Makineyi kutudan çıkartıp kullanmaya başladığımızda bizi etkileyen ilk şey cihazın retro tasarıma sahip olması ve kullanırkenki verdiği hissiyat oldu. Çok sağlam bir yapıda olan Fujifilm XT-4, magnezyum alaşımdan üretilen bir gövdeye sahip. Hava koşullarına da dayanıklı olduğu için yağmurlu ortamlarda dahi rahatlıkla kullanılabilen makine XT-3’den daha büyük ve daha ağır. ISO ve enstantane için özel tekerleklerle gelen makineyi manuel kontrol etmek kolay. Pek tabii farklı bir makineden bu makineye geçiş yapacaksınız kısa bir alışma süresine ihtiyacınız var. Fotoğraf ve video arasındaki geçiş yapmak makinenin üst tarafında yer alan enstantane tekerleği sayesinde mümkün. Artık profesyonel fotoğraf makinelerinde görmediğimiz flaş bu makinede de yer almıyor.
Hot shoe yuvaya destek veren makineye harici flaşlar takılabiliyor. Makinenin arkasında 1.62 milyon noktalı 3 inç TFT LCD dokunmatik ekran bulunuyor. Bir önceki modelin ekranı belli açılarda kullanıma izin verirken yeni modelin ekranı 180 derece de dahil olmak üzere farklı açılar sunabiliyor.
Özellikle kameranın ön tarafa doğru dönebilmesi VLOG çekimler yapanlar için biçilmiş kaftan. Ekran performansına bakıldığında 3 inçlik ekran güneş ışığı altında yüksek görülebilirlik sunuyor. Elektronik vizöründen de memnun kaldığımız makinenin sağ tarafında iki adet SD kart bağlantısı yer alıyor. Sol tarafa bakıldığında USB-C, mini-HDMI, uzaktan kumanda ve mikrofon bağlantıları bulunuyor. Kutu içeriğinden çıkan USB-C-3.5 mm kulaklık adaptörü sayesinde cihazda kulaklık girişi de mevcut. Makine bununla birlikte USB-C bağlantısı üzerinden powerbank’ler üzerinden de şarj edilebiliyor.
Makinede göze çarpan detaylardan bir diğeri de geliştirilmiş pil ömrü. Bir önceki modelde 1.260 mAh kapasiteli pille 390 çekim sunarken, 2.350 mAh kapasiteli pille 500 çekim vadediyor. Açıkcası pil ömrünün uzaması bizim gibi fotoğraf ve video çekmeyi sevenler için gerçekten de önemli bir iyileştirme.