Beklenmedik kazalarda boğulma tehlikesinden kurtulmamıza yardımcı olan can yelekleri oldukça hayati bir işleve sahip. Fakat gündelik hayatımızda tercih edilen tasarımlar her koşula ayak uydurma noktasında başarılı olamıyor. The Ploota ise dünyanın en küçük can yeleği olmasıyla öne çıkmayı başarıyor.
Can yeleği denildiğinde hepimizin aklına aşağı yukarı aynı tasarım geliyor: Turuncu renkte ve isminden anlaşılabileceği gibi yelek olarak üstümüze geçirdiğimiz bir araç. Fakat bu can yeleklerini gemilerde depolamak yer açısından probleme neden olabiliyor. Bunun yanında ihtiyaç duyulabilecek zamanlarda sırf boyutu yüzünden can yeleği taşımaktan vazgeçilebiliyor. Tüm bu problemlerin çözümü ise çok basit. Daha hafif ve pratik bir can yeleği tasarlamak.
Alışılmışın dışında bir tasarım
The Ploota da bu amaçla yola çıkıyor ve can yeleğinin günlük hayatımızdaki kullanımını değiştirecek tarzda bir çalışmayla karşımıza çıkıyor. Alışılmışın dışındaki bu tasarım dışarıdan bakınca basit bir boyunluk gibi görünüyor. Fakat suya temas halinde veya ihtiyaç anında manuel olarak can yeleğini harekete geçiriyor. Boyunluğun iki yanından çıkan hava dolu kütleler hemen suyun yüzeyine çıkmanıza yardımcı oluyor. Böylece taşıma derdi, ağırlık, büyük boyut gibi pek çok bahane de ortadan kaldırılmış oluyor. Rainer Fakesch, T. Storti ve C. Rummel tarafından tasarlanan bu can yeleği henüz satışa çıkmadı. The Ploota’nın pratik tasarımına haberimizin girişindeki videoyu izleyerek şahit olabilirsiniz.