Need for Speed (NFS) artık birkaç parçaya ayrılmış olan ve kendi alt markalarını yaratmış devasa bir seri haline geldi. Seri içinde arcade yarışlardan tutun, araç modifikasyonuna; yasa dışı yarışlardan, polis kovalamacalarına kadar hemen hemen her şeyi tattık. Shift serisiyse NFS markasını biraz daha ciddi boyuta kaydıran sıkı bir simülasyon oyunu olarak göze çarptı. İkinci oyunu ilk olarak Londra’da düzenlenen Electronic Arts şovunda oynama şansı bulmuştum. Oyunun sadece sürüş mekanikleri değil, aynı zamanda grafikleri de gerçekçiliğe büyük katkılarda bulunuyordu. Güneş gözünüzü alıyor, yağmurlu havalarda yol tutuş azalıyordu. Fakat daha önce başka oyunlarda da gördüğümüz bu özelliklerin üzerine, seriye ilk kez eklenmiş olan birinci kişi görüş modu, gerçek simülasyon severler için müthiş bir hediyeydi.
ASFALTIN GÖZYAŞLARI
Shift 2’de en çok önem verilen konu, araç fizikleri olmuş. Oyundaki tüm araçların fizik modellemeleri gerçeklerinden bire bir olarak oyuna aktarılmış. Aracın ağırlığı, neresinin diğer parçalarına göre daha ağır olduğu gibi özellikler oyunun gerçekçilik iddiasını sağlamlaştırmış. Araç modellerinde detaya verilen önem oldukça iyi. Bu nedenle gerçeğine oldukça yakın bir sürüş modellemesi çıkmış ortaya. Yine araçların fizik ve genel modellemelerinin iyi olması kazaların da son derece gerçekçi olmasını sağlamış. Tüm bu argümanların hepsi tek bir kapıya çıkıyor: Gerçekçilik. Fakat tüm bunların üzerine uzun uzun konuşmamız gereken başka bir konuysa kask kamerası olmuş. Bahsettiğimiz şey alelade bir kokpit kamerası değil. Bu oyun deneyimini baştan aşağı yeniden tanımlayan harika bir olay. Kask kamerası denilen olay, yarışı tamamen birinci kişi gözünden oynamamızı sağlıyor. Bu durum gerçekçiliğin had safhaya ulaşmasını sağlamış. Sürdüğünüz araç yolda zıpladıkça, ani fren yaptıkça görüşünüz bozuluyor. Sonuçta pilotun bedenin içindesiniz ve bir beden aracın içindeyken nasıl tepki verirse o şekilde hareket ediyorsunuz. Yüksek hızlara ulaştığınız zaman etraf silikleşiyor, sesler boğuklaşıyor. Gerçek bir yarış pilotunun hissettiği tüm etkileri hissediyorsunuz. Muhteşem olmuş. Birinci kişi kamerasını kullanmak, yol üzerinde karşınıza çıkan engelleri de çok daha fazla hissetmenizi sağlamış. Güneş direkt gözünüzü alabiliyor, ön cam çatladığında görüşünüz azalıyor, hava karardığında yol lambalarını izlemek zorunda kalıyorsunuz. Kask kamerası basit ama etkili bir katkı olmuş yarış türüne. Fakat tüm bu görsellik, oyunun split-screen (bölünmüş ekran) özelliğinden olmasına sebep olmuş. Etrafta o kadar çok şey olup bitiyor ki aynı ekran üzerinde iki kişi oyun oynamak, daha doğrusu tüm bunları daha küçük iki ekrana sığdırmak mümkün olmamış. Bir arkadaşınızla aynı sistem üzerinde oynamayı unutun kısacası. Oyunun bir diğer önemli özelliğiyse Autolog sistemi. Bu sistem artık tüm NFS oyunlarında kullanılıyor. Fakat Shift 2’nin Autolog sistemi diğerlerine göre daha gelişmiş bir sistem. Autolog, sizin ve arkadaşlarınızın tüm yarış bilgilerini en ince detayına kadar istatistik veri olarak tutuyor. Hangi aracı kullanmışlar, hangi pistte yarışmışlar, hava nasılmış… Tüm bu bilgileri tek bir bakış atarak görebiliyorsunuz. Yine Autolog üzerinen bu istatistiklere bakarak yarış düzenlemek, turnuva organize edebilmek de mümkün. Kask kamerası ve gelişmiş Autolog sistemi Shift 2’nin ön plana çıkmasını sağlayan iki önemli özellik olarak dikkat çekiyor. Oyunda 140 adet lisanslı araç bulunuyor. Gran Turismo 5 ya da Forza Motorsports 3 gibi oyunlara göre oldukça düşük bir rakam olsa da oyunun yapımcıları bunun bilinçli bir tercih olduğunu ve sadece en iyi araçlara odaklanmak istediklerini belirtiyorlar. Ayrıca oyunda 40 adet pist bulunuyor. Bunların tümü de gerçek dünyadaki pistlerden modellenmiş ve oldukça iyi görünüyor.
KIRIN DİREKSİYONU
Fakat sürüş dinamikleri fena halde saçmalayabiliyor. Şimdiye kadar oyunun iyi özellikleri üzerinde durduk ancak özellikle bir direksiyon setiyle oynadığınız zaman araçların sürüş mekanikleri garip tepkiler verebiliyor. Hiç beklemediğiniz anda yoldan çıkabiliyor, tam gaz giderken bir anda takla atabiliyorsunuz. Evet, sürüş oldukça hassas bir konu ancak aynı araçla beş kere yarışa çıktıktan sonra o aracın nasıl tepkiler verebileceğini az çok biliyorsunuzdur. Fakat alıştığınız aracınız bile bir süre sonra anormal tepkiler verebiliyor. Bunu araç modellerinin içinde çok fazla ayrı parça olmasına yorduk biz. Yoksa aynı aracın tek bir yarış içinde kararsızlık göstermesi çok hayra alamet bir iş değil.
YANMIŞ LASTİK KOKUSU
Bir de NFS serisinin kötü bir alışkanlığı olan kararsız yapay zeka durumu var. Yani sizin, kan ter içinde kalarak döndüğünüz virajları saatte 180 km hızla alan cengaverleri gördüğünüz zaman sinirleriniz bozuluyor. Özellikle kariyer modunun sonlarına doğru oyun iyice zorlaştığı zamanlarda daha fazla şahit oluyorsunuz bu duruma. Aradan yıllar geçiyor ancak biz hala aynı hataları görmeye devam ediyoruz. Yani yapay zekanın bizi zorlayabilmesinin tek yolu hile yapması mıdır?
ALSAK MI?
Shift 2 Unleashed kesinlikle kaliteli bir oyun ancak GT5 ya da FM3 gibi oyunlarla yarışabilecek kapasitede değil. Gerek yapay zeka aksaklıkları, gerek sürüş mekaniklerindeki arızalar durumu biraz zora sokuyor Shift 2 için. Bu oyunu ancak ve ancak iflah olmaz yarış oyunu hayranlarına öneriyoruz. Daha seçici oyuncular için piyasada çok daha kaliteli yapımlar mevcut. Yine de hakkını yemeyelim: Autolog ve kask kamerası gibi özellikler gayet iyi olmuş.
► Detaylar ve puan tablosu sayfa 2‘de
