Uzay konusunda önemli çalışmaları olan ülkelerden Japonya, 2025 yılında uzayda elde edilen güneş enerjisini Dünya’ya iletmeyi deneyecek.
Japonya bu konuda bir ilke imza atmayacak. Çünkü geçtiğimiz yıl içinde Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü çok önemli bir başarıya imza attıklarını açıklamıştı. 1968 yılından bu yana masada olan bir planı ilk defa gerçeğe dönüştürdüklerini belirten bilim insanları, uzayda toplanan güneş enerjisi ile sorunsuz ve kablosuz olarak Dünya’ya iletim gerçekleştirmişti. Deneysel bir proje özelinde ulaşılan bu başarı kapsamında Caltech’ten bir grup araştırmacı, alçak dünya yörüngesinde bulunan Solar Power Demonstrator (SSPD-1) merkezli “MAPLE” ile güneş enerjisi topladı, bunu elektriğe dönüştürdü ve Caltech’in Pasadena kampüsündeki bir çatıya yerleştirilen mikrodalga alıcılara gönderdi. Yani özetle uzayda üretilen elektrik kullanılabilir şekilde Dünya’ya geldi. Caltech’in Uzay Güneş Enerjisi Projesi (SSPP) eş direktörü Ali Hajimiri konu hakkında, “Bildiğimiz kadarıyla daha önce hiç kimse oldukça pahalı olan stabil / sabit yapılar kullanarak bile uzaydan kablosuz enerji aktarımını göstermedi. Biz bunu esnek ve hafif yapılar kullanarak kendi entegre devrelerimizle yaptık. Bu bir ilk” demişti.
İşte bu konuda Japonya da çalışıyor ve ülke çok uzun yıllardır uzaydan Dünya’ya güneş enerjisi aktarmak istiyor. Bunu gerçeğe dönüştürmek için “2025” yılında ilk somut adımı atacaklarını belirten bilim insanları, alçak dünya yörüngesine 180 kg ağırlığında ufak bir uydu gönderecek ve bununla yaklaşık 1 kilovatlık gücü 400 kilometre yükseklikten iletmeyi deneyecek. Söylendiği kadarıyla bu uzay aracında bataryayı şarj etmek için 22 metrekarelik bir fotovoltaik panel yer alacak. Peki neden uzay? Sonuçta Dünya üzerinde de güneşten enerji yani elektrik üretebiliyoruz. Aktarıldığı kadarıyla yörüngedeki güneş panelleri potansiyel olarak sınırsız bir yenilenebilir enerji kaynağı konumunda. Uzayda, güneş panelleri saat ne olursa olsun enerji toplayabilir (Dünya üzerinde doğal olarak geceleyin üretim yok) ve üretilen enerjiyi gönderme yöntemi (Mikrodalga temelli) konusunda bir bulut engeline de sahip değiller. Dünya’daki güneş enerjisi santralleri bulutlu günlerde çok büyük üretim kaybı yaşıyor, uzayda bu durum bulunmuyor.