Elbette herkesin merak ettiği asıl konu oyunun multiplayer kısmıdır diye tahmin ediyoruz. Daha önce de belirttiğimiz gibi, Halo 4’ün multiplayer’ı biraz nahoş gelmişti bizlere. Guardians, bu alanda da dört dörtlük bir sonuç elde ediyor. Günümüz online FPS’lerinin kirlettiği Halo 4’ün aksine burada tüm oyuncular eşit şartlarda mücadele ediyor. Geliştirmeler nedeniyle çok ciddi farklılıkların oluştuğu çevrim içi maçlar düşünülünce, bu noktada Halo 5’in kararına şapka çıkartmak gerekiyor.
Kazandığınız puanlarla sadece kozmetik geliştirmeler alabiliyorsunuz. Yani en azından bireysel olarak mücadele ettiğiniz Arena kısmında. Ancak oyunun en büyük yeniliğini Warzone isimli yeni multiplayer modu oluşturuyor. Warzone, alıştığımız Halo haritalarının yaklaşık 3-4 katı büyüklüğünde olan haritalarda geçen ve 12 kişilik takımların mücadele ettiği bir mod. Oynamaya başladığınızda buram buram MOBA havası alacağınızı söyleyebiliriz (yine bir popülerden esinlenme çabası). Her iki takım da yapay zekanın kontrol ettiği noktaları ele geçirmeye ve mümkün olduğunca rakip takım oyuncusunu öldürmeye çabalıyor. Kazanılan puanlar da tüm takıma ait oluyor. Oyunun açık ara en eğlenceli ve heyecanlı yeri olmuş Warzone.
BEKLEDİĞİMİZE DEĞDİ
Belirtilmesi gereken bir detay daha var ki o da oyunun önceki yapımlara göre biraz daha kolay olması. Bunun en büyük sebebi ise ciddi darbe aldığımızda ekibimizin bizi hayata döndürebiliyor olması. Neyse ki ekip yapay zekası sık sık saçmalıyor da, bu kolaylıktan her zaman faydalanamıyoruz. Halo 5: Guardians, Xbox One sahibi olan herkesin mutlaka edinmesi gereken bir oyun. Eğer konsolu almak için bir fırsat bekleyenlerdenseniz, Rise of the Tomb Raider’ı da eklersek bunun için en doğru zaman aralığında olduğumuz bir gerçek.