MX4’ü ilk elimize aldığımızda tasarımdaki sadelik dikkat çekiyor. Öyle ki, Android’in olmazsa olmazlarından olan alt kısımdaki kapasitif dokunmatik tuşlar MX4’te kendine yer bulamıyor. Telefonun ön alt kısmında yalnızca dokunmatik ana ekran tuşu yer alıyor. Çerçeve konusunda cimri olan cihazın ekranının yan taraflarında oldukça ince bir kısım yer alıyor. Böylece 1920×1152 piksel çözünürlükteki Full HD IPS panelde ekranın keyfini sürmek mümkün oluyor. Telefonun üst kısımda sensörler ve 2 megapiksel çözünürlüğünde bir kamera bulunuyor. iPhone modellerinden izler taşıyan, yuvarlak bir tasarıma sahip olan MX4’ün arka kısmında plastik malzeme tercih edilmiş. Burada 20,7 megapiksel çözünürlükte kamera ve çift LED flaş göze çarpıyor. Alüminyum çerçeveyle birlikte birlikte gelen cihazın yan taraflarında tek sorun güç tuşunun konumlandırıldığı bölüm. Oldukça büyük olan ekranına karşın güç tuşunun üst kısımda bulunması bir eksi olarak görülebilir. Ancak neyse ki cihazda çok başarılı kısayollar yer alıyor ve güç tuşuna fazla da ihtiyaç kalmıyor.
Cihazda birçok hareket kontrol (gesture) yer alıyor. Ekranı açmak için iki kere dokunmak, ekranı kapatmak için ise ana ekran tuşuna basılı tutmak yeterli oluyor. Ancak Meizu MX4’ün kolay kullanım özellikleri bunlarla da sınırlı kalmıyor. Ekranı açmadan yukarıdan aşağı kaydırarak direkt olarak bildirim ekranını açabiliyor, tekrar yukarıdan aşağı kaydırıldığında ise kilit ekranını atlayarak hemen ana ekrana ulaşabiliyoruz. Bu kısayollar bazen zorluk da çıkarabiliyor. Yapılan kaydırma hareketleri gerektiği gibi algılanamayabiliyor veya cepteyken telefonun ekranı aktif hale gelebiliyor.
MX4’ün menü tuşları alt kısımda yer almıyor. Bunun yerine Meizu farklı bir yöntem uygulamış. Uygulamalara giriş yapıldığında ekranın alt kısımda menü tuşları beliriyor. İstenirse aşağı doğru kaydırma hareketi uygulayarak menüyü gizlemek mümkün oluyor. Ayrıca bu menüye ihtiyaç duymadan ana ekran tuşuna basılı tutarak geri gidilebiliyor. Tuşların ekranda yer alması tasarımın sadeleştirilmesi açısından hoş olsa da tuşların eksikliğinin hissedildiğini söylemek gerekiyor. Hazır bu tuşlardan söz etmişken ana ekran tuşunun güzel bir özelliğinden bahsetmeden olmaz. Telefona bildirim geldiğinde home tuşu yanıp sönüyor ve bu sırada oldukça hoş bir görüntü oluşturuyor. Küçük ama güzel düşünülmüş bir özellik. iOS’ten ilham aldığı görülen Flyme 4.0 arayüzü, daha önce iPhone kullanan kişilere oldukça tanıdık gelecektir. Tek bir ana menüden oluşan arayüzde kullanılan ikonlar oldukça sade bir şekilde tasarlanmış. Cihazın bildirim kısmında ve ayarlar menüsünde de iOS esintilerine rastlanıyor. Tüm bu benzerlikleri bir kenara bırakırsak sade arayüzün günlük kullanımda epey işlevsel olduğunu söyleyebiliriz. MX4’ün eleştirilen noktalarından bir diğeri ise arayüzünde bazen yavaşlamalar ve donmalar yaşanması.