Bir grup öğrencinin hatırı sayılır bir işçilikle tamamladığı SEAT 600 projesi, klasik otomobillerin bu dönüşümlere ne kadar uygun olduğunu gösteriyor.
İkinci Dünya Savaşı sonrası ucuz ulaşım ihtiyacının temel felsefesi, kolay tamir edilebilen kompakt otomobiller yapmaktı. Hava soğutmalı motorların hüküm sürdüğü o dönem, bugün bizlere Volkswagen Beetle, FIAT 500 ve Citroen 2CV gibi ikonları hediye etti. Gerek üretim bandında kaldığı uzun süreler gerekse tasarımlarıyla akıllara kazınan bu isimler, başka markalar için de çıkış noktasıydı. Yapılan lisans anlaşmalarıyla kullanım haklarının paylaşımını da tarihte farklı örnekler üzerinden görebiliriz. FIAT cephesinin başrolünde oluğu SEAT 600 de şüphesiz bunun en güzel örneklerinden bir tanesi. 1957 ile 1973 yılları arasında üretilen ve 800.000 adedi bulan satış rakamları elde eden bu otomobil, klasiklerin günümüzde popüler olduğu elektrik dokunuşundan nasibi aldı.
Bu elektrik dönüşününün arkasında yer alan isimler, markanın Madrid‘de eğitim gören bir grup öğrencisi. Daha önceleri de benzer dönüşüm ve konseptlere gündeme gelen bu öğrenci projelerinin en güncel üyesi SEAT 600 içinse 12 kişilik bir ekibin bir araya geldiğini görüyoruz. 150 saatlik bir çalışmanın ürünü olarak karşımıza çıkan projede, elektrik motorunun ekip tarafından üretilmesi dikkat çekiyor. Dış bölümde farların LED ünitelerle değiştirilmesiyle güzel bir birlikteliğin yakalandığı otomobilin kokpitine ise işleyişin takibini sağlamak adına dokunmatik ekran entegre ediliyor. Herhangi bir teknik verisi paylaşışmayan projenin kendinden sonra gelecek diğer örnekler için güzel bir model olduğu aşikar.
BMW’yi kurtaran Isetta, 215 kilometre menzilli elektrikli otomobil olarak geliyor!