OPPO Kurumsal İletişim Müdürü Murat Karakoç, Türkiye’de ve dünyada bu yeniliklerin etkilerini değerlendirdi. Özellikle yapay zeka entegrasyonlarıyla gelişen akıllı telefon pazarına odaklanan Karakoç, gelecekte cep telefonlarının yapay zekayı kullanabilecek birincil araç olacağına dikkat çekti.
OPPO’nun Türkiye’deki üretici ve dağıtıcı ortaklarıyla birlikte geliştirdiği projeler sayesinde, yerel üretim artarken, küresel stratejilerde de Türkiye’nin önemli bir konumda olduğunu vurguladı.
Karakoç açıklamasında: “Türkiye’de teknolojiye olan yüksek ilgi, akıllı telefon pazarındaki büyümenin en önemli itici güçlerinden biri. Araştırmalara göre, Türk tüketicilerinin neredeyse yüzde 80’i cep telefonu kullanıyor. Sosyal medya kullanım oranının da yüksek olduğu Türkiye’de, tüketiciler teknolojiye hızlı adapte olabiliyor ve bunun da OPPO gibi markalar için büyük bir fırsat. Teknolojiyle haşır neşir bir toplum olarak, Türk tüketicisi her yeniliğe açık ve yeniliklerin hızlı bir şekilde hayatlarına entegre edilmesini istiyor” dedi.
Murat Karakoç, Türkiye’nin OPPO’nun küresel büyüme açısından çok stratejik bir pazar olduğunu belirterek; ”Türkiye’nin jeopolitik ve ekonomik olarak Avrupa ile entegrasyona açık bir pazar olması, OPPO için büyük bir fırsat yaratıyor” dedi. Karakoç, Türkiye’deki tüketicilerin teknolojiye olan ilgisi ve adaptasyon hızının da şirketin bu pazara olan yatırımını artırmasının başlıca sebepleri arasında olduğunu da sözlerine ekledi.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
OPPO, yapay zeka teknolojisiyle de açıklamada bulundu
Gelecekte akıllı telefonların yalnızca iletişim aracı olmaktan çıkıp, birer yapay zeka merkezi hâline geleceğini kaydeden Karakoç, üretken yapay zeka teknolojisinin telefonlarla entegrasyonunun önemine dikkat çekti. Karakoç, ”Yapay zeka entegrasyonu hızla ilerliyor. Önümüzdeki yıllarda telefonlar, yapay zekayı daha fazla kullanabilen ve bu teknolojiyi günlük hayatımıza entegre edebilen cihazlar haline gelecek,” dedi.
OPPO’nun katlanabilir ekranlı telefonları ve artırılmış gerçeklik (AR) teknolojilerine dair bilgi veren Karakoç, katlanabilir telefonların Türkiye pazarında fiyatların daha uygun hale gelmesiyle büyük bir ilgi gördüğünü belirtti. Ayrıca artırılmış gerçeklik ve sanal gerçeklik teknolojilerinin, eğitim sektöründe de büyük bir potansiyel sunduğunu, bunun kullanıcı alışkanlıkları ve tercihlerine bağlı olarak daha geniş kitlelere ulaşacağını ifade etti.