Potansiyelli adım; 2022 BMW X1 ön incelemesi
Düzenlenen özel etkinlik kapsamında direksiyonu başına kısa süre de olsa geçme şansına eriştiğimiz 2022 BMW X1, asfalta getireceklerinden mesajları verdi.
2 Serisi Active Tourer ve makyajlı 3 Serisi gibi modellerden sonra BMW’nin Türkiye listelerine bu yıl dahil ettiği önemli isimlerden birisi de yeni X1 oldu. Kısa süre önce düzenlenen özel bir etkinlik kapsamında bir araya gelme fırsatına etiştiğimiz üçüncü jenerasyon, markanın güncel dönüşüm dinamiklerini kendi perspektifi ile bir araya getiriyor. Dışarıdan bakıldığında çok daha cesur ve iddialı olan 2022 BMW X1 ürün gamı, kokpit tarafında da kaliteyi bir katman daha yukarı taşıyan dinamikler taşıyor. Türkiye’ye X-Line ve M Sport donanım paketleriyle giriş yapan modeller, iki farklı kullanıcı tipine de beklenenin ötesinde cevap verebilecek karakterde.
Kağıt üzerinde 2022 BMW X1
Üçüncü nesille birlikte X1 ürün gamında kullanıcı deneyimini doğrudan etkileyecek iyileştirmeler karşımıza çıkıyor. Buradaki farklılıklara ilk olarak iç yaşam alanı üzerinden yer vermek istiyoruz. Yeni X1, büyüyen ölçüleriyle öne çıkıyor. Önceki jenerasyona göre 53 milimetre daha uzun, 24 milimetre daha geniş ve 44 milimetre daha yüksek bir otomobil karşımızda. Yeni BMW X1’in gövde boyutlarındaki bu değişim yaşam alanında da kendisini gösteriyor. 22 milimetre artırılan aks mesafesi, arka tarafta ciddi oranda hissediliyor. Bir önceki jenerasyona göre 35 litre artırılarak toplamda 540 litreye gelen bagaj hacmi de böyle bir model için yeterli. Otomobilde kaydırılabilir olarak gelen arka koltuklar yatırıldığında ise 1600 litreye kadar yükleme alanı söz konusu.
Yeni model grubunun kokpit yapısı ise 2 Serisi Active Tourer ile paralellik gösteriyor. Burada markanın “Space Age” akımını akıllara getiren tasarım yaklaşımının ibarelerini görebildiğimiz bir düzen söz konusu. Yeni nesil iDrive kontrol panellerinin konumlandırıldığı orta konsol, farklı açılardan bakıldığında hava duruyormuş efekti veriyor. Kapı kollarının da uç bölümleriyle gövdeden bağımsız konumlandırılması gerek görünüm gerekse tamamlayıcılık olarak keyifli. Sürücü ve multimedya ekranlarının konumlandırıldığı bölüm ise fiziki tuşlardan tamamen arındırılmış yapıda. 10,25 inç gösterge ekranı ve 10,7 inç boyutundaki eğlence sisteminin kombinasyonu görsel zenginlik de düşünüldüğünde premium hissiyatı kesinlikle destekliyor. Bu şemada klima kumandalarının fiziki bir tuş üzerinden sağlanamaması bazı kullanıcılar için ters bir yaklaşım olarak da görülebilir.
Yeni jenerasyonda malzeme kalitesi de artırılmış. X1, 3 Serisi ile yan yana koyulduğunda kalite algısı olarak daha geri planda konumlansa da kesinlikle beklentileri karşılıyor. Nitekim donanım listesinde karşılaşacağınız; BMW Head-Up Display, Adaptif LED Farlar, elektrikle ayarlanabilen ısıtmalı ön Koltuklar, HIFI/Harman-Kardon Ses Sistemi, Panoramik Cam Tavan, Sürüş Asistanı ve Park Asistanı, yeni X1’i ailenin üst modellerinden geride bırakmıyor. Tüm bu standart donanımlara ek olarak lansman sürecinde; Sürüş Asistanı Professional, Park Asistanı Plus, Konfor Erişim Sistemi ve Kablosuz Şarj Sistemi donanımları tüm otomobillerde bulunuyor.
Dış tasarımın şifreleri
BMW’nin yeni tasarım kimliği malum uzun süredir tartışmaların odağında. Özellikle 7 Serisi ve X7 gibi modellerde devasa boyutlara ulaşan yeni böbrek ızgara yaklaşımı bugün hala meraklılarını ikiye bölüyor. Yeni X1’de de bu kimlikten ibareleri net şekilde görmeniz mümkün. Büyüyen böbrek ızgaraları, çatık kaşlı günüz farları ve arka tarafta üç boyutlu olarak gelen stop tasarımı yeni nesil için temel taşlar niteliğinde. Evet, biz de pek çok kişi gibi markanın özellikle ön bölümde devasa boyutlara taşınan böbreklerine henüz alışabilmiş değiliz. Lakin X1’de uygulanan formun gerçek dünyada rahatsız edici bir hissiyat yaratmadığına şahit olduk. Bu yeni yapı, X1’in 4.500 milimetre uzunluk, 1.845 milimetre genişlik, 1.642 milimetre yükseklik değerleriyle bir araya gelişiyle çok daha kötü bir formül ortaya koymuyor.
X1 profilden bakıldığında da bizde kullanıcılarını memnun edecek bir SUV olmuş. Kapı kollarının gizli şekilde tasarlanması, aracın genel mimarisini bir katman yukarı taşıyor. Ek olarak özellikle arka bölüme doğru gidildikçe, yakın zamanda seri üretime taşınacak olan XM konseptinden de güçlü ibareler dikkatimizi çekiyor. BMW, tüm bu tasarım elemanlarının bir araya gelmesiyle birlikte X1’in sürtünme katsayısını 0,26 cd olarak paylaştı. Bu rakam, markanın süper spor yaklaşımlı hibrit otomobili i8 ile aynı olması sebebiyle ekstra bir özeni hak ediyor. Aerodinamik olarak oldukça başarılı olan üçüncü jenerasyon, SUV segmentindeki modellerin mühendislik olarak ne seviyelere geldiğinin de önemli kanıtı niteliğinde.
X1 M Sport ve kısa sürüşten geriye kalanlar
Düzenlenen organizasyon kapsamında deneyimleme fırsatına eriştiğimiz versiyon M Sport rozetini taşıyor. Adından da anlaşılacağı üzere X-Line’a göre daha sportif parçalarla desteklenen bu versiyonla birlikte kullanıcıları önemli farklar bekliyor olacak. Standart pakete göre 15 milimetre daha aşağıda konumlanan M Sport versiyonunda buna paralel olarak M Adaptif Süspansiyon seti de geliyor. BMW bir önceki nesile göre M Sport versiyonunu 0,5 milimetre daha aşağıda konumlamayı tercih etmiş. Sürüşü çok daha sezgisel ve hızlı tepki aralıklarıyla götürme imkanı sağlayan bu değişimlerin kesinlikle direksiyon başındaki sürücüye geçeceğini söyleyebiliriz. Dışarıda karartılmış ızgara, siyah renk aynalar, kokpit tarafında ise M direksiyon ve Alcantara detaylı koltuklar da asfalta yansıyan performans hissiyatını görsel bazda destekliyor.
Rozetler ve detaylar her ne kadar “M” üzerine ibareler taşısa da, kaputun altındaki parçalara baktığınızda bu versiyonun safkan bir M otomobili olmadığını anlıyorsunuz. Her iki versiyonda da konumlandırılan 1,5 litrelik benzinli motor, 136 beygir güç ve 230 Nm tork üretiyor. 118i versiyonu üzerinden gelen bu değerlerle X1’in 0’dan 100’e hızlanması 9,2 saniye olarak veriliyor. BMW’nin son nesil FAAR altyapısı üzerine geliştirilen yeni ürün gamı buna rağmen oldukça atik. Özellikle test etme imkanı bulduğumuz M Sport versiyonu, virajlı yollardaki performansıyla şaşırtıyor. Gerçekleştirdiğimiz sürüş sonrasında BMW’nin bu versiyonu M otomobili gibi hissettirmek adına daha çok altyapıdaki silahlardan faydalanma çabasını hissettik. Doğrusunu söylemek gerekiyse, X1’in yeni mimarisini daha üst seviye dinamikler sunan motorlarla test etmeyi şimdiden hayal ediyoruz. İlk intiba, bu altyapının daha üst seviye motorlarla daha başarılı olabileceği yönünde.
10,9,8,7….0
Yeni modelle gerçekleştirdiğimiz tadımlık sürüşte dikkatimizi çeken bir diğer noktalardan birisi de eğlence tarafında. BMW’nin yeni jenerasyon dijital ekran sistemlerinin görsel olarak çok başarılı ve tatmin edici olduğuna sık sık değiniyoruz. Tema destekleri ve arayüz tasarımları fazlasıyla tatmin edici bir deneyime olanak tanıyor. X1’in M Sport paketinde de kendisini fazlasıyla hissettiren bu elemanlara bir de “Boost” modu dahil ediliyor. Bu tarz sportif paketle birlikte standart olarak direksiyonun arkasına konumlandırılan F1 tipi vites kulakçıklarına pek çok modelden alışığız. BMW’nin buraya getirdiği keyifli yorumla birlikte sol taraftaki kulakçığa ekstra bir görev atanıyor. Birkaç saniye boyunca kendinize çektiğinizde sürücü ekranı “M” temasına bürünerek dönüşüm başlıyor. Hemen ardından da bu ekranda “10,9,8,7…” ibareleriyle bir geri sayım başlangıcı söz konusu. Tüm bu kışkırtıcı dönüşümle motorun ve şanzımanın tepkileri, üretilen güç ve torku en hızlı şekilde yere aktarmak üzerine çalışma karakterine dönüşüyor. Özellikle ani sollama ihtiyaçlarında işlevsel olan bu kullanım motor dinamikleri gereği yüksek bir performans sunmasa da, sürücü tarafına lunaparka gitmiş bir çocuk edasında keyif veriyor.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Henüz Türkiye’de sunulmayanlarla birlikte üçüncü nesil X1’in motor seçenekleri hiç olmadığı kadar geniş diyebiliriz. Ailenin giriş seviyesinde konumlanan “18” rozetli dizel ve benzinli motorun dışında hibrit destekli ünitelerde daha ciddi performanslar söz konusu. Benzinli tarafta konumlanan xDrive23i ile 220 beygire yakın bir güç değeriyle otomobilin yaklaşık 7 saniyelik 0-100 değeri öne çıkıyor. xDrive28i versiyonunda ise 2.0 litrelik benzinli motor 245 beygir güç ve 400 Nm torkla geliyor.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Elektriğin devreye girdiği xDrive25e versiyonunda ise benzinli motorlu kombinasyonda 245 beygir güç ve 477 Nm tork dikkat çekiyor. Bu versiyonda kullanıcılara 90 kilometreye varan saf elektrikli sürüş menzilinin sunulduğu bir hibrit deneyim söz konusu. xDrive30e ise 330 beygir dolaylarındaki gücüyle hibrit motorun zirvesi konumunda. Yeni nesille birlikte X1’i ilk kez tamamen elektrikli olarak da satın alınabilecek. Bu altyapıyla birlikte saf elektrikli sürüş dinamizminin kombinasyonu da büyük bir potansiyel barındırıyor diyebiliriz. 2022 BMW X1 , önümüzdeki süreçte daha uzun dönemde tekrar ve detaylı şekilde konuğumuz olacak.