DİKKAT: ZEHİRLİDİR!
Öncelikle elimizde başarısı tasdiklenmiş, problem çıkması hemen hemen mümkün olmayan bir konsept var. Bunu daha önce Godzilla’nın filmlerinde de, King Kong’da da, Pacific Rim’de de ve hatta Voltron’da da gördük. Oyun tarafına baktığımızda ise Titanfall’un yakın zamanda çok beğenildiğini hatırlıyoruz. İşin içinde devasa şeyler varsa insanoğlu bir kendinden geçiyor, bu fikre karşı kendisini savunmasız hissediyor. Elbette Godzilla’nın yeri burada birazcık ayrı. Bundan 60 sene önce tüm teknik imkansızlıklar ve zorluklar arasında Japonya’da ortaya çıkan Godzilla (onların deyimiyle Gojiro), türün doğuşunu ve sonrasında yükselişini sağladığı için her zaman saygı duyulan bir marka olmuştur. Yapımcı firma Toho Company’den kaynaklı olarak Toho sineması Godzilla’sı olarak tanımlanan bu dönem filmleri, b-film sınıfına rahatlıkla girebilecek basitliğe sahip. K
auçuktan yapılma kıyafetin içindeki bir adam tarafından canlandırılan Godzilla’dan bahsediyoruz burada. O kostüm o kadar ağır ve içi o kadar sıcaktı ki, oyuncu birkaç dakikadan fazla giyemiyordu.
İşte bugün zihinlerimizde oldukça yavaş hareket eden, etrafına zar zor dönebilen bir Godzilla figürü varsa, bunun tek sebebi kostümün ancak bu kadarına el veriyor olması. Her ne olursa olsun Godzilla sinema dünyası için bir kült ve değeri hiçbir zaman kaybolmayacak. Şimdi sizin elinizde hem güzel bir konsept hem de Godzilla gibi bir isim var ve siz son yılların muhtemelen en kötü oyununu piyasaya sürüyorsunuz. Bizim aklımız mantığımız buna akıl sır erdiremiyor. Bakın bu oyun kötü falan değil, bu oyun Godzilla’nın kendisinden daha büyük bir felaket. Doğaya salsanız Dünya Sağlık Örgütü kırmızı alarm verir, Greenpeace gönüllüleri kendilerini oyunun üzerine falan zincirler. O kadar vahim yani durum…