Bu ay sayfalarımıza taşıyacak oyun bulmakta oldukça zorlandık. Ne yapsak ne etsek diye düşünürken karşımıza bir anda River City çıktı. Oyunu beklediğimizden veya içeriğinden çok ümitli olduğumuzdan falan değil, sadece bize hatırlattıkları nedeniyle kendisini onurlandırmak istedik Kunio Kun no Nekketsu Soccer League ya da hepimizin bildiği adıyla Goal 3! su götürmez bir şekilde bugüne dek yapılmış en iyi futbol oyunu. Tamam, en iyi diyerek biraz sınırları zorlamış olabiliriz belki ama en eğlencelisi olduğu bir gerçek. NES ile hayatımıza girmiş olan bu acayip oyunu nasıl unutabiliriz ki? Sadece ismi bile geçtiğinde gülümsüyorsak, oyunun başarısını nasıl görmezden gelebiliriz? Sahaya düşen yıldırımları, birbirinden çılgın özel vuruşları, rüzgara kapılıp uçan giden futbolcuları yok mu sayalım yani? Yo yo, bunu yapamayız! Hatta şu an yazıyı okumakta olan kişi, evet evet sen, derhal dergiyi bırak ve koşarak bir emülatör yardımıyla oyuna ulaş. İster geçmişi yad et, ister bu şaheserle ilk kez tanışmanın tadını çıkar. Ancak bunu yap. Sonrasında River City Super Sports Challenge’ı incelemeyi neden seçtiğimizi sen de çok iyi anlayacaksın. BURASI NEKKETSU BEYLER! Nekketsu serisi (Nekketsu Lisesi’nden gelmekte isim) oldukça kallavi, dallı budaklı bir seri aslında. Bizler futbol oyunu ile kendisini yakından tanıyor olsak da, sokak dövüşleri, yakan top, buz hokeyi ve basketbol gibi pek çok alana sıçramış bir evren burası. Örneğin basketbol versiyonu eğlence anlamında futbolun zerre gerisinde kalmaz. Üst üste yerleştirilmiş üç potanın yer aldığı maçlarda, en üstteki potaya popomuzu tekmeleyen bir at vasıtası ile ulaştığımız enteresan bir oyundu. Az önceki cümle size oldukça garip gelmiş olabilir ancak isminde Nekketsu, Kunio-kun veya River City geçen herhangi bir oyun için son derece normal olan şeyler bunlar. River City Super Sports Challenge: All Stars Special da bu çılgınlıklardan nasibini alıyor. 30 sene boyunca seri içinde karşımıza çıkmış tüm karakterleri bünyesinde barındırması yetmiyormuş gibi, dört farklı mücadele ile de eğlenceyi katlıyor. Tek bir ekran görüntüsüne bakarak dahi aynı lezzetin yakalanmış olduğunu anlayabilirsiniz. Elbette gönül isterdi ki içerikte futbol, basketbol ve buz hokeyi de olsun ancak şimdilik bu güzelliklerden mahrum durumdayız. Peki elimizde ne var? Elimizde, birbirinden ölesiye nefret eden bir takım Japon lisesi var. Bu okullarda yer alan arkadaşlar, diğerlerini ezip geçmek istiyor. Ancak tabii ki serde Japonluk var ya, işi ilginçleştirmeden duramıyorlar. Kimin en iyi olduğunu görmek için apar topar bir turnuva planlanıyor ancak ufak bir sorun var; turnuvada hiçbir kural bulunmuyor! Yani birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde, dostluğun ve kardeşliğin ön plana çıkmasını umduğumuz spor müsabakalarının içinde göz patlatmak, ense köküne varil fırlatmak gibi aksiyonların dahil edileceği anlamına geliyor bu. River City’de işler böyle yürüyor maalesef. KUNIO TEŞRİF EDİYOR Biz de Nekketsu Lisesi’ne yeni başlamış bir öğrenciyi canlandırıyoruz. Alemin en delikanlı ve en karizmatik abisi olan Kunio’nun önderliğini yaptığı bu lisenin spor takımına dahil olmak gibi bir hayalimiz var. Oyunumuz da tam olarak burada başlıyor. İlk olarak tıpkı bizim gibi heyecanlı üç diğer genç ile kapışmalı ve kendimizi takıma kabul ettirmeliyiz. Hiçbir açıklama veya bilgilendirme yapılmadan, apar topar sokulduğumuz bir mücadelede boy göstererek ilk yarışımızı da gerçekleştirmiş oluyoruz. Emin olun bu yarışta neyi neden yaptığınızı anlamaz bir halde olacaksınız. Puan almak için ne yapmak lazım, hangi yoldan ilerlersem avantaj elde ederim, bu arkamdaki bana neden sürekli vuruyor gibi sorular eşliğinde geçen bir başlangıç olacak. Ancak sonunda bir şekilde takıma dahil olacak ve rakip liselerle kapışmaya hazır hale geleceksiniz. Oyunun senaryosu en basit açıklamayla eğlenceli. Her bir diyalog sizi gülümsetecek, şapşallıklarına komikli kedi videosu yaklaşımında bulunmanızı sağlayacak. Özellikle seriye aşina bir isimseniz, tanıdık karakterleri gördükçe çocukluğunuza geri döneceksiniz. MÜHİM OLAN AĞIZ KIRMAK Oyunda Cross Country, Obstacle Relay, Camphor Ball ve Battle Royal isminde dört farklı mücadele yer alıyor. Cross Country, pek çok farklı ekrandan oluşan düz bir yarış. Bir ekranı kaçıncı sırada tamamlarsanız, sonrakine o sırada geçiş yapıyorsunuz. Yarışı tamamladığınız sıraya göre bir puan alıyor olsanız da, her ekranı bitirme sıranıza göre ara puanlar da topluyor, dahası rakiplerinize verdiğiniz hasarla da ödüllendiriliyorsunuz. Yani bir yarışı birinci tamamlasanız da, sizden daha çok adam dövmüş birisi mücadelenin galibi olabiliyor. Obstacle Relay için de aynı sistematik geçerli, tek farkı bu kez yolunuza engeller koyulmuş olması. Tabii bu engeller Nekketsu evrenine uygun, saçma sapan şeylerden oluşuyor. Camphor Ball oyunun en ilginç ve farklı mücadelesi niteliğinde. Burada ekranın en tepesinde bir top ve bu topa ulaşmayı sağlayan da iki halat bulunuyor. Dört kişi bu halatlara tutunarak yukarı çıkmaya ve topa en fazla sayıda vurarak patlatmaya çalışıyor. Ancak elde sadece iki halat olduğundan bu pek kolay olmuyor. Genellikle kimse yukarı çıkamadığından, ağız burun kırma şenliğine dönüşüyor iş. Tabii siz bunu yapmayın çünkü bunun için zaten Battle Royal var. Dört kişi bir arenaya atılıyor ve ayakta kalan son kişi kazanıyor, temiz! BUNLAR BİZİ KESMEDİ BE Her ne kadar oyuna karşı ayrı bir sempatimiz olsa da, kusurlarını görmezden geleceğimiz anlamına gelmiyor bu. Dört farklı mücadele kulağa yeterliymiş gibi gelse de aslında değil. Yazının girişinde bahsettiğimiz diğer spor oyunlarının ne kadar dolu bir içeriğe sahip olduğunu düşündüğümüzde, buradaki tekdüzelik bizi pek kesmedi. Bir diğer sorun da oyunun işimizi zorlaştırmaya kasmış olması. Oyundaki her karakterin özel hareketleri bulunuyor ancak bu hareketlerin nasıl yapıldığına ancak ana menüdeyken bakabiliyorsunuz. Oyunda onlarca farklı karakter ve hareket olduğu düşünülürse, akılda tutmanın ne kadar zor olduğunu anlayabilirsiniz. Sırası gelen karakterin hareketinin ne olduğunu hatırlamıyorsanız, tüm tuşlara basma çılgınlığına hoş geldiniz demektir. Tüm bunlara kötü tercüme (evet İngilizce tercümeden bahsediyoruz) ve oyuncuya ne yapması gerektiğinin tam anlatılmıyor olması da eklenince, eğlence kimi zaman yerini sancıya bırakabiliyor. Ancak ne zaman ki sistemi çözüyorsunuz, işte o zaman River City’nin eğlencesine gerçekten doyum olmuyor. O GOAL 4 GELECEK! Tek kişilik senaryonun sizi çok fazla başında tutabileceğini zannetmiyoruz. Ancak zaten buna göre ayarlanmış bir yapısı da yok oyunun. Başkalarıyla oynandığında keyifli olan bir yapım River City. Nidhogg oynarken nasıl eğleniyorsanız, bunu oynarken de aynı şekilde eğleneceksiniz. Yeni nesil oyuncular belki görsellik sebebiyle uzak durmayı tercih edebilir. Ancak çocukluğuna bir şekilde Goal 3 değmiş herkesin River City’i kocaman bir gülümseme ile oynayacağından hiçbir şüphemiz yok. DETAYLAR Şu görüntü sizi heyecanlandırmıyorsa, River City sizin için doğru tercih olmayabilir. Kunio’nun yüz ifadesi ve Yoshino’nun pörtlek gözleri o kadar çok şey anlatıyor ki… Her karakterin birbirinden farklı özel hareketi bulunuyor. Bu hareketleri uygulamak oldukça kolay ancak o kadar çok kombinasyon var ki, neyin nasıl yapıldığını hatırlayamıyorsunuz. Bu oyun modu tam bir deli işi. Amacınız o tepedeki topu patlatmak olsa da, kimse oraya ulaşamıyor bile. “Şimdi başardım!” diye düşünenleri tepikleyerek indirmek çok keyifli. Karakterinizi istediğiniz gibi yaratabiliyorsunuz. Hatta bölümleri de tasarlayabiliyorsunuz. Ancak bölüm tasarımlarının işlevsel olduğunu söylemek maalesef mümkün değil. PUANLAMA