UZUNCA BİR ZAMAN OYUN ÖZELLİKLERİYLE FIFA SERİSİNİ DOMİNE EDEN PES, SON BİRKAÇ OYUNDUR KRALLIK TAHTINI TEKRAR ELE GEÇİRMEYE ÇALIŞSA DA TEKRAR EDEN HATALARIYLA BUNU BAŞARAMIYORDU. BU SENE SERİNİN BİRAZ DAHA İYİ GİTTİĞİNİ GÖRÜYORUZ PES serisi 2008 yılından beri, 2001-2007 arasındaki ihtişamlı günlerinden uzakta. PES 2007’nin hemen ardından değişen oyun motorunun getirdiği yenilikler, oyunu çok daha kalıplara dayalı, ezbere oynanan bir kimliğe sokmuştu. Eskiden taktik ekranında yaptığımız çalışmaların sonuçlarını sahada direkt görebiliyorken, artık çok daha mekanik ve kapalı bir oyun yapısı söz konusuydu. PES serisi o tarihlerden beri kabuğunu kırmaya çalışıyor. Fakat oyun mekanikleri eski serbest oynanışı yakalamaktan halen uzak görünüyor. Yine de bu sene itibarıyla PES, saha içerisinde çok doğru işler yapmış gibi görünüyor. Sunum teknikleri konusunda çok fena çuvallasa da yenilenmiş defans kurguları, daha akıcı hale gelmiş pas trafiği ve yıldız oyuncuların iyi uyarlanmış olmasıyla son yıllardaki en başarılı PES oyunuyla karşı karşıya olduğumuzu söyleyebiliriz. Uzunca bir zaman sonra PES’in artıları ve eksileri birbirini dengeliyor gibi görünüyor. En yakın rakibi FIFA karşısında tercih sebepleri üretemese de, serinin iflah olmaz fanatikleri açısından baktığımızda, ileride daha iyi bir PES oyunuyla karşılaşma ihtimallerinin arttığını söyleyebiliriz. Yine de halen seri, eski muhteşem oyun mekaniklerinin çok uzağında. BİR ZAMANLAR FIRTINALAR… PES Productions saha içinde oldukça fazla yenilik getirmiş. Öncelikle savunma sistemi, FIFA’daki Tactical seçeneğine benzer bir hale getirilmiş. Serinin eski oyunlarında kare tuşuna basarak kastığımız defans sistemi, tamamen zamanlamaya bağlı hale getirilmiş. Tahmin edebileceğiniz gibi bu zamanlamayı tutturamazsanız rakip takımın ofans oyuncularına bol bol boş alan bırakıyorsunuz. Sadece bu özellik bile oyunun öğrenme eğrisine tavan yaptırmış. Oyunun tıpkı bu seneki FIFA gibi temposu düşmüş, defans sistemi yenilenmiş ancak yıllanmış bir PES oyuncusu olsanız bile ilk maçlarınızda zorlanacağınızı söyleyebiliriz. Bunun en büyük sebebi defans sisteminin adam kovalama sistemini bir kenara bırakmış olması. Önemli olan iki şey iyi pozisyon almak ve topla gelen rakibe zamanında müdahale edebilmek. Bu durum, dört senedir PES’in en çok eleştirdiğimiz ezbere oynanış ve kalıp ataklar gibi dinamiklerini görece kırabilmiş. Defans sisteminin otomatiğe değil, yeteneğe bağlı tutulması rastlantısal pozisyonların artmasını sağlamış. Oynanışın çok daha serbest bir hale gelmiş olmasında iki unsurun daha önemi çok büyük: Topun fizik modellemesi ve pas sisteminin daha akıcı hale gelmesi. Top, oyuncuların hamlelerine çok daha mantıklı ve gerçekçi tepkiler veriyor. Bu pozisyonlardan kastımız sadece gol pozisyonları değil, aynı zamanda sahanın kalan iki bölgesindeki top kapma mücadelesinin kendiliğinden yarattığı pozisyonlar da oyunun çok daha serbest bir oynanışa sahip olduğunu gösteriyor. Mesela, havadan gönderdiğiniz ara paslar daha mantıklı yerlere düşüyor ya da uzun paslarda topun mesafesini ayarlamak kolaylaşıyor. Oyunu manuel ayarlarda oynadığınızda pasların ve şutların şiddetini ayarlamak daha rahat, daha “kendiliğinden” bir hale gelmiş. Yine oyuncu kontrolü ve pas atmak da daha esnek bir hale getirilmiş. Toplu koşu ve depar arasındaki geçişleri daha kontrollü yapabiliyorsunuz. Futbolcunun kontrolünün sürekli sizde olduğunu hissediyorsunuz. Eğer top kontrolü yüksek bir oyuncunuz varsa analog çubukları kullanarak çok da minimal dönüşleri kolaylıkla yapabiliyorsunuz. Örneğin, Barcelona ile oynarken rakip takımdan gelen presi küçük paslar ve ince çalımlarla rahatlıkla çözebiliyorsunuz. Ama elbette bunu her takımla yapabilmeniz çok mümkün değil. İlkin paslı oynamak, ardından takımlardaki oyuncu karakterlerini öğrenip elinizin dinamiklere alışmasını beklemek çok önemli… Aksi takdirde takımınız oyundan çabuk düşecektir. Genel olarak baktığımızda top fiziği, futbolcu üzerindeki kontrolün artmış olması, savunma sisteminin yenilenmesi ve pas akışının esnek bir hale gelmiş olması, uzunca bir zamandır gördüğümüz en iyi PES oyununun 2013 olmasını sağlamış. Ancak tekrarlamakta fayda var, oynanış halen FIFA kadar serbestlik hissi vermiyor. PES Productions çoğu şeyi doğru yapmış olsa bile -muhtemelen oyun motorundan kaynaklı- mekaniklerdeki genel takozluğun önüne geçemiyor. Pro Evolution Soccer 2013 ► GİRİŞ ► CİLALA, PARLAT ► DETAYLAR ► PUANLAMA CİLALA, PARLAT Oyun saha içinde çok düzgün işler yapmış olsa da bunu paketlemekte ciddi problemler yaşıyor. PES 2013, çok önemli iki lisansa sahip: UEFA Şampiyonlar Ligi ve UEFA Avrupa Ligi. Gelin görün ki bir Şampiyonlar Ligi ve basit bir dostluk maçı arasında sunum açısından hiçbir fark bulunmuyor. Şampiyonlar Ligi finaline çıkan takımlar sanki mahalle arasında tenha bir yerde maça çıkıyor gibiler. PES 2013 tansiyonu yüksek maçların dramatik yapısını kaldırabilecek hiçbir sunum özelliği taşımıyor. Saha içi renklilik çok düşük ve karakter modelleri iyi olsa da, genel resim çok yavan, sıkıcı. Yıllardır çözülememiş lisans problemleri de olduğu gibi duruyor. Takım ve futbolcu isimleri kafadan sallama ve büyük takımlar dışında kalan takımların çoğunun kadroları güncel değil. Örneğin, Galatasaray’da Sabri Sarıoğlu’nun değerleri Selçuk İnan’ın değerlerinden daha yüksek. Bu özensizlik elbette tat kaçıran bir durum olmasına rağmen, eğer uğraşırsanız tümünü düzeltebilirsiniz. Sunum konusunda ciddi anlamda sınıfta kalan oyunun spikerlerine de ayrı bir parantez açmak gerek. Cidden çok kötüler. Pozisyonları kaçırmalarının yanında, kelime dağarcıkları o kadar dar ki sürekli aynı plağı dinliyormuş hissine kapılabiliyorsunuz. Bu nedenle yaptığınız maçlar zevkli gelse de karşılaştığınız özensiz durum, tadınızı kaçırabiliyor. Haydi, daha dürüst olalım: PES’in ardından FIFA’yı gördüğünüz zaman gözleriniz kamaşıyor. BİRAZ DA YENİ İÇERİK Oyunun bir diğer sınıfta kalan yanıysa, geçen seneden bu yana neredeyse hiçbir yeniliğin olmaması. Hayır, oyun dinamiklerinden değil, oyunun içeriğinden bahsediyoruz. Ne Master League’de ne de turnuva modlarında; kısacası ne tek kişilik ne de multiplayer oyun modlarında bir yenilik var. Menü tasarımları dışında neredeyse hiç dokunulmamış. Evet, oyun dinamikler daha iyi bir hale gelmiş ancak insan bir iki yeni mod, yeni özellik; hiç olmadı Master League’e yeni bir şeyler bekliyor. Ancak bunlardan hiçbiri yok. İçerik tam olarak geçen senekiyle aynı durmakta. Eğer PES Productions, tüm doğru yaptığı şeylerin yanına sunum ve içerik anlamında da bir şeyler ekleyebilseydi, bir ihtimal FIFA’yla kapışabilecek düzeyde bir oyun armağan edebilirdi bize. BOY FARKI Hakkını yemeyelim. PES 2013, uzun zamandır gördüğümüz en iyi PES oyunu ancak piyasada iki futbol oyunu var ve biz de birini seçmek durumundayız. Son dört senede olduğu gibi, bu yıl da sahaların gerçek hakimi FIFA serisi; yine de PES bu yıl, rakibine her zamankinden daha fazla yaklaşarak, gelecek maçlar için umudunun sürdüğünü gösterdi. Pro Evolution Soccer 2013 ► GİRİŞ ► CİLALA, PARLAT ► DETAYLAR ► PUANLAMA Sahalar uzaktan iyi görünüyor ancak maç içerisinde dinamizmi yakalayabilecek bir sunum tekniği yok oyunun. Kaleciler geçen seneye göre biraz daha iyi ancak yine de kaleye 45 dereceden çekilen şutlarda zorlanıyorlar. Yıldız futbolcular oyunun en güzel yanı. Tüm özelliklerinin oyuna iyi aktarılmış olmasının yanında, tüm fiziksel özellikleri de grafik modellere yansıtılmış. Her futbolcunun olduğu gibi, her takımın da belli bir karakteri var. Örneğin, presi Barça gibi çözebilen bir takım daha yok. Pro Evolution Soccer 2013 ► GİRİŞ ► CİLALA, PARLAT ► DETAYLAR ► PUANLAMA PUANLAMA OYNANABİLİRLİK -7PUAN- GRAFİK -6PUAN- EĞLENCE -7PUAN- SES – MÜZİK -5PUAN- 6,2 YAPIMCI - DAĞITICI • PES PRODUCTIONS • KONAMI PLATFORM • PC, PS3, XBOX 360 Pro Evolution Soccer 2013 ► GİRİŞ ► CİLALA, PARLAT ► DETAYLAR ► PUANLAMA