Global ölçekte işleri bir türlü rayına oturtamamış olmasına rağmen, Türkiye’de nasıl olup da devamlı birinci tercih olduğu anlaşılamayan PES serisi, bu lokal başarıdan tatmin olmayarak FIFA’nın koltuğuna gözünü dikmiş görünüyor. Sağ köşede, internet kafelerin mutluluk sebebi, PES “Ben bu oyunun ISS zamanlarını hatırlarım” 2016 Aynı ay içinde iki farklı Konami AAA oyunu incelemek enteresan bir durum aslında. Tıpkı tam güneş tutulması gibi bir daha görmeye ömrümüz yeter mi bilemediğimiz bir olay. Özellikle de Konami’nin bundan sonra PES dışında büyük bütçeli herhangi bir oyun yapmayacağı dedikodularının çıkmasından sonra. Her ne kadar Konami bunu yalanlasa da tüm oyuncu aleminin Konami’ye fazlasıyla kızdığı bir dönemde, piyasaya çıkan iki oyunun da çok başarılı olması ise kaderin cilvesi olsa gerek. Metal Gear Solid için bu durum şaşırtıcı olmasa da, PES için beklenmedik olduğunu söyleyebiliriz. Zira biz futbolseverler, PES’e karşı olan inancımızı yıllar önce kaybetmiştik. Ama size bir şey söyleyelim mi? PES 2016 bizi yanılttı, hem de çok fena yanılttı. PES 2016’nın, şimdiye dek yapılmış en iyi PES olması bir yana, muhtemelen gelmiş geçmiş en iyi futbol oyunu aynı zamanda. Eğer bakış açınızı belirli konsollarla kısıtlarsanız tabii ki… ALEMİN TEK AKILLISI KONAMI Bu ne demek? Şu demek; bildiğiniz üzere PES 2016, eski nesil-yeni nesil ayırt etmeksizin tüm platformlara çıktı. Oldukça anlaşılabilir bir şekilde yeni nesil konsollarda muazzam görünen oyun, PS3 ve Xbox 360’ta yapmış olmak için yapılmış gibi bir görüntü sergiliyor. Buraya kadar her şey normal. Normal olmayan ise, PC’nin yeni nesilden değil eski nesilden port edilmiş olması. Konami’nin nasıl bir düşünceyle bu kararı verdiğini bilmiyoruz ancak PC gibi bir platforma eski nesil portunu layık görmek doğru bir karar mı bilemiyoruz. Daha da rahatsız edici olan ise firmanın PC oyuncularını resmen kandırıyor olması. Oyunu Steam’den almak isteyen bir oyuncu eğer hiçbir inceleme veya haber okumadan, sadece oyunun sayfasındaki video ve ekran görüntülerine göre hareket etse, ilk maçına başladığında büyük bir şaşkınlık yaşardı muhtemelen. Çünkü Konami, oyunun Steam sayfasına PS4 ve Xbox One görüntülerini koymayı tercih etti. Bakın bu alenen tüketiciyi kandırmaktır ve cezalandırılması gerekir. Bir incelemenin birincil görevi de tüketiciyi aydınlatmak olduğundan sizleri uyarıyoruz; oyunu PC’de almayın! Buraya kadar olan kısım oyunun kendisinden ziyade Konami’nin tutumu ile ilgiliydi. Tüm bunlar yüzünden PES 2016’nın başarısını görmezden gelecek değiliz. Zira PS4 ve Xbox One sürümlerinde oyun resmen şov yapıyor. FIFA incelemesinde oyunu oynarken sıkıldığımızdan dem vurmuştuk. Bu tarafa geldiğimizde ise uzun yıllardır bir spor oyununda hiç eğlenmediğimiz kadar eğlendiğimizi rahatlıkla söyleyebiliriz. PES serisi sonunda kendisini sevdiren o havasına yeniden kavuşmuş. SAHADA KEMİK SESLERİ Yapımcı PES Productions bütün işini gücünü bırakmış ve tüm odağını oynanışı düzeltmeye adamış. Bu oyunun neyi iyi yaptığını açıklarken; “Şu kötüydü onu düzeltmişler” şeklinde tekil detaylara girmek anlamsız olacak. Zira PES 2016, sahada gerçekleşen her şeyi çok iyi yapıyor. Bir kere yenilenen oyuncu fizikleri ağzımızı açık bıraktı. Bugüne kadar futbol oyunlarında gördüğümüz oyuncu fizikleri gerçeğe yakın olsa da, yaşananlar fazlasıyla çeşitli kılınmış senaryolardan ibaretti. Yeni çarpışma sistemi, yaşananları tamamen o anın sonuçlarına göre hesaplayarak ekrana yansıtıyor. Bir oyuncunun kalçasının çarpma şekli, çarpma noktası ve çarpma hızı, rakibin vücudunun göstereceği tepkiyi komple değiştiriyor. Oynamaya ilk başladığınızda bu sisteme şaşkınlıkla bakarken, harcadığınız zamanla birlikte en büyük kozunuz haline getiriyorsunuz. Mesela boyu kısa ve hızlı oyuncuların ağırlık merkezlerinin yere daha yakın olmasından kaynaklı, cüsseli oyuncuların üstten darbelerini bertaraf ederek yollarına devam edebildiklerini görüyorsunuz. Bu özellik sayesinde maçlar çok daha mücadeleci ve fiziğe dayalı hale getirilmiş. GERÇEKÇİ OLACAKSAN BÖYLE OL Yıllardır yıldız oyuncuların yetenekleri oyunlara daha bir özenle aktarılır. Lakin bu oyunda işin biraz suyu çıkarılmış. Öyle ki, teknoloji izin verse ve futbolcuların kafasına birer poşet geçirebilsek, sadece vücut hareketlerinden, koşma şeklinden veya vuruş stilinden hangi oyuncu olduğunu tahmin edebilirsiniz. Yani topa Ronaldo ile vuruyorsanız top sadece normalden daha hızlı gitmiyor. Oyuncunun kim olduğuna göre top yerden hızlı gidebildiği gibi, yukarıdan bombeli de düşebiliyor. Daha da güzeli, yapay zekanın bu özelliklere göre hareket etmesi. Kanattaki adam Sterling ise boşa kaçarken çizgiye yakın ve kanatlardan hareket ediyor; Robben ise ceza sahasına girebileceği boşlukları yakalamaya gayret gösteriyor. Zaten fizik motorunun ardından oyundaki en güzel şey de yapay zeka olmuş. PES oyunlarında kangren haline gelmiş olan takım arkadaşlarınızın istediğiniz gibi hareket etmemesi sorunsalı tamamen ortadan kaldırılmış. Rakibin konumlanmasına göre takım arkadaşınızın nerede olmasını arzu ediyorsanız tam da o noktaya koşu yaptığını görüyorsunuz. Tabii aynı yapay zeka rakiplerinizin de avantajı haline geliyor. Forvet oyuncunuzun defasın arasına sızarak boşluk yakaladığını gördünüz ancak pas vermekte sadece yarım saniye geç kaldıysanız, rakip oyuncuların durumu analiz ederek verdikleri tepkileri ve tüm açık kanalları anında kapatmalarını hayretle seyrediyorsunuz. HER ŞEY TAMAM, BİR BU EKSİK! PES 2016’nın “sahada” gerçekleşen her şeyi çok iyi yaptığını söylemiştik. Saha dışına çıktığımızda ise FIFA’nın gerisinde kalmaya devam ediyor. Sunum noktasında oyun hala eski ve kalitesiz görünüyor. Aynı yemeği ısıtıp ısıtıp önünüze koymak istemiyoruz ancak takım lisanslarını alamıyor olmaları önlerindeki en büyük engel hala. Yani North London’larla, olmayan Alman Ligi ile PES’in, FIFA’nın her anlamda önüne geçebilmesi mümkün değil. Buna rağmen sahip oldukları Şampiyonlar Ligi lisansına Avrupa Ligi’ni de eklemiş olmaları güzel bir yenilik. Atmosferi bu alanlarda güzel yakalıyorlar. Ayrıca PES, FIFA’ya göre geride kaldığı bir diğer nokta olan spikerde de bu sene değişikliğe gitmiş. 2008 yılından bu yana spiker koltuğunda oturan Jon Champion (ki gerçekte gayet iyi bir spikerdir), yerini son yılların en sevilen Premier Lig spikerlerinden Peter Drury’e bırakmış. Drury çok iyi bir spiker ancak ilk senesi olması sebebiyle biraz heyecanlı olduğu sesinden anlaşılabiliyor. Ekürisi Jim Beglin ile de uyum sorunu yaşadıkları su götürmez. Zaten Jim’in orada ne işi var anlamak mümkün değil, herkesin gördüğü şeyi tekrarlamaktan başka bir şey yapmıyor. Sonuç olarak Martin Tyler hala futbol oyunlarındaki en iyi spiker ancak PES, Drury ile önemli bir hamle yapmış gibi görünüyor. BAYRAM PS KAFELERE ERKEN GELDİ LOG dergisi olarak yıllardır FIFA’yı ön plana çıkarıyor ve haklı başarısını taçlandırmaya çalışıyoruz. Lakin yiğidi öldürdüysek, zamanı gelince hakkını da vermemiz gerekiyor. PES bu sene daha eksiksiz ve daha eğlenceli bir futbol tecrübesi sunuyor oyunculara. Eminiz birkaç yıldır FIFA’ya alışkanlık kazanmış oyuncular değişlikte zorluk yaşayacaklardır ancak bir şans vermelerini tavsiye ederiz. DETAYLAR MyClub ile FIFA’nın Ultimate Team’ine cevap vermeye çalışan PES, çok daha rafine bir mod haline getirmiş burayı. Hala aynı seviyede değil ama yakında iyi bir alternatif olacaktır. NBA 2K serisini sevmemizin nedenlerinden birisi olan saha dışı aksiyonların bir benzerini PES Master League’de görüyoruz. Kariyer modunu güzelleştiren hareketler bunlar. Takım lisansları yok diye çok üzülmeyin. PS4 ve Xbox One içinde yer alan son derece detaylı bir editör sayesinde her takımı oyuna ekleyebilir, kendi fotoğrafınızı yükleyebilirsiniz. “Her şeyi FIFA’dan araklıyoruz” korkusundan bir türlü oyuna yedirilemeyen gol sevinçleri, bu sene az da olsa eklenmiş. Totti’nin selfie kutlamasını oyunda gerçekleştirebilirsiniz. PUANLAMA