“Hey Mercedes” gelecekle tanışma vakti; Mercedes EQC 400 4Matic incelemesi
ELEKTRİKLİ Mİ?, MERCEDES Mİ?
Elektrik gücünün Mercedes için bile yeni bir meydan okuma olduğu ilk başta özellikle belirtmiştik. Nitekim markanın EQC’yi pazarlama sürecinde ön plana çıkarttığı yegane parçalardan birisi, aracın altyapısı tamamen yeni olsa da kendisinin gerçek bir “rozetli” olduğunu vurgulamaktı. EQC ile tanıştığımız ilk andan itibaren biz de aklımızda şu soruyla koltuğa oturduk “Elektrikli mi, Mercedes mi?”
Bu soruyu değerlendirme ilk olarak aracın tasarımıyla başlamak gerekiyor. Bugün ürün gamına eklenen diğer modellere baktığımızda EQC ile EQS’in diğer tüm modellerden ayrılan bir tasarım karakterine sahip olduğunu söyleyebiliriz. EQC’nin ön bölümünde gelen yeni yüz aslından kendinden sonra gelecekler için de mesajlar içeriyordu. Söz konusu premium hissiyat olduğunda EQC bunu dışarıdan çok net bir şekilde yansıtıyor. Araçta kullanılan jant setinin tasarımları, gövdenin menzile optimal katkı sağlaması için aerodinamik kriterle yoğurulmuş yapısı pek çok kişi gibi bizim de dikkatimizi çekiyor. EQC AMG paket ile gelen 0,27’lik sürtünme katsayısıyla da bir SUV’ye göre hiç fena sayılmayacak bir değere sahip olmasıyla da öne çıkıyor ki bu değerin içten yanmalı ürün gamındaki kardeşi olan GLC’de 0,31 olduğunu hatırlatmadan geçmeyelim.
EQC’nin kokpit bölümü ilk başta sorduğumuz sorunun cevabını alma konusunda en güzel noktalardan. Ürün gamının tamamından alışık olduğumuz Mercedes kalitesinin burada da tüm hatlara nüfuz ettirildiğini görüyoruz. Gece sürüşünü bambaşka bir noktaya taşıyan ambiyans aydınlatma ve sürücü ile multimedya sistemini tek bir çerçeve toplayan dijital ekranlar kusursuz şekilde görevlerini yerine getiriyor. EQC’ye özel olarak optimize edilen yazılım sayesinde aracın hayati verilerine kolaylıkla erişmek mümkün kılınıyor. En yakın şarj istasyonlarının listelendiği navigasyonlu haritaya erişim de orta konsoldaki fiziki tuş üzerinden tek hamleyle yapılabiliyor ki bu da kullanıcı dostu dinamikler arasında.
Kokpitteki bu dijitallik konfor ve güvenlik öğelerine de güzel şekilde yansıtılıyor. EQC’yi ailenin diğer üyelerinden nispeten biraz daha avantajlı kılansa, bazı modellerde opsiyon olarak gelen parçaların birçoğunu standart olarak sunması. 360 derecelik görüş desteği, aktif park yardımcısı ve kör nokta yardımcısı gibi parçalar şehir içindeki en büyük yardımcı konumunda. Kullanıcıları şehir içinde başka bir noktada keyiflendirecek konfor elemanı da trafik ışıklarının tanınması. Bu özellik kırmızı ışıkta durduğunuz andan itibaren ön bölümdeki kameralarla canlı görüntüyü multimedya ekrana yansıtarak gözünüzü yukarı kaldırıp ışık arama “egzersizini” de ortadan kaldırıyor.
EQC’nin uzun yol sürüşlerinde otonoma giden yolda elini güçlendiren destekleri de listede kendisine yer buluyor. Adaptif hız sabitleyici ve aktif şerit takip asistanı burada diğer modellerde olduğu gibi ön plana çıkıyor. Kısa süreliğine de olsa direksiyon kontrolünü kendi üzerine alarak aracı şeritte istikrarlı şekilde tutan sistem yaklaşık 5 saniye içerisinde sizin direksiyon başında aktif olduğunuzu onaylamak adına fiziki temasınızı talep ediyor. Yine hızlı tabelası algılama sistemi de bölgesel olarak değişen hız limitlerine aracı otomatik olarak entegre ederek olası ceza senaryolarından güvenlik çerçevesinde kullanıcısını başarılı şekilde koruyor. Yine adaptif yapıda olan LED teknolojili ışıklandırmaların da performans olarak çok başarılı olduğunu söyleyemeden edemiyoruz.