Küresel konumlandırma sistemi, nam-ı diğer GPS, yaşam tarzımızın teknolojiyle iç içe geçmesiyle birlikte vazgeçilmez hale geldi. Ancak tüm vazgeçilmezliğine rağmen GPS’in de kusurları var, örneğin denizaltı gibi ortamlarda GPS çalışmıyor. Geliştirilen yeni kuantum konumlandırma sistemi GPS’in yetişemediği her alana el atacak gibi görünüyor.
İlk olarak GPS sistemlerinin kullanılamadığı denizaltılarda denenecek olan kuantum konumlandırma sistemi, denizaltıların navigasyon yeteneğini fersah fersah artıracak. Şu anda denizaltılar hareket ölçümü için ivme ölçerlere güvense de, bu cihazlar yeterli kesinlikte ölçüm yapamıyor, bu nedenle özellikle savaş koşullarında kullanıma çok uygun değil.
Kuantum mekaniği prensiplerine göre çalışan ivme ölçerler ise bir lazer yardımıyla atomları mutlak sıfır adı verilen -273 °C’ye kadar soğutarak atomları vakum içine hapsediyor, ikinci bir lazer ışını bu atomları ölçerek denizaltı hareketinin atomlar üzerindeki etkisini saptıyor. Bu ölçümlerle yapılan hesaplamalar denizaltının konumunu belirlemeyi sağladığı gibi, rota konusunda yönlendirme yapılmasına da imkan veriyor.
2016’da test sürecine alınması beklenen kuantum konumlandırma sistemi GPS’e kıyasla 1.000 kat daha kesin sonuçlar veriyor. Dolayısıyla sadece denizaltılarda değil, araçlarımızda ve akıllı telefonlarımızda da görmek isteyeceğimiz bu teknolojinin gündelik kullanıma uyarlanması da araştırma ekibinin planları arasında. GPS uyduları giderek eskirken bir B planı bulunduğunu bilmek güzel.