Lost Planet 3 incelemesi

KAYIP GEZEGENE SON YOLCULUK ŞU AN BU İNCELEMEYİ OKUYOR OLMANIZIN TEK BİR SEBEBİ VAR O DA İLK LOST PLANET’İN GERÇEKTEN İLGİ ÇEKİCİ BİR YAPIYA SAHİP OLMASI. AKSİ TAKDİRDE İKİNCİ OYUNU BU DENLİ FECİ ÇUVALLAMIŞ BİR SERİNİN ÜÇÜNCÜ OYUNUNU BU ŞEKİLDE ÖNÜMÜZE SUNMAYA KİMSE CESARET EDEMEZDİ

Kendi yerel canlıları bulunan bir gezegeni işgal edip, ellerinden her şeylerini alma hikayesi artık ilginizi çekiyor mu bilmiyoruz ama açıkçası biz pek yemiyoruz. Avatar nasıl ki fazla “Pocahontas”tı; bu hikaye türü de bir o kadar fazla “Avatar”. Capcom, ikinci oyunda bütün kredisini tüketince bu kez görevi üçüncül bir firmaya (Spark Unlimited) devrederek işin içinden sıyrılmaya çalışmış ancak devrettikleri ismin elle tutulur hiçbir başarısının bulunmadığını hesap edememişler anlaşılan. Konu olarak da iyi bir toparlama aracı olarak yıllardır kullanılan “Her şeyin başlangıcı” konseptine sığınmışlar. Lost Planet 3, ilk oyunun geçtiği dönemden 50 yıl öncesini konu alıyor. James Peyton’ın T-energy kaynaklarını sömürebilmek amacıyla EDN III gezegenine gidişini anlatan yapım, bu noktadan itibaren ne olup da ilk oyundaki hale geldiğimizi gözler önüne seriyor. Ancak pek de etkileyici olmayan bir yolla…