolojinin nimetlerinden elbette oyunlar da faydalanıyor. Hayat kurtarıcı gol çizgisi teknolojisi sayesinde arkadaşınızı boğazlamak zorunda kalmıyorsunuz. PUANLAMA