Lamborghini ilk elektrikli otomobili için en net yol haritasını paylaştı

İlk elektrikli otomobilini tamamen yeni bir model üzerine şekillendirmeye hazırlanan Lamborghini, segment tarafında da tercihini yapmış görünüyor.

Elektrik dönüşümü bugün bakıldığında otomotiv dünyasının her alanına nüfuz etmiş durumda. Sokaklarda örneklerini çokça gördüğümüz seri üretim modellerin yanında egzotik sınıfta seyreden isimleri de 2030 yılına kadar ciddi adımlarıyla bu ligde göreceğiz. Tahmin edilebileceği üzere konunun merkezinde yer alan bu otomobiller, köklü üreticiler için tarihlerinde ilkleri de beraberinde getirecek. Rolls-Royce ve Bentley gibi ultra lüks sınıfın yanında süper spor segmentinde var olan markalar halihazırda bu kapsamda çalışmalarını sürdürüyor. Sıkı LOG takipçileri Lamborghini cephesinin bu alandaki ilk yol haritasını geçtiğimiz ocak ayında paylaştığını anımsayabilir. CEO Stephan Winkelmann tarafından yeni yılla birlikte paylaşılan ilk bilgilerde, Kızgın Boğa’nın yepyeni bir modelle segmente merhaba diyeceğini öğrenmiştik. Tamamen elektrikli Urus öncesinde tanıtımı gerçekleştirilecek olan araçla ilgili geliştirme süreci devam ederken Stephan Winkelmann, dosyadaki sır perdelerini arayacak yeni açıklamalarda bulundu. Doğrudan satış tarihini de içerisine alan bu açıklamalar ışığında, Lamborghini imzalı ilk elektrikli otomobilin dört kişilik yolcu kapasiteli GT niteliğinde bir crossover olacağı da netlik kazanıyor.

Lamborghini ilk elektrikli otomobilinde radikal tasarım yaklaşımı sergileyecek

2028 yılından itibaren kendisini sokaklarda görmeye başlayacağımız Lambo’nun ilk elektriklisi için tamamen yeni bir model tercih edilmesi şüphesiz süreci daha heyecanlı hale getiriyor. Halihazırda ürün gamında var olan bir aracın elektrikli versiyonu ile segmente girmeyi tercih etmeyen İtalyan üreticinin, projeye verdiği önem de bu noktada dikkat çekici. Ürün gamına girmesiyle birlikte markanın aynı anda satışa sunduğu dördüncü otomobili olacak model için yerden yüksek sürüş dinamiklerinin tercih edilmesiyse pek çok kişi gibi bizi de şaşırtmadı. Markanın Urus ile yakaladığı satış başarısı sonrası, kullanıcı ilgisi odağında pazardaki talebi süzerek bu kararı verdiğini görüyoruz.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Çalışmalarla ilgili bazı ipuçları veren Winkelmann; “Elektrifikasyon sürecinin bu segmentteki araçlara uyduğunu düşünüyorum. Elbette günümüz dinamiklerinde süreç istenilen seviyede değil. Bugün elektrikli otomobillerde bazı dinamiklerinin yeterince çözülemediğini düşündüğüm noktalar var. En iyi geri bildirim yakalanabilmesi, frenleme ve çoklu hızlanma dinamikleri gibi doğrudan sürüş deneyimi odağındaki bazı bölümler yüksek performanslı elektrikli araçlar için henüz tam olarak sonuca bağlanabilmiş şeyler değil. Önümüzdeki süreç bu gibi noktalar üzerinde zaman harcayacağımız bir dönemi barındırıyor.” şeklinde konuştu. Emisyon tarafında da farklılıkların altını çizen Winkelmann bu konuda ise; “O kadar çok farklı plan barındıran pazar var ki, ileriye dönük en iyi rotayı düşünmek için de zaman ayırmamız gerekiyor. Bu kolay olmayacak.” ifadelerine yer verdi

Tasarım çizgileriyle bir GT niteliği barındıracak olan yeni model için şu aşamadaki baz alınabilecek tek seçenek ise, İtalyan üreticinin 2008 yılında tanıttığı Estoque konsepti. Dört kapılı bir model olarak lanse edilen ve bu süreçte seri üretimle ilgili bir adımı atılmayan Estoque, GT tasarım revizyonu ve yerden yüksek sürüş mühendisliğiyle önümüzdeki sürece bir donör niteliği taşıyabilir. Lamborghini, Urus’un da devreye girmesiyle birlikte 2030 yılına gelindiğinde iki adet elektrikli modelle kullanıcılara çözüm sunmayı hedefliyor. Bu planlama markanın emisyon ortalamasını da önemli oranda aşağı çekecek. 2024 yılından itibaren ise halihazırdaki tüm modelleri saf elektrikli sürüş deneyimi sunabilen şarj edilebilir hibrit motorlarla göreceğiz. Winkelmann, markasının Volkswagen Grubu içerisinde olmasını avantaj olarak görse de hibrit araçlarındaki sistemin markasına özel olacağı konusunda da ısrarcı.