Online arenaya daldığınızda oyun size birkaç farklı seçenekle karşılık veriyor. 1 vs 1, 2 vs 2 ve 4 vs 4 gibi seçeneklerle rakiplerinizle kapışabileceğiniz gibi, alan ele geçirip elinde tutma gibi modlarda da
mücadele edebiliyorsunuz. Bize soracak olursanız, oyunun açık ara en iyi modu 1 vs 1 olmuş. Bu bire bir mücadele, yazının başından beri bahsettiğimiz başka hiçbir oyunda bulamayacağınız deneyimi yaşayabileceğiniz en üst noktayı oluşturuyor. Oyunda ciddi vakit harcayıp, karakterleri tanıyıp, oynanış şekli üzerinde uzmanlaştığınızda, bir de karşınıza sizin seviyenizde bir rakip geldiğinde bu bire bir mücadeleler öyle bir şova dönüşüyor ki anlatmak mümkün değil. Her bir adımınızı satranç tahtası üzerinde hamle yaparcasına düşünmek, en ufak hatanızın sonuçlarına katlanmak zorunda kaldığınız bu modu her oyuncu en az bir kez deneyimlemeli diye düşünüyoruz.
Lakin çevrim içi tarafta da her şey güllük gülistanlık değil maalesef. For Honor, maçlarda bağlantı tipi olarak Peer to Peer sistemini kullanıyor. Ancak standart P2P bağlantıda olduğu gibi tüm oyuncuların tek bir makineye bağlanması yerine, her oyuncunun her makineye bağlandığı bir sistem kullanıyorlar. Bu da normalde tek bir oyuncunun stabil bağlantıya sahip olmasını gerektirirken, For Honor için maçtaki her oyuncunun stabil kalması gerekliliğini doğurmuş. Maalesef böyle bir şey de olmadığından, sık sık maçlardan kopma sıkıntısı yaşayacağınızı söylemek durumundayız.
TADIMLIK KALİTE
For Honor amaçladıklarını hayata geçirmek istediğinde işini gayet iyi yapan bir oyun. Ancak güzel oynanışın etrafını doldurma noktasında sorunlar yaşıyor. An itibarıyla içeriği fazlasıyla eksik, parasının karşılığını veremeyen bir noktada. Yeni sınıflar ve yeni çevrim içi modlar eklendikçe muhakkak daha doyurucu bir oyun haline gelecektir ancak o vakte kadar oyunu oynayan kimse kalır mı, işte orası büyük bir muallak.