Mesela neden bu oyundaki maçlar İngiliz Kraliyet Ailesi mensupları arasında gerçekleşir gibi yansıtılıyor? Sahada futbolcularının birbirleriyle kavga ettiğini, yedek kulübelerinin sahaya daldığını, teknik direktörlerin bile yeri gelince birbirleriyle atıştığını sadece bizim gözlerimiz mi görüyor? Rakip takıma gittiği için sahaya atılan domuz kafaları, tribündeki seyirciye atılan uçan tekmeler, ansızın stadyumda giden elektrikler, sakatlanan futbolcuya hızlı bir şekilde müdahale ettiği için teknik direktör tarafından fırçalanan sağlık ekipleri bu oyunun birer parçası değiller mi? Tüm bu detaylar, futbolu futbol yapan, sahadaki sonuca direkt olarak etki eden unsurların başında gelmiyor mu? E peki tüm bu bilgilerin ışığında, biz nasıl olup da bu oyuna simülasyon demeye devam edeceğiz? Beş senedir aynı oyunu piyasaya çıkarırlarken, yenilik diye teknik direktör avatarının yüzünü artık daha çok kendimizinkine benzetebileceğiz zırvalığını yutturmaya çalışırlarken, bu saydığımız ögelerin hiçbirine yönelik denemeler dahi gerçekleştirmezlerken oyuncularına değer verdiklerine nasıl inanacağız?
ARADIĞINIZ FM’YE ŞU AN ULAŞILAMIYOR!
İnanamıyoruz haliyle. Çünkü yapımcı ekip bu oyunu yapmak için ne kadar emek harcıyorsa, sevenleri de daha iyi olması için bir o kadar emek harcıyor. Dünyanın belki de “geri bildirim” konusunda en aktif oyunu Football Manager. Resmi forumlarına her yıl yüzlerce başlık, binlerce yeni mesaj gönderiliyor. İnsanlar oyuncuları hakkında basına konuşabilmek, gelen soruların dışında da yorumlar yapabilmek istiyor, sen onlara maç öncesi futbolcuların sahaya çıkış animasyonlarını ekleyerek karşılık veriyorsun.
İnsanlar iki tuşa indirgenmemiş detaylı antrenman seçenekleri istiyor, sen onlara gelişmiş mesaj kutusu veriyorsun. Oyunun can damarı olan taktik ekranıyla ilgili kalem dahi oynatmıyorsun ama kalkıp yeni bir kamera açısı ekleyip üzerine 15 dakika konuşuyorsun. Olmuyor Sports Interactive, oyuncular artık bunları yemiyor. Maç motoruna 1.500’den fazla yeni animasyon eklediğini söylüyorsun, hala iki yıl önce olduğu gibi 10 toptan 7’si direkten dönüyor. Bir sene beklerin yaptığı her orta gol olurken, öbür sene topu ayağında fazla tutan defans oyuncularının kaybettiği topların habire gol olması gibi bir alışkanlık enjekte ediyorsun. Kendini geliştirmediğin gibi, farkında olmadan her yıl aslında biraz daha geriye gidiyorsun.