Kısa zaman aralığında markasının gelecek vizyonunu ikinci kez temsil edecek Citroen 19_19, çok ciddi teknik verileri de beraberinde getiriyor.
Geçtiğimiz şubat ayında lanse ettiği tamamen Ami One Concept ile dikkat çeken Citroën, yine akıllarda yer edinecek bir gelecek vizyonuyla karşımızda. 19_19 Concept adını verdiği projede yine alışılmışın dışında tasarım diline başvuran Fransız üreticinin havacılık dünyasından esinlendiğini görüyoruz. Kullanılan malzemeler kadar her bir koltukta bağımsız oturma düzeni gibi son derece kullanışlı yapıdan faydalanan tasarımcılar ileri seviyede bir konfor vaat ediyor. Tüm bu görsel etkileyiciliğin yanında tek seferde 800 kilometre gibi çok ciddi menzil değeri vadeden 19_19, sorunu yaşamadan şehir dışı seyahatlere imkân tanıyor. Progressive Hydraulic Cushions gibi yürüyen aksam teknolojileri, otonom sürüş teknolojileri ve insanlarla etkileşime geçen proaktif kişisel asistan gibi çözümler tamamen yeni bir sürüş deneyimini beraberinde getiriyor.
Uzunluğu 4.655 mm, genişliği 2.240 mm, yüksekliği 1.600 mm ve dingil mesafesi 3.100 mm olan 19_19 Concept söz konusu boyutlarla geniş, ferah ve konforlu bir iç mekân vaat ediyor. Aracın tamamen şeffaf bir kapsülü andıran gövdesi oldukça büyük ve ince tekerlekler aracılığıyla yere temas ediyor. Bu yapı uzaktan bakıldığında gövdenin yol üzerinde süzüldüğü hissine neden oluyor. Gövdenin tamamen köşelerinde konumlandırılan devasa tekerlekler heybetli bir görünümü beraberinde getirirken 3,10 metrelik aks mesafesi sadece geniş bir yaşama alanı sunarken, aynı zamanda devasa aküler için gerekli olan alanı da yaratıyor.
Konseptin içerisi kadar dışarısında da çok ilginç teknolojik ögeler var. Yan bölümde konumlandırılan siyah panel araca yaklaşan kullanıcı için bir karşılama arayüzü olarak devreye giriyor. Otomobil kişisel bir asistan gibi sürücü ile etkileşime geçerek siyah panel üzerinden sürücüyü örneğin kapıların kilitlenmesi veya açılması gibi durumları illüstrasyonlarla bilgilendiriyor. 19_19 “Rosalie Blue” rengiyle markanın köklü geçmişine gönderme yaparken, arka kısımda ise mavi tonlarında mikro delikli uygulama ile yolculara mahremiyet sağlanıyor. Tavanın arka kısmında iki adet LIDAR (lazer algılama ölçüm sistemi) bulunduğunu da belirtmeden geçmeyelim.
19_19 Concept’in kabini tekerlekler üzerinde gerçek bir oturma odası olarak tasarlandığını görüyoruz. Her bir yolcuya kendi konfor isteklerine cevap veren özel bir koltuk sunuluyor. Kabin içi deneyim tamamen özelleştirilmiş durumda. 19_19 Concept yolcuları kitap veya dergi okuyabiliyor, video oyunu oynayabiliyor, yemek sipariş edebiliyor, müzik dinleye veya paylaşabiliyor ve film izleyebiliyor. Ve eğer sürücü uygun görürse otomobil bile kullanabiliyor. Günlük konuşma dilini de algılayan gelişmiş sesli komut sistemi hayatı kolaylaştırıyor. Sürücü çok basit kelimelerle örneğin bir film ve bir uygulamayı açarak veya iklimlendirme sisteminin ısısını değiştirerek, bir telefon görüşmesi başlatarak veya bir mesaj yollayarak otomobil ile etkileşime geçebiliyor. Konsolun üzerinde yer alan silindir şeklindeki bir totem kişisel asistan olarak sürücü ile etkileşimde bulunuyor. 40 farklı dil desteği sunan sistem “Hello Citroën” ifadesiyle etkileşime geçiyor.
19_19 Concept, Citroën’in enerji geçiş sürecindeki stratejisiyle doğru orantılı olarak tamamen elektrikli bir güç ve aktarma organıyla yollara çıkıyor. 0’dan 100 km/s hıza sadece 5 saniyede ulaşan araç maksimumda ise 200 km/s hıza çıkabiliyor. Bu noktada 19_19 Concept’i harekete geçirme görevini biri ön aksta ve diğeri arka aksta olmak üzere iki adet elektrikli motor üstleniyor. İki motorlu yapı dört tekerlekten çekiş sistemini beraberinde getirirken sistem toplamda 340 kW ve 800 Nm kullanıma sunuyor. araçta hızlı şarj teknolojisi de es geçilmemiş. Bu sayede sadece 20 dakikada 600 km’lik elektrikli menzil için yeterli şarj sağlanabiliyor. 19_19 Concept’in dünya tanıtımı 16 Mayıs 2019 tarihinde Paris’te gerçekleşecek olan VivaTech’te yapılacak.