TASARIMDA EKSİKLİKLER
LG 360 VR, form olarak, gözünüze taktığınız optik gözlüklerden çok da farklı değil diyebiliriz. Burnun üstüne oturan paletler sayesinde sabit duran cihaz, alından destek almıyor. Tüm ağırlık burunda olduğu için hassas kullanıcıları rahatsız edebilir. Kendi deneyimimizden yola çıkarsak çok da konforlu bir gözlük olmadığını ifade etmemiz gerek. Gelelim tasarımın esas sorununa. Sanal gerçeklik fikrinin bu kadar çekici olmasının tek bir sebebi var: Kullanıcıyı var olmayan bir dünyayla çevrelemesi ve gerçekmiş gibi hissettirmesi. Bu gerçeklik sanrısını yaratabilmek ve kullanıcıyı görsel olarak tamamen sarmalayabilmek için de etraftan ışık almaması gerekiyor. LG’nin sanal gerçeklik gözlüğü ise bu konuda olması gereken deneyimi yaşatmaktan uzak çünkü gözlüğü takınca cihazın altından içeriye ışık sızıyor. Bu da haliyle kullananların tüm hevesini kırıyor.
Gözlük kullananlar VR 360’ı takmadan önce gözlüğü çıkarmak zorunda fakat merceklerin netlik ayarı birbirinden bağımsız olarak yapılabiliyor. Gözlüklüler için bu belki bir telafi olabilir. Ayar yapılabiliyor dedik ama sanmayın ki her şey kusursuz. Merceklerin netliğini ayarlamak için çerçevelerini basitçe sağa sola çevirmek gerek. Bulanık olmayan görüntüyü yakalayana kadar bu ince ayarı yapmanız yeterli. Tabii gözlük gözünüzdeyken parmaklarınızı içeri sokabileceğiniz bir alan olmadığı için bu hareketi gözlüğü takarken yapmak imkansız. Netlik ayarı yaparken gözlüğü çıkarmanız lazım! Aslında gözlük iki parçadan oluşuyor.
Etraftaki ışığı engelleyen, farklı ton gri renkte ve farklı malzemede oluşuyla dikkat çeken parça, takıp çıkarılabilir yapıda. Mercekleri ayarlamak için o parçayı çıkarıp gözlüğü öyle takarsanız başarıya ulaşabilirsiniz. Fakat denemesi için birine uzattığınızda ve o kişi merceklerin netlik ayarını değiştirmek istediğinde o parçayı söküp tekrar takmak gerekecek. LG, kullanışsız ve zahmetli bir yol seçmiş. Işık engelleyici parça takılıyken bile ışığın tam olarak engellenememesi de cabası.