Panasonic Lumix GH3 incelemesi

PROFESYONEL GÖRÜNÜM
GH2’ye göre daha büyük ve geniş bir gövdeye sahip Panasonic Lumix GH3 kesinlikle daha profesyonelleştirilen özelliklerini görüntüsünde de hissettiriyor. 550 gram ağırlığındaki gövde ağırlığı özellikle DSLR segmenti baz alındığında oldukça hafif kalıyor. Ergonomik bir tasarıma sahip gövdedeki tuş yerleşimi de kolay kullanım sağlıyor. Öyle ki farklı bir markadan GH3’e geçtiğinizde birkaç çekimin ardından arayüzle birlikte tuşların yerlerine de kolaylıkla alışıyorsunuz.

Magnezyum alaşımlı gövde eldeyken daha profesyonel bir his verirken darbelere karşı da ekstra koruma sağlıyor. Tüm ayarlar dokunmatik ekranın yanı sıra gövde üzerindeki bu fiziksel tuşlarla da yapılabiliyor. Genel anlamda aynasız sınıfına selefi GH2’ye göre çok daha rekabetçi bir şekilde giren Panasonic Lumix GH3 başta video ve RAW çekim performansları olmak üzere oldukça başarılı bir kamera.

Magnezyum alaşımlı güçlü gövdesi, hareket kabiliyeti ile her açıdan kullanımı kolaylaştıran dokunmatik OLED ekranı Panasonic Lumix GH3’ü fiyat-performans yarışında üst sıralara taşıyor. Ancak yine de rakiplerine oranla çok da geniş sayılmayacak lens seçenekleri, JPEG formatında çalışırken yüksek ISO’larda elde edilen sonuç gibi handikaplar Panasonic’in aynasız modellerinde çözmesi gereken eksiler arasında. Bu noktada daha çok video çekimleri ile ilgilenen kullanıcıların ilgisini çekebileceğini düşünüyoruz.

Ayrıca her ne kadar daha profesyonel bir görünüm sunsa da çoğu kullanıcının gözünde Lumix GH2’nin en büyük avantajlarından biri olan kompakt boyutları Lumix GH3’te yerini daha büyük bir gövdeye bırakmış.