iPhone SE incelemesi

AMİRAL GEMİLERİNİ ARATMAYAN PERFORMANS

iPhone SE’nin diğer iPhone’lara göre uygun fiyatı ve küçük ekranı sizi yanıltmasın. Çünkü iPhone SE’yi giriş veya orta seviyede konumlandırmak mümkün değil. Teknik özellikleriyle iPhone 6’yı geride bırakan ve testlerde neredeyse iPhone 6s’e yetişen bir cihazdan bahsediyoruz. Bu yeni küçük iPhone’u, sadece küçük cihaz kullanmayı sevenler için üretilmiş olan ve ekran çeşitliliğini artıran bir model olarak tanımlayabiliriz. Donanımında iPhone SE ve iPhone 5s’ten birçok parçayı barındıran cihaz doğal olarak iPhone 6s ile bire bir özellikler sunmuyor ancak genel olarak bakıldığında bu küçük eksiklikler görmezden gelinebiliyor.

iPhone 6s ile karşılaştırma yaptığımızda cihazda bazı avantaj ve dezavantajlar bulunuyor. iPhone 6s ile aynı A9 işlemciyi paylaşan cihazda 2 GB RAM bulunuyor. Küçük ekranından dolayı daha düşük çözünürlük sunan cihazda maalesef iPhone 6s ile birlikte hayatımıza giren 3D Touch teknolojisine yer verilmiyor. Apple’ın yeni performans canavarı mini akıllı telefonunu iPhone 6s’ten ayıran bir diğer detay da parmak izi okuyucusu. iPhone 6s’te bulunan ikinci nesil parmak izi okuyucusu çok kısa bir sürede cihaza erişim sağlayabiliyorken iPhone SE’nin ilk nesil parmak izi okuyucusu biraz daha bekletebiliyor. Cihazda yüksekliğin algılanmasını sağlayan barometrenin bulunmadığını da belirtelim. 16 GB ve 64 GB seçenekleriyle piyasaya sürülen cihazı satın alırken kullanım tarzına göre seçim yapmanızı tavsiye ederiz. Eğer çok fazla uygulama kullanmıyor, fotoğraf veya video çekimi gerçekleştirmiyorsanız 16 GB’lık versiyon sizin için yeterli olabilir. Fakat bol bol uygulama kullanmayı amaçlıyorsanız 64 GB’lık sürümü almanız yerinde bir tercih olacaktır.

iPhone 5S’te bulunmayan Apple Pay özelliği iPhone SE ile birlikte ilk defa 4 inçlik bir iPhone’da yerini alıyor. Yalnızca birkaç ülkede ve belirli bankalarla anlaşmalı olarak kullanılabilen özellik, henüz Türkiye’de kullanılamıyor.

iPhone 6 ve öncesinde Siri’nin yalnızca sesle aktif edilebilmesi için cihazın şarjda olması gerekiyordu. iPhone 6s ile birlikte Siri her zaman komutlara yanıt verebilir hale geldi. iPhone SE’de aynı çip kullanıldığı için söz konusu özellik bu cihazda da yer alıyor. Ses tanımlaması yapıldıktan sonra “Hey Siri” komutuyla doğrudan Siri’ye ulaşmak ve istenen soruların cevabını almak mümkün oluyor.

iPhone SE, ekran çözünürlüğünün düşük olmasından kaynaklanan dezavantajı, yüksek performansla çok iyi bir avantaja çeviriyor. iPhone 6s’e güç veren A9 işlemciyi bünyesinde barındıran cihaz menü geçişlerinde ve uygulamalarda oldukça akıcı bir deneyim vadediyor. Cihazın açılış hızının da buna bağlı olarak bir hayli kısa sürdüğünü söylemek gerek. Tabii performansın yüksek olmasında RAM’in katkısını da unutmamak lazım. Uygulamalar arasında çok hızlı bir şekilde geçiş yapılabilen cihaz herhangi bir performans problemi yaşatmıyor. Mobil platformların en gözde oyunlarından biri olan Real Racing 3’ü iPhone SE’de test ettik. Yaptığımız testlerde oyunun oldukça akıcı bir şekilde oynanabildiğini gördük. Ancak şunu belirtmekte fayda var ki küçük ekranda oyun oynamak büyük ekranda olduğu kadar keyif vermeyebiliyor. Dolayısıyla oyun oynamak sizin için önemliyse iPhone SE’nin sizi tatmin edemeyebileceğini belirtmekte fayda var. Tabii önceden zaten küçük ekranlı bir cihaz kullanıyorsanız bu fazla sorun olmayacaktır.

Gerçekleştirdiğimiz Antutu testinde cihaz 131.640 puan almayı başardı. AnTuTu’da yer alan telefonların yüzde 99’unu geride bıraktığı görülen cihaz iPhone 6 Plus’ı ve hatta iPad Air 2’yi bile geride bırakıyor. iPhone 6s ve iPhone 6s Plus ile arasında ise yalnızca küçük bir fark bulunuyor. AnTuTu testlerindeki sonuçlar tam anlamıyla günlük kullanım deneyimini yansıtmasa da puanların bu denli yüksek olması cihazın ne kadar yüksek performans vadettiğini gösteriyor.